Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Yılmaz GARİP->ŞEKİLCİLİK NEREYE KADAR... [ Arama ]

ŞEKİLCİLİK NEREYE KADAR...
Başlık ŞEKİLCİLİK NEREYE KADAR...
Açıklama 05 Aralık 2007 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen AdamGibi
       Başörtüsü örteni dışlamak, ya da böyle değil şöyle bağlamak gibi şekillere takılıp kalmak şekilcilikten öteye gidememektir. Atatürk, cumhuriyet ve laiklik ilkelerinden haberi olmayıp ta sürekli bu ilkelerin arkasına saklanarak sık sık meydanlara dökülenlerin aynı zamanda bu millete ve bu devlete en büyük kötülüğü yapanlar olduğunu da görmelidirler.

       Bu ülkede şurasını, burasını açarak teşhircilik yapanlar, sadece gençlerin ahlakını bozmakla kalmayıp ülkemizde aile hayatını da bitirenler, barlarda, pavyonlarda tabak kırmayı marifet sayıp milli serveti çöpe atanlar, göbek atanlar kimdir ve kimin nesidir.

       Buna mukabil yemeğe otururken el yıkamayı alışkanlık haline getirmiş ve yemeğe besmele ile başlayıp, dua ile bitirenler, beş vakit namazda devletine ve milletine düa etmeyi görev sayanlar ilkel, gerici ve yobazlıkla suçlanmakta, laiklik elden gidiyor feryatları, çığırtkanlıkları sessiz çoğunluğu derinden yaralamaktadır.

       Meydanlara dökülen on binlerin içerisinde cumhuriyet ve laikliğin umurunda bile olmadığı bir kesimin varlığı göz ardı edilemeyecek kadar olmasına rağmen bu hususta ne yapılıyor.  Üstelik bu millete ve devlete en büyük kötülük bunlar tarafından yapılmaktadır. Artık, müslümanlarla uğraşmayı bırakıp, biraz da Türkiye'nin içinde bulunduğu kritik durumu nasıl kurtaracağımızın hesabını yapın. Ortadoğu bulgur kazanı gibi kaynıyor. Dünya bir savaşın eşiğinde ve bu savaşın içinde Türkiye'nin olmaması mümkün gibi görünmüyor. Bu vatanı bizlere Müslüman atalarımız miras bıraktı.   Bence Müslümanları bu ülkede hor görmek veya yok saymak yerine, onların dinini mükemmel bir şekilde öğrenmelerine yardımcı olmak daha akıllıca olmaz mı?   Bu ülkede azınlıklar meydanlarda bas bas bağırırken, çoğunluk sessiz sedasız vekillerini meclise taşımasını biliyor. Ama bu çılgın azınlıklar fütursuzca çoğunluğa meydan okumasını da biliyor. Hem de demokrasi elden gidiyor, cumhuriyet elden gidiyor, laiklik elden gidiyor feryatlarıyla. Merak buyurmasınlar, cumhuriyete de, laikliğe de ve demokrasiye de sahip çıkacak yegane gurup yine bu sessiz çoğunluktur. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Sormak lazım; 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' derken kastedilen millet bu millet değil miydi? Sadece şeklen Müslüman görünmek hem şahsın kendisine, hem çevresine, hem milletine ve hem de devletine zarar verir. Toplumları yıkan yegane şey inançsızlıktır..İnancının gereğini hakkıyla yerine getirenleri hor görmek yerine, ayakta alkışlamak lazımdır.   Çünkü inancı olmayanın vicdanı da olmaz.
Oyu Puanı: 37 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 23 (0 Kayıtlı Üye 23 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.29829 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu