AHDE VEFA ( MEHMET AKİF ERSOY)

İstiklâl Marşı’mızın da yazarı olan Mehmet Akif Ersoy 1873 yılında da İstanbul’da doğmuştur. Yine 27 Aralık 1936 yılında İstanbul’da vefat  etmiştir. Mehmet Akif Ersoy’un asıl adı Ragif’dir. Babası Mehmet Tahir  Efendi,annesi Emine Şerif Hanım’dır.

Mehmet Akif Ersoy ilk ve orta öğreniminden sonra Mülkiye Mektebine devam etti. Babasının vefatı ve evlerinin yanması üzerine Mülkiye Mektebini bırakıp birincilikle bitireceği Baytar  Mektebine kaydoldu. Öğrenimi boyunca Fransızca,Farsça ve Arapça ‘yı da öğrendi.

Göreve atıldıktan sonra Rumeli, Anadolu ve Arabistan’da  uzun yıllar baytarlık yaptı.Bu arada o zaman  ki Ziraat Mektebi’nde ve Darulfünun’da edebiyat  dersleri de vermiştir.

1893 yılında İsmet Hanımla evlenir. Üç kız iki erkek çocuğu olur.

O okurken de memuriyet hayatına başladıktan sonrada çeşitli yollarla bilgisini genişletmeye çalışmıştır. Şiir yazarak edebiyat sahnesinde de yerini almaya başlamıştır.

1920 tarihinde Burdur milletvekili olarak meclise girmiştir.17 Şubat 1921 günü İstiklâl Marşı’nı yazmıştır.12 Mart 1921’de İstiklâl Marşı olarak TBMM’de kabul edilmiştir.

Mehmet Akif Ersoy milli marş için para ödülü olduğu için şiir göndermemiştir. Şiir yarışmasına katılan 724 şiir içinde milli marş olabilecek özelliklere sahip şiir bulunamamıştır.Bunun üzerine Mehmet Akif Ersoy’a  para vermeyeceklerini söyleyerek razı etmişlerdir. (Oysa ki o dönemde Mehmet Akif ‘in sırtında paltosunun dahi olmadığı ,arkadaşının paltosunu ödünç alıp giydiğini  herkes bilir. ) Mehmet Akif Ersoy kaleme aldığı İstiklâl Marşı’nı, kendisinin ve de Türk Milletinin şan ve şerefine yakışacak şekilde yazmıştır.Mehmet Akif Ersoy mükafat olarak ayrılan parayı hayır kurumlarına verdirmiştir.

İstiklâl Marşı, Müslüman-Türk Milletinin has özelliklerini bir arada bulundurduğu bütün özellikleri içinde taşır.Onun içeriğini iyi anlayan herkes iyi bir Türk ve iyi bir Müslüman olma özelliğini idrak eder.

Mehmet Akif Ersoy, Baytar Müdürü Abdullah Efendi’nin haksız yere görevden alınmasına kızmış ve haksızlık yapıldığını söylemiştir. Arkadaşına yapılan haksızlık karşısında, Peygamber Efendimiz’in "Haksızlık karşısında susan dil  şeytandır’’ hadisi doğrultusunda hareket eder ve bu görevden alma işini kendisine karşı yapılmış görür ve   istifasını verir.

Yine Mehmet Akif Ersoy kendine ‘’Emronulduğu gibi doğru olunuz’’( Hûd -112) ayetini de kendisine ilke edinmiştir.

Kim ne derse desin hiç susmadın sen
Hakk bildiğin yoldan ayrılmadın sen
Adalet gelir bir bakarsın erken
Binler dua etti bak giderken, sen 
 
Evet, Mehmet Akif Ersoy mükemmel bir Müslüman'dır. Hayatı boyunca hiç yalan söylememiştir. Verdiği sözü mutlaka yerine getirmiştir.

İşte bir kesit:

Mehmet Akif Ersoy kendisi Üsküdar’da oturuyordu. Arkadaşı  ise  Çengelköy’de. Pazar günü Çengelköy’de  oturan arkadaşıyla buluşmak için sözleşirler. Pazar günü yağmur çamur fırtına demeden Çengelköy’ün yolunu tutar. Eve varır varmasına da sırılsıklam olmuştur. Kapıyı hizmetçi açar ve ev sahibinin komşuya gittiğini söyler. Hizmetçi haber vermek ister ama Mehmet Akif Ersoy bunu kabul etmez. “Havanın biraz soğuk olmasına bakarak benim sözümü tutmayacağımı, düşünen bir insanın evine misafir olamam’’ der. Tekrar o yağmur ve fırtınada Üsküdar’a döner. O verdiği söze sadık, fedakâr ve vefakâr bir adamdı.
 
Sendeki heriflik bende olsa
Yırtarım dağları, taşarım
Sendeki ahde vefa bende olsa
Engin denizleri tek, koşarım
 
Mehmet Akif Ersoy  Baytar Mektebinde beraber okuduğu ve sevdiği arkadaşı Hasan Tahsin Bey ile karşılıklı anlaşmışlar ve hayatta kalanın ,daha önce ölenin ailesine bakacağına dair söz vermişlerdi.

’’Onlar,Allah’ın ahdini yerine getirenler ve verdikleri sözü bozmayanlardır.’’(Ra’d :20 )
Sen durdun sözünün arkasında
Köprü oldun onlar arasında
Onları ayırmadın hiçbir zaman
Bırakmadın sokak ortasında 

Hasan Tahsin Bey ölünce çocuklarının bakımını, Mehmet Akif Ersoy’da ahde vefaya (sözünü tutma, borcunu ödeme) uyarak, ölen arkadaşının çocuklarını sokakta bırakmamıştır. Mehmet Akif Ersoy hayatını İslam’a adamış, onun inceliklerini bilen,Peygamberimizin hayatını kendi hayatına tatbik eden,sünneti seniyyeye harfiyen uyan bir şahsiyettir.

78.ölüm yıl dönümünde Mehmet Akif ERSOY ‘u saygıyla anıyor ve mekanının cennet olmasını , Yüce Allah (cc) ‘tan diliyorum.

Allah’u Teala bizleri AHDE VEFALI  kullarından eylesin.
YORUM EKLE