Yazdırdığınız Makale: AK OLMAK NASIL BİRŞEY?.


AK OLMAK NASIL BİRŞEY?

 
Ben hep söylerim, ‘Ak\' olmak kolay değil diye...

Ama bu arkadaşlar için gayet sıradan...

En dikkat çekici özellikleri birbirlerini affetmeleri.

‘Vefa\' dedikleri de bu olsa gerek!

Birbirlerini seçerek geldikleri görevlerde Cumhurbaşkanı Gül, eski genel başkanı ve Başbakanlardan Erbakan\'ı affederken, Maliye eski bakanı Unakıtan Cumhurbaşkanı Gül\'ü, Başbakan Erdoğan\'da Unkakıtan\'ı affetmişti...

Zincirleme trafik yani..

Bir ara ana muhalefet olduğu aklına gelen CHP, TBMM\'ye gensoru vermiş, bu kez milletvekilleri Başbakan Erdoğan\'ı affetmişti.

En son rakamlara göre milletvekillerinin 79 suç dosyası olduğundan söz ediliyordu...

Şimdi bu sayı artmış da olabilir...

Sonuçta, meclisteki gensoru\'dan yırtan Başbakan, tam 7 yıl önce halka söz verdiği dokunulmazlıkları kaldırmayarak milletvekillerini affediyor...

Bu şekilde ‘vefa\' duygusu tam ve noksansız yerine getirilirken, arkadaşlar da toplu halde ‘ak- pak\' oluyorlar!

***

Akçeli işler özel ihtisas alanları...

Kimsenin aklına gelmeyecek kurnazlıkların tamamı bunlarda...

Bakın geçmiş yıllarda Gümüşhane\'de bir ilaç yolsuzluğu yaşandı...

Nitelikli dolandırıcılık, resmi evrakta sahtecilik...

Yargılananlar, ceza alanlar oldu.

Kim yaptı bütün bunları?

Cevabını biliyorsunuz işte...

Yargılama bitiyor ve hep birlikte çıkıp gidiyorlar...

Ahlaktan ve adaletten bahsedenlerin nasıl kalkındıklarını görüyoruz.

Garip bir kent burası!

Ve sonunda sanık sandalyesinde oturup ceza alanlar dahi hiç bir şey olmamış gibi görevlerine devam ediyorlar.

Ettiriliyorlar...

Vefa duyguları burada da işe yarıyor yani...



***

 

Oysa yoksul ve güçsüz insanların dünyasında bu ayrıcalıklara rastlayamazsınız...

Bırakın nitelikli dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik yapmayı, trafik cezası olanların vay haline...

Devlet yakalarına bir kez yapışınca bir daha bırakmaz.

İşleri iyi gitmediği için sosyal güvenlik primini, vergisini, elektrik ve su borcunu ödeyemeyenlerin durumu da farksızdır.

Ama devleti yönetenler, iktidarı ellerinde bulunduranlar, ne yapsalar bal gibi oluyor.

İşin daha da ilginç yanı; birbirlerini affetmekte vefa duyguları kabaran bu arkadaşların kendi kendilerini affetmek konusunda da yeteneklerinin olduğudur.

Aynı suçu işlediği için Erbakan\'ı affeden Cumhurbaşkanı Gül, otomatik olarak kendi kendini de affediyor.

Cumhurbaşkanı\'nı kurtaran Maliye eski Bakanı da bu şekilde kurtuluyor.

Ve tabii ki ‘ak\' siyasetin mimarı olmakla övünen Başbakan, dokunulmazlıkları koruyup milletvekillerini yargıya hesap vermekten kurtarırken, kendisi de bu işlerden sıyrılmış oluyor.


***


‘Aklı- paklı\' siyaset bu şekilde devam edip giderken sandık geldiğinde tüm bu yaşanan rezaletleri affeden kim?

Fasulyeci ile kömürcü...

Valiler ve kaymakamların kamyonetlerin ön koltuklarına binerek dağıttıkları bir miktar fasulye, nohut, mercimek ve  kömürleri alanlar, günü geldiğinde hepsini kökten affediyorlar.

Bu döngü sürüp gidiyor...

Diğerleri trilyonları alıyor, bunlara da bir miktar fasulye ile kömür düşüyor...

Ve ülke siyaseti komple aklanıyor!