Yazdırdığınız Makale: "BİZ YAPIYORUZ, BİZ YAPAGAĞIZ" NE DEMEK?.


"BİZ YAPIYORUZ, BİZ YAPAGAĞIZ" NE DEMEK?

 
        Su anda 55 ilimizde üniversite var. 17 il'e daha üniversite açılması için Hükümet düğmeğe bastı. Bu sayı 72'ye çıkıyor. Geriye bırakılan 9 il hakkında Başbakan ayrı, Adalet Bakanı ayrı beyanda bulunuyor.

        Başbakan diyor ki, 9 ilin de altyapısı hazırlandığı zaman, onlara da Üniversite açacağız.

        Adalet Bakanı ise, 9 ilin başvurusu olmadığı için gündeme alınmadığını söylüyor. Bu bir çelişkidir. Hükümet içinde, Üniversiteler konusunda birlik sağlanamamış demektir.

        Bırakın bugün için başvurmamayı, Gümüşhane'nin Üniversite mücadelesi otuz yılı buldu.

        Bir kere KTÜ'ye bağlı Meslek Yüksek Okulu 1976-77 öğretim yılında, Mühendislik Fakültesi 1992 yılında açılmıştı.

        KTÜ Senatosu Gümüşhane Eğitim Fakültesi kararını çıkaralı beş yıl oldu.

        Her il'e bir üniversite Sloganı YÖK'ün sloganıdır. Bu sloganı, bu günkü hükümet icat etmedi. Bundan önceki hükümetlerde, aynı sloganı seslendirdi.

        Gümüşhane Üniversitesi konusunda birlik olmasına birliğiz de, işi yavaşlatan alanlar var. Daha doğrusu bu konuda hükümete toz kondurmak istemeyenler var. Ayrıca: "Biz yapıyoruz, biz yapacağız" da diyorlar. Ve tepeden tabana kadar, cumhuriyetin kuruluşundan bu yana, ülkeye yapılan hizmetin şu kadar katını yaptıklarını ileri sürüyorlar.

        Sanki, 84 yıldan beri gelip giden hükümetler, Gümüşhaneli Bakanlar, senatörler, Milletvekilleri boş durmuş, bir şeyler yapmamış.

        Atatürk'ü de içine katarak 1925-1950 dönemini çok elettirdiler. Amaçları belliydi. Atatürk'e ve cumhuriyete karşı olmak.

        0 dönemi bırakalım.

        1950 de bu yana Parlamentoda, Gümüşhane'yi temsil eden Zarbun'lar, Tokdemir'ler, San'lar, Kadirbeyoğulları, Karaman'lar, Polat'lar, Sargınalp'lar, Özdemir'ler, Akagün'ler, Saatçı'lar Yücel'ler, Turan'lar, Doğan'lar, Yaşar'lar boş mu durdu.

        Bir kez daha yazmıştım.

        1970'li yıllarda Köy Hizmetlerine gelen iş makinalarını (Biraz da o dönemde parlamentoda bizi temsil edenlere pay çıkararak) yazmıştım. Köy hizmetleri müdürü  telefon açtı ve dedi ki: "Ağabey, sen Gümüşhane gibi  küçül illere gönderilen iş makinaları hakkında bilgi sahibi misin? "Hayır" dedim ve ekledi "öyleyse ben sayayım; şu il'e şu kadar, bu il'e bu kadar" bir de baktım ki, bizim il'e gönderilen iş makinalarından daha çoğu Tunceli dahil diğer illeri gönderilmiş.

        Şimdi: "Biz yapıyoruz, biz yapacağız!" diyenler için söylüyorum:

        Devlet planlama Teşkilatının anayasal bur kurum olarak yerini almasından sonra (1961 anayasası ile) İl Planlama Müdürlükleri de kuruldu. Merak eden gitsin 45 yılda Gümüşhane'ye neler yapılmış, yıl yıl çıkarsın. Hiç bir yılın boş, geçmediğini, her yıl ülke genelinde olduğu kadar Gümüşhane'de de bir şeyler yapıldığını göreceklerdir.

        Gümüşhane'ye Hastahane yapılmış da, Okul yapılmış da, Afet konutları ya da TOKİ konutları yapılmışta, yoldur, köprüdür, barajdır, gölettir, spor tesisleridir yapılmış da, yiyecek, giyecek, kömür dağıtılmış da Siirt, Batman, Elazığ, Bitlis, Van, Şırnak, Yozgat, Çorum boş mu kalmış?...

        Kimileri gözlerini kapayarak herkesi karanlıkta bıraktıklarını sanıyor.

        Gümüşhane Üniversitesi konusunda Hükümete toz kondurmak istemeyenlere bir önerim var. Daha doğrusu, Gümüşhane Üniversitesini Gümüşhane'nin dışındaki iş adamlarına havale edip geri çekilmek isteyenlere.

        Gelin, önce Gümüşhane'de (ilçeleri de dahil) 300 kişi tesbit edelim borçlanmak pahasına da olsa, her birimiz onar bin lira verelim. 3 milyon (Eski para birimiyle 3 trilyon) biriksin, kalanını başkasına havale edelim.

        Var mısınız?

        Özveri bu, memleket severlik bu.

        Öğle: "'Ben hükümeti kollayayım, hükümet beni kollasın, birbirini kollayanlar gül gibi geçip gitsin, geride kalanın da canı çıksın?

        Öğle mi?