Yardım - Arama - Üyeler - Takvim
Tam Forum Görünümü: Güneş Enerjisinin Önemi ?
www.gumushane.gen.tr - Forum > Gümüşhane Sorun ve Çözüm Önerileri > Sorunlar
kaderimsin29
Güneş Enerjisinin Önemi ?


Bir yılda dünya üzerine düşen güneş enerjisi miktarını kıyaslarsak; dünyanın bilinen petrol rezervinin 516, kömür rezervinin 157 katıdır.

Bu rakamları 1 sene sayarsak ve güneşin milyonlarca yıl ömrü olduğunu varsayarsak enerji kaynağının sonsuza yakın olduğunu söyleyebiliriz. En güzel tarafı ise hammaddenin bedava oluşu sadece toplamak ve üretmek için yatırım yapılması gerektiğidir.

Fosil yakıttan yanma yoluyla elde ettiğimiz enerjiye kıyasla dünya üzerinde her noktada bulunabilen toplanması sırasında iş ve makina gücü gerektirmeyen, harcanması sırasında ise karbondioksit emisyonu “0” olan her canlı için hayati öneme sahip eşsiz bir kaynaktır. Fosil yakıt tüketiminin artması ile son yüzyılda atmosferdeki karbondioksit oranı 1.3 kat artış gösterdi ve önümüzdeki 50 yıl içinde 1.4 kat daha artması beklenen sonuç olarak tehlike sınırın fazlasıyla üstüne çıkmış olması bekleniyor. Diğer bir konu ise enerji üretiminde gerçekleşen yanmadan oluşan ısının bir kısmının da atmosfere salınması ve dünya ortalama sıcaklığının artışı. Kutuplardaki buzulların erimesine, denizlerin yükselmesine, göllerde kurumalara ve tarımsal kuraklığa neden olabilecek derecede ısı artışı ve beraberinde getireceği sorunlar ise yakın gelecektir.

Petrol ve doğalgaz tipi fosil yakıt kaynaklarının ömrü şu anki kullanım oranına 43 ve 67 yıl olarak belirlenmiştir. İnsan ömrü için uzun ve yeterli sayılsa bile devlet ömrü ve insanlık tarihi için çok kısa bir süredir.

İçinde bulunduğumuz şartları ve kişi başına düşen enerji tüketim miktarının hızla arttığını hesaba katarsak üretim, ısınma ve aydınlama gibi temel konularda başta güneş enerjisi olmak üzere tek çözümün yenilenebilir kaynaklar olduğu tartışılmaz bir gerçektir.

Şimdilik alt konu olsa bile potansiyel olarak en fazla yüzey alanına sahip ve tüketime en yakın üretim kaynağı olan yapılarda güneş enerjisinin kullanımına değinmek gerek.

Güneş enerjisi ile elektrik üretimi, sıcak su üretimi, doğal havalandırma ve ışıklandırma konuları tüketiciler tarafından fazla bilinmese de yeni bir iş kolu ve çalışma alanı olarak bilim adamları ve sanayicilerin ilgi alanıdır.

Ülkemize göre daha az güneş ışını alan Avrupa ülkelerinde yapılarda güneş enerjisi konusu devlet teşviki alan ve enerjide dışa bağımlılığa kesin çözüm olarak bakılan bir konudur.

ELVAN SARI
ÇEVRE TEKNİKERİ
kaderimsin29
Neden Enerji Verimliliği ?


Türkiye Sınai Kalkınma Bankası olarak Enerji Verimliliği (EV) konusunu çok önemsiyoruz ve Türkiye için öncelikli bir konu olduğunu, bu alanda yapılacak olumlu gelişmelerin Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasına, enerji arzı güvenliğine, çevre ve iklim değişikliği ile mücadele planlarında başarılı sonuçlara ulaşmasında en etkin eylemlerinden biri olarak değerlendiriyoruz.

EV konusu sadece Türkiye için değil aynı zamanda TSKB olarak bizim içinde yeni bir konu ve yeni bir alan. Son iki yıldır bu konuyu teknik boyutlarıyla öğrenmeye çalışıyoruz, Dünyadaki uygulamaları takip ediyoruz. İki yıl önce EV yatırımı tanımlarını öğrenmeye başladığımız bu süreçte, bugün 13 endüstriyel boyutta EV projesini finanse etmiş durumdayız. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki; “EV yatırımları sofistike ve çok yönlü ve gerçekten çok ciddi ve detaylı ön araştırma, etüt ve analiz gerektiriyor.


Neden EV çok önemli ve öncelikli bir konu?

Türkiye hızla büyüyen ve enerjiye olan talebin hızla arttığı bir ülke, son yıllarda bu talep ortalama %7-8 büyüyor ve önümüzdeki yıllarda bu seviye korunacak görünüyor. Artan bu talep yeni üretimlerle ve/veya kayıp enerjilerinin devreye girmesiyle dengelenmelidir.

Kar marjı ve rekabet üstünlüğünün sınırların olmadığı dünyada korunabilmesi için; Türk Sanayiinin orta ve uzun dönemli sürdürülebilir bir şekilde büyüyebilmesi için verimsiz enerji kullanımını terk etmesi gerekmektedir. Bu konu sadece özel sektör için değil aynı zamanda kamu harcamaları içinde de ek maliyet oluşturmaktadır. Rekabetin altın kuralı “aynı kalitedeki ürün ve hizmetin daha ucuza yapılmasıyla” oluşmaktadır. Rahatlıkla söyleyebiliriz ki; endüstride ve hizmet sektöründe basit önlem ve kontrol parametrelerle %10 enerji tasarrufu sağlamak kolaylıkla mümkün. Üretim detayına girilerek, modernizasyon ve iyileştirmelerle bu oranın çok üstüne de ulaşmak mümkün.

Türk ekonomisinin enerji yoğunluğu, gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında yüksek olduğunu görüyoruz. IEA’nın 2010 yılı istatistiklerine* göre 2000 USD GSYH yaratabilmek için Almanya’nın 0,16 toe veya Japonya’nın 0,10 toe enerji harcadığı durumda Türkiye’de bu oran 0,26 toe. Tüm bu rakamların istatistik olduğunu ve referanslarının aynı bazda olup olmadığını bilmemekle beraber Türkiye için bir mertebe göstermesi açısından anlamlı buluyoruz. Buradan da çok net görüldüğü üzere aynı birim malı ve hizmeti üretmek için daha gereğinden fazla enerji tüketiyoruz ve daha yüksek maliyete katlanıyoruz.

İklim Değişikliği ile mücadele açısından da EV önemli bir alan. Türkiye genelinde baktığımızda, 1990-2007 yılları arasında Türkiye toplam sera gazı emisyonu % 119 artarken %77 ile enerji en büyük payı oluşturmaktadır. Sera gazı salınımını azaltmanın birincil çözümü enerji tüketimini azaltmaktır. Türkiye’nin 2012 ye kadar sera gazı azaltma yükümlülüğü olmamakla beraber, 2012-2020 arasında da hiç bir yükümlülük almadan ilerlemesi çok olası görünmüyor. Sektörel bazda emisyon indirimi geldiğinde bundan en çok etkilenecekler enerji yoğunluğu yüksek olan çimento, demir-çelik, petro-kimya gibi ağır sanayi kolları olacaktır.

EV yatırımı konusunda gelişmelerin çok hızlı olmadığını görüyoruz. Bu konudaki saptamalarımız;

» Sektörel bazda güvenilir enerji tüketim verilerinin olmaması, referans
noktasını bilmeden azaltma yapmak mümkün değildir,

» Son ekonomik krizle üretim miktarlarının düşmesi ve enerji harcamalarının
ihmal edilmesi,

» Krize paralel, modernizasyon ve iyileştirmeye yönelik (akabinde EV de
sağlayacak) yatırımların ötelenmesi,

» Konunun şirketlerin kurumsal ajandalarında gereken öneme sahip olmaması,

» Türkiye’de kurumların sera gazı salınımlarını azaltmaları yönünde oluşmuş
sağlam politika ve iş planları konularındaki yetersizliği olarak sıralayabiliriz.

ELVAN SARI
ÇEVRE TEKNİKERİ
kaderimsin29
Güneş üzerine bir çeşitleme…


Yenilenebilir enerji günümüzün parlayan yıldızı…

Sistem üreticileri Çin dışında yoğunlukla AB ülkeleri… Teşvikler de burada yoğunlaşıyor. Fotovoltaik (PV) panel üretiminin hammaddesi yine AB ülkelerinin başı çektiği birkaç üreticinin tekelindedir.

Yoğunlaştırılmış güneş enerjisi (Concentrated Solar Power) ise, PV’ye göre daha esnek sayılabilir. Burada geliştirme çalışmaları teknoloji yoğun alanlara kaymış olmasına rağmen, kullanılan teknolojiler dışında hammadde açısından PV kadar bir tekelleşme olmadığı gözükmektedir.

Bana göre rüzgarda ve güneşte pazarı ikiye ayırmak gerekiyor.
Birincisi bireysel, öteki ticari pazar…

Bu pazarlarda fiyatlar nerelerde?

Bireysel kullanıcılar için fatura bedeli yaklaşık 13 €Cent/kWh civarındadır. Buradaki tarifeden, devletin vereceği fiyatı kast etmiyorum. Bizzat vatandaşın fatura bedeli olarak ödediği rakamlardan söz ediyorum.

Önce güneşi irdeleyelim.

Türkiye’de yatırımcının yatırım iştahı 5 yıldan daha kısadır. 10 yıllara uzayan geri dönüşlere girmez, giremez…

Bireysel kullanıcıların PV pazarında yatırım bedeli 4€/Wp (kurulu güç başına) civarındadır. Buradan yola çıkarak çok basit hesaplarla 3 kW’lık bir yatırımın geri dönüşü 35.5 yıl olacaktır. Yanlış mı yapıyorum? O zaman, tarife öyle düzenlenmeli ki, bu 35.5 yıl daha makul sürelere geri çekilebilsin. Eğer 26 €Cent/kWh olursa, 17 küsur yıl, 52 €Cent/kWh olursa 8 küsur yıl… Hadi sistem yatırım bedeli de ucuzladı, 2€/Wp oldu, 52 €Cent/kWh saat tarife ile ancak o zaman 4 küsur yıl…
Burada yasa ile hedeflenen çift taraflı tarife ile yatırımın yarı-yarıya azaldığını varsayalım. Bu halde bile, 2€/Wp ve 26€Cent/kWh tarife ile 5 yılın altına düşülebilir.

Sanayi tipi üretimde ise ortalama alınan fiyat 7.5 €Cent/kWh ile, sanayi üreticilerinin PV pazarında bir şansının olamayacağı çok açık görülüyor. Bu kapsamda ancak 1€Cent/Wp ve 52 €Cent/kWh gibi tarifeler gerekli olacak gibi geliyor…

Rüzgarı irdeleyelim.

Bireysel kullanıcılarda rüzgar gülü kurduğumuzu varsayalım. Bu da 3€/Wp gibi bir yatırıma karşılık gelmektedir. 3 kW’lık bir sistemden yola çıkarak, yatırımın geri dönüş süresi 17.3 yıl olacaktır. Burada da tarife 26€Cent/kWh olursa süre 8 küsur yıla düşecektir. Veya yatırım maliyeti 2€/Wp olursa, 10 yıl civarında olacaktır.

Güneş ile rüzgarın hibrid kurulumu, yatırımcıya avantaj sağlayacak bir sinerji yaratabilir.

Bunun yanında CSP bir hayat bulabilir mi?

Ben olabileceğine inanıyorum. Çünkü şu anda depolama sorunlarının dışında maliyetler 3,000€/MW civarına gelmiş durumda… Özellikle puant gücü karşılayabilmesi açısından bir seçenek olarak ortaya çıkıyor…
Yenilenebilir enerji olmalı mı? Buna ne şüphe, tabii ki olmalı…

YEK çıkabilir mi?

Ben sanmıyorum.
Uygulanan mali politikalarla İspanya veya Almanya gibi cesur adımlar atılamaz diye düşünüyorum ki onlar dahi artık geri adım atmaya başlamış durumdadır. Çin’den beklenen adımlar da gelmeyeceğine göre, özellikle PV alanında ciddi daralmalar ve sektörde küçülmeler olması kaçınılmaz gözüküyor… Bunun üzerine hala ürkek ve korkak olan yatırım sermayesini de koyarsanız, çok dikkatli olunması gerektiği zaten ortadadır.

Diyelim ki YEK çıktı ve bir şekilde bireysel kullanıcılar dışında sanayi üreticileri de 10,000 MW kurulu güce ulaştı. Güneşte istenen 26€Cent/kWh da kabul edildi. Ortaya çıkan maliyet yılda en az 5.33 milyar €’dur. Bir yerlerden bu para bulunmak zorundadır.

Bu bedel alınabilir mi?
Bana göre kesinlikle evet, ama hükümete göre “bilmem ki”…

Hükümet biraz olaya en ucuz ve kısa çözüm açısından ve bunalmış bir biçimde günü kurtarmak açısından bakıyor gibi geliyor.

Diğer yandan, Türkiye’de ciddi üretim olmadığından ve ne olursa olsun hammadde yurtdışından geleceğinden, “kökü dışarıda lobiler” öcüsü de ciddi biçimde rahatsız ediyor.


ELVAN SARI
ÇEVRE TEKNİKERİ
Celalcee
Güzel kardeşim değerli bilgi ve paylaşımların için teşekkürler...
kaderimsin29
asıl ben teşekkür ederim ilgiyle okudugunuz için emegi gecen herkeze tşk ediyorum

ELVAN SARI
ÇEVRE TEKNİKERİ
Asıl içeriğin sadece basit bir görünümüdür. Resimlendirilmiş tam halini görüntülemek için lütfen, buraya tıklayınız.
Invision Power Board © 2001-2024 Invision Power Services, Inc.