Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
04 Haziran 2008 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
AdamGibi
Aile hayatı sadece yemek, içmek, gezmek ve eğlenmekten ibaret değildir. Evli bir erkeğin bazı sorumlulukları vardır ve olmalıdır da.
Nedir bu sorumluluklar?
Ailesine karşı, çocuklarına karşı, anne ve babasına karşı, evinin düzenine ve ihtiyaçlarına karşı, hanımına karşı, komşularına ve yakın çevresine karşı olan sorumluluklar. Bunlar hiçbir zaman küçümsenecek veya göz ardı edilebilecek sorumluluklar değildir. Bunlardan biri bile ihmal edilirse ailede huzursuzluklar başlar. Geçim olmaz, huzur gider, yerini huzursuzluk ve başıboşluk alır ki, batan geminin su alması gibi bu aile de artık su almaya ve (allah korusun) batmağa başlamış demektir. Ailede kız çocuklarını yetiştirme annenin, erkek çocuklarını yetiştirme babanın görevidir. Bu bir paylaşım şeklidir aynı zamanda. Evin eksiklerini gidermek, ihtiyaçlarını gücü yettiğince temin etmek, çarşı pazar işlerini görmek erkek işidir. Ev işleri yani temizlik, yemek, bulaşık, çamaşır, yırtık ve sökükleri dikmek, onarmak annenin görevidir. İffetli, tesettürlü, namazını kılan ve ev işlerini eksiksiz yerine getiren ve kocasına itaat eden bir hanım dünya nimetlerinin en büyüğüdür. Evininin, hanımının, çocuklarının ihtiyaçlarını temin eden, helalından kazanıp, helalinden yediren, çocuklarının iyi birer evlat ve cemiyete faydalı birer fert olarak yetişmesi için gayret gösteren, onlarla sürekli ilgilenen, yanlarında koruyucu kalkan gibi baba şefkatini hissettiren bir erkek de büyük nimettir.
Ancak, erkek sürekli dışarıda olduğundan hanıma karşı avantajlı durumdadır. Hanım öyle değildir. Sürekli evde, dört duvar arasında, ev işlerinin yanında çocuklarının huysuzluklarına sabretme ve onların ihtiyaçları ile , mızmızlanmaları ile sürekli ilgilenmek durumunda olduğundan işi zordur. Bunalır. Mubah olan yerleri gezerek, uygun komşularla görüşerek bu stresini atmağa ve dinlenmeye ihtiyaç duyar. Erkek, her zaman dışarıda olduğundan değişik arkadaşlarıyla görüşme, çeşitli hususlarda fikir alış verişinde bulunma, gerektiğinde bir çardak altında ya da bir çay bahçesinde oturup bir bardak çay içerek dinlenme imkanına her zaman sahiptir.
Bir erkek, ev işlerinde hanımına yardımcı olmuyor ise, çocuklarıyla yeteri kadar ilgilenmiyorsa, evde kullanılan bazı aletler arızalanmış bunların tamirini önemsemiyor da, hanımını bu aletleri komşudan alıp kullanmağa mecbur bırakıyorsa, bir fırının, bir ocağın kırılan düğmesinin yenisini almak ve değiştirmek için, sırf ihmalkarlığından dolayı, aradan bir iki yıl geçmesi gerekiyorsa, buna karşılık arkadaşlarının yanına gitmekte hiç aksama olmuyorsa, evde yapılması gereken bir iş varken, benim işim var diyerek arkadaşlarının yanına gidiyorsa bu ailede huzursuzluk başlamış demektir. Artık o ailede güven duyguları da giderek yerini güvensizliğe bırakmaya başlamıştır. Çocuklar babaya düşman, anne düşman. Evde sık sık münakaşalar yaşanmaktadır. Hanım kocasına saygısını yitirmeye başlamış, çocuklar babasına karşı öfke duymaya başlamıştır. Erkek, evde sık sık yaşanan münakaşalarda hanımına karşı sadece sen haklısın diyerek kendini iyi bir eş zannetme hastalığı başlamıştır. Hanımının huysuzluklarına sabreden bir erkek havasındadır. Hanımı bunu çok iyi bildiği için daha da çileden çıkmakta ve huzursuzluk giderek dayanılmaz bir hal almaktadır. Hanımının bu huysuzluklarına kendisinin ihmalkarlığının sebep olduğunu hiç mi hiç düşünmemekte ve bu durumu düzeltecek tek bir adım bile atmamaktadır. Böyle bir ailede, ilerleyen yıllarda ne olacağını tahmin etmek hiç te zor değil. Ya boşanacaklar ve bir yuva dağılıp, tarumar olacak, veya kadın sinir hastası olacak ve erkeğin ömrü hanımını tedavi ettirmek için doktor ve hastane kapılarında geçecek.
Hanımlar ve beyler aman dikkat!
Çok basit hatalar sebebiyle kendinizin ve eşinizin günlerini karartarak hayatı çekilmez hale getirmeyin.
HANIMLA İYİ GEÇİNMEK
