Yazdırdığınız Makale: GİDERKEN....


GİDERKEN...

 
    İl dışında  yaşayan  bir çok  hemşerimiz   gibi   yaz  dönemini  Gümüşhane'de  geçirdikten sonra  dönerken  kendimi  çok buruk ve  hüzünlü hissediyorum.  Düşündüğüm  zaman  bunun  asıl sebebinin  memleketimden ayrılmaktan  çok,  burada  aklıma  takılan ve  eminim ki  beni olduğu kadar  tüm hemşerilerimi  üzen  gözlemlerimin  olduğunu anladım.  Beni  asıl üzen   çevremde  gördüğüm  eksik ve yanlışların  çoğunun  çözümünün  çok basit olduğudur.

    Yıllardır  hep konuşulup bir türlü çözüm bulamayan  Harşit  sorunu  her gün   kendini bana hatırlattı. Evimizin  Harşit  yanında  olması  sürekli  ona bakmamız   bu sorunla  her  an iç içe   yaşamamızı  gerektirdi.  Harşit  Çayının  temizliği  ve  taşkınlara  karşı  korunması ile ilgili  olarak  bir çok  şeyler  yazıldı, konuşuldu, girişimlerde  bulunuldu  ama  görünüyor ki ortada  olumlu  hiçbir şey yok .  Pislik  hat  safhada,  en ufak bir  su artmasında  bahçeler  su altında  kalmakta.  Yıllardan beri  gözlemlediğimiz  tek bir  gerçek  var ki o da  dere yatağının  çok fazla  yükselmiş olduğudur. Bunun başlıca  sebebi de  kontrolsüz  dökülen hafriyatlardır. Çözüm de  dere yatağında  biriken bu  artıkların temizlenip  eski seviyesine  düşürülmesidir. Bu hem  temizlik  hem de  suyun  rahatça  akacağı  ortamı sağlayacaktır. Bu işlemden  sonra  yapılacak  diğer  projeler  ancak  daha akılcı  ve  verimli olabilecektir.

    Mescitli  girişindeki  heyelanlı  bölgedeki  çalışmaların çok ağır  sürmesi  ve  yapılan çalışmalardan  istenilen  verimin  alınamaması  gidip gelen  vatandaşlarımızın  endişe duymalarına  yol açtığı  gibi  asıl  endişe veren husus  bu  çalışmaların  hiç bitmeyeceği  ve yapılan  çalışmanın  sonucunun alınamayacağı  şeklinde  verdiği görüntüdür. Artık  vatandaşların  günlük  sohbet  konusu  bu yol  ve  akıbetinin ne olacağıdır. Yetkililerin  dahi  endişe  verici  açıklamaları  durumun vahametini  ortaya koymaktadır.  Halkın  yapılacak  proje  hakkında  daha  detaylı  bilgilendirilmesi  belki bu endişeyi  biraz  azaltabilir. Beklentimiz,  yeni yolun ne yapılacak ise  bir an evvel  yapılarak  daha fazla  kazalara  yol açmadan  sonuçlandırılmasıdır.

    Belki  basit  ve  garip gelecek  ama  bence  çok  önemli  ve  tehlikeli bir sorun da  çevremizde  başı boş dolaşan köpekler  sürüsüdür.  Değil gece,  gündüz  saatlerinde  bile  mahalle  içlerinde  dolaşmak  tehlikeli  hale gelmiştir. Geceleri   köpek sesinden uyunamamaktadır.  Bayram  ziyaretleri  sırasında  bir çok  olumsuzluk  yaşanmış,  çocuklar korkmuş hatta  yaralanmalar  bile  gerçekleşmiştir.  Her şey bir  yana,  bu  soruna çözüm bulmak  bu kadar mı zor?

    Oto park  sorunu  ilimizin yıllardır  kanayan yaralarından biridir.  Yaz  aylarında  dışardan  gelen  hemşerilerimizin de  trafiği  daha  yoğunlaştırdığı bir gerçektir. Diğer  bir  gerçek de,  dışarıda  yaşayan hemşerilerimizi  ilimize  çekmek için çeşitli  organizasyonlar  yapılırken;  gelen  bu yabancı  arabalara  ceza  kesmek  hatta  bu konuda  sanki  belli bir  limiti  doldurmak  gibi bir gayret  sarf edildiği  kanaati  oluşmuştur.  Aslında  beklenen  ceza  değil  hoş görüdür;  bu insanlar  bu memleketin evlatlarıdır, cezalandırılmak yerine  misafirperverlik  beklemek haklarıdır.  Genel kanaat  buradaki uygulamanın  gelinen hiçbir ilde  olmadığı  nerde ise  sadece  burada yaşandığıdır.  Tabiî ki   trafik  ihlali bu konunun dışındadır. Sözümüz,  geçici anlık duraklamalarda  yazılan  cezalaradır.

    Memleketimden  ayrılmak  düşüncesi beni çok üzmüyor, çünkü  nasılsa  aylar  sonra  tekrar  geleceğim.  Ancak  her yıl  dönüşte  aynı sorunların artarak devam ettiğini  görmek  işte  bu çok üzücü.  Sadece  bir kaçını  dile  getirdiğimiz  bu sorunları  memleketimiz hiç hak etmiyor.  Dileğim  gelecek  yaz  mevsimi sonunda  buradan  ayrılırken  çok daha  güzel  konular  dile  getirerek  ayrılmak.

    Saygılarımla...