Yazdırdığınız Makale: GÜMÜŞHANE'LİNİN GURUR GÜNÜ.


GÜMÜŞHANE'LİNİN GURUR GÜNÜ

 
        Geçtiğimiz hafta sonu, 20. yüzyılın başında uğradığı işgalden, nice yokluk ve imkânsızlıklar içinde, canlar feda ederek şehrini kurtaran Gümüşhanelinin 91.kurtuluş yıl dönümüydü. Zafer günlerini büyük coşku, şölen ve katılımlarla kutladı Gümüşhaneli.

       Şölenler, Atatürk Anıtına çelenklerin sunulması ile başladı. Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr Veysel Eroğlu ve bürokratları, milletvekilleri Prof. Dr Yahya Doğan, Doç. Dr. Kemalettin Aydın da, Gümüşhane'linin gurur gününde yanlarındaydı. Erzincan 3. Ordu Komutanlığı bando ekibinin gösterileri ve İsmail Türüt konseri ilgiyle takip edildi.  Atatürk Kültür Merkezindeki T.H.M sanatçısı Nurullah Akçayır ve yerel sanatçı konserleri de Kurtuluşa ayrı bir hava kattı. Anlıyacağınız güneşli bir kış gününde coşkulu ve mutluydu Gümüşhane insanı.

    Düşünün, dedelerinin 91 yıl önce, açlık ve hastalıkla boğuşarak verdiği kurtuluş mücadelesini.  Gümüşhane'yi düşmandan kurtarmak kolay mıydı? Ama sabırlı, fedakâr ve doğuştan asker Gümüşhane insanını göz ardı eden bir düşman, kendilerinden emin bir şekilde başlattıkları işgal girişimlerini, canlarını kurtarmak için kaçarak sonlandıracaklardı. Bu gün kurtuluş günümüzde gururla eğlenirken, o savaşı veren kahraman şehitleri fatihalarla, gazileri de minnetle anmalıyız.

    Bir imparatorluk düşününki; dünyaya sığmayan pekçok hükümdara, “Bu dünya bir padişaha az, iki padişaha çoktur” diyen hünkârlara, atını denize süren hakanlara, nice orduları dize getiren komutanlara, okyanusları göl yapan leventlere, serhatlarda at koşturan, nal şakırdatan akıncılara vatan olmuş.

    Tüm bunları kabul ederken, bu kadar ulvi ve yüce değerlere sahip bir millet, nasıl olurda kurtarılacak vaziyetlere düşer, esaret zilletiyle yaralanır? Bu tarihi sonucu hazırlayan sosyal, ekonomik ve tarihi gerekçeler neler? Bunların hangileri kaçınılmazdı; hangileri idari hata ve dirayetsizlikten başımıza gelmişti? Öz eleştirisini de yapmak yararlı olacaktır.

     Yani, kurtuluş günlerimizde biryandan şanlı zaferimizin coşkusunu yaşarken, bir yandan da hezimetlerden alınması gereken dersleri alıp, bu günlerimizi tarihimizle yüzleşme günleri olarak kabul etmeliyiz. Bu günlerde güçlü yarınlarımız için, genç nesillerin beyinlerine “milli tarihimizi” nakşederek “kahramanlarımızı model şahsiyetler olarak sunup “ ,  “ milli bilinci “ ayakta tutmalıyız.

    Gümüşhane insanının gurur günü kutlu olsun. Saygı ve Sevgilerimle…