Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
ABD TEMSİLCİLER MECLİSİNİN ERMENİ SOYKIRIMI TASARISINI KABUL ETMESİ NE ANLAMA GELMEKTEDİR?
Başlık
ABD TEMSİLCİLER MECLİSİNİN ERMENİ SOYKIRIMI TASARISINI KABUL ETMESİ NE ANLAMA GELMEKTEDİR?
Açıklama
31 Mart 2010 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
Recep Ergin
Mart ayının ilk haftasında yapılan oylamada ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili tasarıyı kabul etti. 46 üyeden 22 'Hayır', 24 'Evet' oyu çıktı. Bu karar Türkiye'de hayal kırıklığı yaratırken, Ermenileri memnun etti.
Türkiye bu kararın öncesinde bütün ihtimallere yönelik hazırlıklar yapmıştı; hatta çok tartışılan ermeni açılımını bile korkusuzca başlatmış, Ermenilerle sınır kapısının açılmasına yönelik bir protokol bile imzalamıştı. Bu protokol, en büyük dostlarımızdan olan Azerbaycan ile aramızın açılmasına neden olduğu halde, Türkiye Azerilerle küskünlüğü bile bu kararın çıkmamasına tercih etmiş, Azeri dostlarımızı sükûtu hayale uğratmıştı. Bütün bu hamleler bir oyla da olsa kararın aleyhimize dönmesine mani olamadı. Peki, neden Türkiye Karabağ'ı işgal edip binlerce Azerinin ölümüne neden olan Ermenistan ile iyi ilişkiler kurma yoluna gittiği halde Amerika'yı ikna edememişti? Bunun en iyi açıklaması; Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin kötüye gidişinde saklıdır. Amerika'da yaşayan ve büyük bir lobi gücü olan Yahudiler, Amerika'da, ermeni soykırımı ne zaman gündeme gelse Türkiye lehinde oy kullanıp denge unsuru olmuşlardır. Bunun sebepleri çeşitlidir. Bölgesinde Türkiye dışında başka ülkelerle iyi ilişkiler kuramayan İsrail için bu desteği göstermelikte olsa vermiş olmak onlar açısından dış politikalarının bir gereği idi. Türkiye 1948 yılında kurulan İsrail'i ilk tanıyan Müslüman ülke olduğu gibi, Arap ülkelerinin tepkilerine rağmen İsrail'le iyi ilişkiler kurmayı göze almış tek Müslüman ülkeydi. Aynı zamanda tarihten gelen birde vefa borçları vardı. Neydi bu vefa? Bu vefa ile ilgili yayınlanan bir makaleden bir kesit aynen şöyledir:
……………………………………………………………………………………..
“31 Mart 1492 İspanya Yahudileri için Osmanlı topraklarına büyük göçün başlangıç tarihi oldu. Bu tarihte yayınlanan sürgün fermanı ile 200 binden fazla Seferad Yahudisinin yaklaşık yarısı Sultan II. Beyazıt (1481-1512) zamanında Osmanlı topraklarına yerleştiler. Kudüs de dahil olmak üzere özellikle büyük şehirleri tercih eden Yahudiler buralarda ticarette ve yönetimde söz sahibi oldular.
Yeni gelenler başta İstanbul Selanik Edirne olmak üzere Osmanlı topraklarının sınırları dahilinde Korfu Manastır Kudüs ve Sefat'a varana dek yayıldılar. İstanbul 30.000 nüfus ve 44 sinagoguyla Avrupa'nın en büyük Yahudi yerleşimini oluşturdu. (Şalom 6 Haziran 1990)
Göçmenler hemen hemen geldikleri andan itibaren yükselmeye başladılar. Aralarında İspanya'da iken yüksek görevlerde bulunmuş olanlar derhal saraya alındılar bu kişiler Osmanlı maliye ve dış işlerinde söz sahibi oldular. Hatta denilebilir ki 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun yönü bu danışmanların fikrine göre de tespit edildi. Bu (makale Araştırma Dergisi 26. sayı (Aralık 2003) 2. sayfada yayınlanmıştır )”
………………………………………………………………………………………
Anlaşıldığı üzere Yahudilerle tarihi bağlarımızın çok eski oluşu, Türkiye'nin ABD' nin müttefiki olması, İsrail'le iyi ilişkiler kurmamızda öne sürdüğümüz nedenlerin başında gelir. İsrail kökenli Yahudilerin dış politikamızda zaman zaman bize destek vermeleri kısmen gerçek ise de, diğer bir gerçekte İsrail'in bir yandan bize müttefik görünürken diğer yandan Türkiye'nin gücünü kıracak gizli eylemlerde bulunması ve terör örgütüne aleni destek vermesidir. Bu gerçekle birlikte Filistin de yaptığı insanlık dışı uygulamaları da bölgesinde özellikle Türkiye'de rahatsızlık yaratıyordu. Bu durum Türkiye'nin İsrail'le ilişkilerini yeniden gözden geçirmesine sebep oldu. “One Münite”(van munit) ile başlayan ve İsrail'in Türkiye'ye teslim etmesi gereken insansız uçakları(heron) Türkiye'ye teslim etmemesi sonucunda gerilen ilişkiler, Türkiye'nin İsrail'de görevli Büyükelçisine yapılan küçümseyici diplomatik nezaketsizlikle doruğa çıktı. Böylelikle İsrail bölgesindeki tek müttefiki olan Türkiye'yi kaybetme noktasına geldi. Bu durumdan çıkış yolu bulmaya çalışan İsrail, bir yandan terör kozunu oynarken bir yandan da Türkiye'yi uluslararası sahada zorda bırakarak yeniden İsrail'in desteğine ihtiyaç duymasını sağlama hamleleri yapmaktadır. İşte ermeni soykırım tasarısının ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesinden geçmesinin anlamı budur.
Bu konuyu daha öncede dile getirmiş, İsrail'in benzer hamleler yapacağını yazmıştık. Bu hamleler ileride de devam edecektir. Mevla, haklı konularda dik duran insanların ve ülkelerin yanında olmuştur. Haklı olduğumuz sürece korkacak bir şey yoktur. Asıl Anadolu'da binlerce insanımızı katleden Ermeniler koksun!
ABD TEMSİLCİLER MECLİSİNİN ERMENİ SOYKIRIMI TASARISINI KABUL ETMESİ NE ANLAMA GELMEKTEDİR?
