Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Hüseyin TAŞ->DUYGUSAL BAĞ [ Arama ]

DUYGUSAL BAĞ
Başlık DUYGUSAL BAĞ
Açıklama 21 Nisan 2009 tarihli Gümüşkoza Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen Recep Ergin
        Çok kere olması gerekeni konuşmada zorluk çekeriz. Olması gerekeni konuşurken, var olanlara takılanlar olabilmektedir. Var olanlar ayrı olması gereken durum ayrıdır. Halı hazır durumlarda takılıp kalanların, olması gerekenlerle alakası yoktur.

       Öğrenciler arasında duygusal bağları olduklarını söyleyen ya da yaşayanların oranı azımsanmayacak orandadır. Lise düzeyinde birçok öğrencinin içerisinde bulunduğu bir durumdur. Bu durum eğitim öğretim açısından ciddi anlamda ele alınmalı diye düşünüyorum. Öğrencilerin bu yaşlarda yaşadıkları bu duygusal bağlar normal midir?  Duygusal bağları bu yaşlarda normal mi göreceğiz yoksa bir sorun olarak mı ele alacağız? Bu durumu sorun olarak görüyorsak, bu sorunla nasıl mücadele edeceğiz? Bu ve buna benzer sorunlarla eğitim adına ya da insani ve kişisel gelişim adına neler yapılabilir?

      Öğrenciler arasında yaşanan duygusal bağları önemli toplumsal bir sorun olarak ele alınmasını düşünenler açısından meseleyi ele almaya çalışalım.

       a) Lise çağında öğrencilerde duygusal bağların olduğu bir gerçekliktir. Aynı zamanda olmaması gereken bir durumdur. Var olan, durum tespitiyle alakalıdır. Olması gereken, doğru olanla alakalıdır.

       b)Öğrencilerin yaşadıklarını söyledikleri bu duygusal bağ, gerçekçi değildir. Bu bağın, hayatın gerçekleriyle alakası yoktur. Böyle bir duyguyu yaşayan öğrencilerin yüzde yüze yakını sevdiklerini sandıklarıyla evlenemeyecektir. Lise düzeyindeki öğrenciler hızlı bir değişim içerisindedirler. Bugün kendileri için ideal gördükleri kimseler beklide beş yıl sonra hiçte önemseyecekleri kimseler olmayabilir. İçinde bulundukları yaş gereği hızlı değişimi yaşayacaklardır. Beğenileri, hayattan beklentileri, evlenecekleri kişide arayacakları özellikler değişecektir. Bugün kendileri için olmazsa olmaz gördüklerini, yarın kabul etmez hale geleceklerdir.   

      c) Duygusal bağ yaşayan öğrenciler, bu durumu çok doğal olarak yaşadıklarını sanmaktadırlar.  Bir duyguyu çok doğal olarak yaşadığını sanan bir kimse, kendini hesaba çekemez. Belki doğalmış gibi sandığı duyguyu,  ona içerisinde bulunduğu ortam kazandırmıştır. Çevresinde birçoklarını bu tür bağlar içerisinde gören genç bir anda kendisi için bir arayışa girmektedir. Bu arayış doğal değil, çevrenin ona yüklediği bir durumdur. Çevrenin etkisiyle bir bağ içerisinde olduğunu bilen bir genç, içerisinde bulunduğu duygusal bağı gözünde fazla büyütmeyecektir.

      Öğrenciler farkında olarak ya da olmadan birbirlerini duygusal bağlara itmektedirler. Falanca seni seviyor denilen bir genç artık bundan sonra onu değerlendirmeye alacak daha sonra ona ilgi duyduğunu anlayacaktır. Başlangıcı bir kimsenin onun dikkatini yöneltmesiyken, iş artık değişmiş duygusal bağın zemini oluşmuştur.  Yetişmeden kaynaklanan nedenlerden dolayı maalesef birkaç duygusal sözün etkisinde kalacak kadar zavallı öğrenciler var.

      d) Lise çağlarında duygusal bağlar yaşayan gençler başarısızlığa adım adım yaklaşacaklardır. İnsanın verimliliği, yeteneklerini başarıya yönlendirdiğinde olacaktır. Yeteneklerini duygusal bağının esaretine sokan bir genç için derslerinde ciddi anlamda düşüşler olacaktır. Başarılı öğrencilerin bu tür bağların kurbanı olmadıkları gözlemlenebilir. Elbette ki duygusal bağlardan uzak olmaları, aynı zamanda onların başarılı olmasında etkili olmuştur.

       e) İnsanın kalbi, boşluk kabul etmemektedir. Olumlu hedef ve uğraşılarla kendini meşgul etmeyeni, birçok olumsuz duygu meşgul eder. Lise çağlarındaki duygusal bağlar, boşlukta kalmanın olumsuz sonucudur. Ciddi hedefleri olan ve belli çalışma sistemi içerisinde olan bir kimse için bu tür bağlar olmayacaktır.

        f) Lise çağlarında duygusal bağları olanlar, gelecek hayatlarında yaşayabilecekleri mutlu aile hayatını baltalamış oluyorlar. Birçoklarıyla duygusal bağlar yaşayanlar, daha sonra eşleriyle uyumlu bir hayat yaşamanın imkânlarını azaltmış oluyorlar.

        g) Çocukların yaşantılarına hiçbir sınır koymayan ana babalar, çocuklarının bu yanlış duyguların kurbanı olmasına sebep oluyorlar.  İnsanlarla ilişkilerinde belli ilke ve sınırları aşan çocuklar, yanlışların kurbanı olacaklardır. İstediği gibi karşıt cinsleriyle gezen bir gencin, birçok yanlışlığa düşeceği açıktır.

      Batı kültüründen etkilenen toplumumuzda birçok aileler, kız erkek çok rahat birlikte birçok ortamda bulunmayı normal görebiliyorlar. Bu batılı anlayış, beraberinde birçok yanlışı getirmektedir.

       h) Zamanı gelmeden yaşanabilecek duygusal bağların eğitim yoluyla engellenmesi de, bu yanlış duygudan gençlerin kurtarılması da mümkündür. Bu durumdaki gençler için ikna yöntemi etkili olabilir.
Oyu Puanı: 2 - Ortalama: 3

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 19 (0 Kayıtlı Üye 19 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.22378 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu