Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
4 Mayıs 2011 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
email
mevlut29@mynet.com
Siteye Ekleyen
Recep Ergin
Anneyi anlatmak için oturdum bilgisayarın başına. Ama anladım ki hiç de kolay değilmiş. Tüm yüreğimizle sevdiğimiz, saydığımız bu muhterem kadınların yüceliği nasıl anlatılır. Dokuz ay bizleri karnında taşıyan, taşırken gururlanan, kendi bedeninde bir can oluşturan, daha karnında iken kalbinden kalbimize sevgisini aktaran, bizler için çekinmeden canını veren, bu yüce insanlar nasıl ve hangi kelimelerle anlatılabilir.
Hani o canımız yandığı zaman “ Yandım Anne “ diye haykırdığımız. Hani o geceleri yattığımız zaman gelip yorganı üstümüze koyan ve odadan çıkarken bile dönüp evladına bakan. Hani o duygu seli konumlarında hep evladını düşünen ve aklından çıkarmayan annelerimiz.
Yılda bir kez gününüzü kutlamakla kalmasak. Ayın, günün her saatin de sizlere layık olduğu şekilde davransak.
Gece gündüz demeden başucumuzda bekleyen, yediren, giydiren, büyüten. Kaç yaşında olursak olalım hep bizi düşünen, bizim için yaşayan. İlk öğretmenimiz. Konuşmayı, yürümeyi, yemeyi, içmeyi, oynamayı öğreten. Dünyaya geldiğimiz andan itibaren yaslandığımız güçlü ve güvenilir destek. Her işimizde onun izi, onun katkısı, onun yardımı.
Türkü sözündeki gibi “Üşüdüm üstümü örtsene anne” der miydi hiçbir çocuk, anacığı yanı başında olsa? Yine “Eller kadir-kıymet bilmiyor anne, senin kadar kimse sevmiyor anne” kelimeleri, arabesk bir plaktan değil; gözyaşları ile sırılsıklam ıslanmış, titrek bir dudaktan annelerimiz için söylenmiş söz değimlidir.
, Üzerine titrediğimiz, ayaklarının altına cenneti serdiğimiz annelerimiz. Onlar, karşılıksız sevginin ete kemiğe bürünmüş halidir. Yemek uzmanı, düzen insanı, bilgili, kültürlü her şeyi bilen insan. Oğlu damat - kızı gelin olduğunu görünce, çocuğu mezun olunca, oğlu gol atınca, hasta olunca, askere gidince, film seyredince ağlayabilen duygu pınarı annelerimiz. Mayıs ayının ikinci pazarı sizin gününüz. Tüm annelerin günü kutlu olsun.
Anneler gününün tarihçesi de şöyle anlatılır. 1600' lü yıllarda İngilizlerin 'Anneler Pazarı' nı kutlamalarıyla başlamış günleri. Daha sonra Hıristiyanların ruhani bir güç olan ' Anneler Kilisesi' ni onurlandırmak için böyle bir gün başlatılmış. Ve uzun yıllar devam etmiş.
Yıllar sonra Philedelphia 'da yaşayan Anna Jarvis adındaki bir genç kız annesinin ölüm yıldönümü olan mayısın ikinci pazarını Amerika'nın bütün eyaletlerinde kutlanmasını arzulamış. Annesini o kadar çok seviyordu ki onun ölümüyle yıkılmıştı adeta. Bunun için tüm annelerden, gazetelerden, halktan yardım istedi. Öylesine çılgın bir girişimle ortaya atıldı ki ona tüm annelerden mektuplar geldi. Gelen mektupları gazetelerde bastırdı. Bu çok büyük bir ses verdi. Parlamento buna ilgisiz kalamadı ve emeğinin semeresini 1911 yılında Mayıs ayının 2. pazarı anneler günü olarak hükümet kararıyla kesinleşti. Ülkemizde ise 1955 yılından beri Anneler Günü Kutlanıyor.
Fedakârlık, sevgi, sabır ve güzellik ne demek, tarif et deselerdi, annelerimiz derdim. Dünyanın en zor en meşakkatli mesleği. Emeklisi olmayan en kutsal meslek. 8 Mayıs 2011 Pazar günü sisiz gününüz. Biz şimdiden çiçeklerimizi hazırladık, Pazar gününü bekliyoruz. O gün sizlerin yanına geleceğiz. Kolay gelsin anne bugün anneler günü diyeceğiz. Sana çiçek vermek istiyorum al anne sevdiğin çiçekler diyeceğiz. Anneler günün kutlu olsun iyi ki varsın anne diyeceğiz.
Eli öpülesi tüm annelerin anneler günü kutlu olsun. SAYGILARIMLA…
GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN
