Yazdırdığınız Makale: İŞSİZLİK DEYİNCE HEMEN AKLIMIZA EĞİTİM GELİYOR.


İŞSİZLİK DEYİNCE HEMEN AKLIMIZA EĞİTİM GELİYOR

 

      Türkiye’de okullar,  okumayan, düşünmeyen, araştırmayan insan yetiştiriliyor. Ezbere dayalı eğitim, öğrencileri her türlü yaratıcılık özelliklerinden uzak tutuyor. İşin en önemli yanlarından biri de hemen her yıl sistemde değişiklikler yapılmasıdır. Yeni durumlara ne öğretmenler intibak edebiliyor, ne de öğrenciler uyum sağlıyor. Üniversitelere giriş konusu da ülkemizin en önemli sorunlarından biri…
      Yakın bir zamanda, iki milyona yakın gencimiz üniversite sınavına girecek, bunların yüzde yirmi beşi gönüllü veya gönülsüz bir okul kazanacak, geri kalanların hayalleri başka bahara kalacaktır. Kimse bu gençlerin acısını içinde duymuyor. Vicdansızlar, insafsızlar, cüppeli-cüppesiz profesörler, beyaz yakalılar,  yetkisizler, yetkililer, her kim iseniz bu gençlerin anasının-babasının ne çileler çekerek onları büyütüp, okuttuğunu niye anlamıyorsunuz?
      Neden dertlerine derman olmuyorsunuz? Delikanlı dediğimiz taşı sıksa un edecek, başarılı, kabiliyetli kardeşlerimizi issiz-güçsüz bir tarafa atıyorsunuz.
      Unu kurular, tuzu kurular,       Okumak istiyor, okutmuyorsunuz; çalışmak istiyor, çalıştırmıyorsunuz! Sizin çocuğunuz yok mu? Bu delikanlılar, bu genç kızlar ne yapacak ? Ne zamana kadar babasından, anasından harçlık alacak, ne kadar sabredecek ? Hiç düşündünüz mü ? Bu yüz binlerce kardeşimiz,  kendilerini Amerika’da okutacak bir Ramsey  amca bulamazlarsa, ne yapacaklar, nereye gidecekler? Devlete, millete küsmeyecekler mi ?  Bir gün bunun hesabını sormayacaklar mı? Devlette masa vermedikleriniz, fabrikada, atölyede, büroda, tarlada iş vermediğiniz diplomalı issizlerimizi kahvelerde veya cafelerde masa vererek ne zamana kadar oyalayacaksınız? Bu gidişin sonu hüsrandır. Herkes aklını başına almalıdır.
      Okullarda öğretiyorsan,  bu çocuklar niçin dersanelere  gidiyor? Analar-babalar giyiminden kuşamından, mutfak masraflarından kısarak çocuklarını dünyanın başka hiçbir ülkesinde olmayan ikinci bir okul mahiyetindeki dersanelere gönderiyorlar. Bu piyasada yaklaşık 8 milyar dolar dönüyor. Ne zaman okulları gerçek okul haline getireceksiniz? Ne zaman düzgün ve yeterli eğitim vereceksiniz? Hiç muhasebesini yaptınız mı?
      Okullarda düzgün ve yeterli eğitim veremiyorsan, bu çocuklar hangi şartlarda yetişiyor? Sorgulayan yok. Araştıran yok. Böylesi bir kaos içinde yetişen bir gençlik nasıl ayakta kalabilir? Nasıl ülke değerlerine sahip çıkılabilir? Bilen yok. Gençlik tam anlamıyla sahipsiz. Gençlik öyle de yeni yetişen nesil için ne yapılıyor? Okullarda cinayetler, yaramalar,  11-12 yaşlarda başlayan uyuşturucu, içki ve sigara kullanımı…
      Bir çocuğa soruyorlar: 
     “Büyüyünce ne olacaksın” diye…
      Cevap veriyor:
     “Ebru Gündeş’in arkasında darbuka çalacağım.”
     Bir diğerinin cevabı daha çarpıcı:
     Çocuk “Mafya olacağım” diyor.
     Nedenini de şöyle açıklıyor:
     “Parayı vururum”
     Saygılarımla…

Eyüp DEMİREL