Ey güzel Gümüşhane şehrinin güzel insanları. Ne kadar da bütünleşmiş soyulmak sizin kaderinizle. Ya da bizim kaderimizle.

            Ne zaman sonu gelecek bu yolsuzlukların. Ne zaman bitecek bu birilerinin sırtından geçinmeler. Ne zaman son bulacak bu “devletin malı deniz, yemeyen keriz” anlayışı.

            Ağlamak çözüm olsa 24 saat ağlayacak kadar doluyum. Yeter artık diye haykırdığımda duyacaklarını bilsem, en yüksek tepeye hemen çıkarım. Ama olmayacak. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını düşünmeyenler, soyup soğana çevirirken Allah’tan korkmayanlar, benim söylememle mi duracak ya da utanacak?

            Gün öyle bir gün olmuş ki, birileri devlet yetkililerine hediye olarak bilgisayar dağıtıyor, öbürü meslektaşına havadan milyarlar veriyor, ihale kanunu hiçe sayılıyor, çeşitli amaçlar için birleşmeler sağlanıyor daha neler neler. Peki ekonominin bu kadar kötü olduğu bir ülkede, nihayetinde üst düzey bir devlet yetkilisi nasıl oluyor da 3 yılda 175 milyarlık araba alıyor? Düne kadar sade bir esnafken birileri nasıl şimdi milyarlık arabalarla geziyor.

            Yeter artık beyler. Bu güne kadar yaptıklarınıza bir şey demedik, diyemedik. Bari bundan sonra elinizi vicdanınıza koyup hareket edin. Doğacak çocuğuna ekmek arayan babaya kulak verin. Yiyecek bir lokma ekmek için sürünen garibanın haline bakın. Etmeyin. Bu devleti birilerine peşkeş çekmeyin. Üç kuruş menfaat için devletin paralarını saçıp savurmayın.

            Tüm bu olanların gölgesinde suçu yetkililere atmanın da bir alemi olmadığını düşünmekteyim. Çünkü yarının yetkilileri bu gün bizlerin arasında dolaşmakta. Ama nedense hiçbir yürekli yurttaş, garibi, fukarayı düşünen bir arkadaş yetkili olabilmek için çalışmıyor. Aksine bu günden çalıp çırpanlar daha fazla çalabilmek için mertebe yükseltme çabasına giriyor. Sonuç; bu günkünden daha beter…

            İşte bunun içindir ki feryat ediyoruz. Gelin sessiz kalmayın. Gelin yarının yetkilileri olmak için çabalayan sahtekârların başını bu günden ezin. Gelin birilerine karşı kullanamadığınız adalet mekanizmasını bu gün bu sahtekârlara karşı kullanın. Yoksa yarın onlara da dokunamayacaksınız.

            Tüm bu olanları bir vatandaş olarak değerlendirdikten sonra, yine en mutlu olduğum yere sahneme dönüyorum. Çünkü ben en azından orada özgürüm. Özgür olmak isteyenlere de sonuna kadar açığım. Size kolay gelsin. Esen kalın.    

                                                                                              Kadir ÇETİN