Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Hamza ÇAKIR->VUVUZELA SENFONİSİ [ Arama ]

VUVUZELA SENFONİSİ
Başlık VUVUZELA SENFONİSİ
Açıklama -
Siteye Ekleyen Recep Ergin
   Muhteşem! bir orkestra. Bir sabah vakti, bülbüller susmuş, kargalar feryad-u figan ediyor. Onca karga sesinin arasında bülbül sesinin ne anlamı kalır. Bülbül, kargalar otağını kurunca sesini keser. Karga için ne fark eder, gülde bir dikende…
 
   Diğer yanda teneke sesleri yükseliyor, onlarcasının elinde birer demir tokmak, birer teneke. Eğer ney çalmakta isen bülbüle bak! O güzelim sesini çıkarmaz oldu. O halde sende ney’i bırak…
 
   Öbür yanda uğultular, naralar, onlarcası bağırıp çağırmakta. Ey güzel sesiyle türkü söylemekte olan! Artık kenara çekilme vaktin geldi. Bülbül sustu, ney sustu. Var sende sus!...
 
   Şimdi kargalardan, tenekecilerden, külhanbeylerinden müteşekkil orkestrayı dinle! Yazılan senfoni kalabalıkları mutlu etmek için değil, seni susturmak içindir. Eğer maksat kalabalıkların mutlu olmasına bağlı olarak hasıl olsaydı bu senfoninin yazılmasına gerek kalmazdı.
 
   Kalabalıkları dert eder durursun, senin derdinle dertlenen kim? Herkes vuvuzela senfonisini dinlemekte…
 
   Bülbül’ün, ney’in ve senin güzel sesini duyacak kulak nerde? Onlar, kulaklarını satıp başka kulak alıncaya kadar senin haddin susmaktır.
 
   Vaktiyle Mekke’nin saltanat sahipleri Nebi’ye haber gönderip “dilersen sana Mekke’nin en güzel kadınlarını verelim, Kabe’nin anahtarını sana verelim, mevki verelim, makam verelim yeter ki sen bizim saltanatımıza dokunma” dediler. Nebi “ bir elime ayı diğerine güneşi koysanız yine yolumdan dönmem” dedi. O halde “artık bunlardan kız alıp vermeyin, bunların selamını almayın, bunlardan mal alıp satmayın ve bulunduğunuz topluma bunların sözlerini sokmayın” dediler. Uyanık birisi “ ya bunlar bizim bulunduğumuz topluluğa yüksek sesle sözlerini ulaştırmak isterse o zaman ne yapalım” dedi. “O takdirde öyle bir gürültü çıkarın ki onların sesi duyulmasın” dediler.
 
    Sen var bunu da “cahiliye senfonisi” farz et…
Oyu Puanı: 9 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 12 (0 Kayıtlı Üye 12 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 0.73369 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu