Arsızlık mı hırsızlık mı ???

Sitem edesim var,
 

Kah onlarca yıldır şehrimizin sahibi oldukları sanan örümcek kafalılara,kah siyaset uğruna şehrin bir adım ileri gitmesine mani olan sonradan görmüşlere.
 

Koltuğundan olmamak için her türlü usulsüzlüğe göz yuman makam sahiplerine, makamları liyakat esasına uzak bir biçimde dolduran üst makamlara sitem edesim var.
 

Hatırlarsanız 15 temmuz hain darbe girişiminin ardından dilden dile dolandı ''liyakat''. Dolandı dolanmasına da hani, nerede, neden icraata geçemedi,
 

Geçemez çünkü siyasetçilerin kendilerini makamların üzerlerinde görme rüyaları bitmedikçe bu ülkede hak edenler hak ettiği yerde olamayacaktır.
 

Bu hafta şehrimin yıllardır yaşadığı sancılara dokunmak istiyorum. 
 

1970'li yıllarda devlet şehre katma değer katsın diye dericilik sanayisi kuruyor. Bu gün Güdesan Un Fabrikası olarak bildiğimiz yere kurulan fabrika sonraki süreçte işletilemiyor. 
 

Yıl 1980leri gösterdiğinde yukarıda da söz ettiğim örümcek kafalılar girer devreye ve en yakın 1 dönümlük buğday tarlası 100 kilometre mesafede olan mescitli mevkiindeki dericilik sanayisini un fabrikasına çeviriyor. Adım kadar eminim ki o yıllarda da gereksiz bir şekilde ''il merkezinde olsunda'' lobicileri devreye girmiş ve her zamanki gibi kamuyu zarara uğratmışlardır.
 

Halbuki un fabrikasının o tarihlerde Kelkit ilçesine kurulduğunu düşünün. Birazda tarımsal destekle bölgenin özellikle de Doğu Karadeniz in un ihtiyacını onlarca yıldır karşılıyor ve halen karşılamaya da devam eden bir işletme olur idi.
 

Gelelim Gümüşsu ya;
 

Bu günlerde duyuyoruz ki fabrika yeri bir kurumla takas edilecek ve üzerine kamu binası inşa edilecek.
 

Bu düşünce kime aittir bilmem ama bu düpedüz ahmaklıktır. Kuşburnu denilince akla gelen şehrimizde kuşburnu ile bütünleşen bir tesisin yıkılması yada başka bir kurumla takas edilmesi söz konusu olabilir mi? Kaldı ki halk Gümüşsu yun üretim yapmasını, köylerden yine kuşburnu, elma, armut, kızılcık ve vişne toplamasını köylünün ve şehir ekonomisinin canlanması için faaliyete başlayacağı günü beklerken bu da neyin nesi diyorum. Bu söylemin öylesi bir şehir efsanesi olduğunu ümit ediyorum.
 

Sayın valimizin Kelkit ve Şiran ilçelerine ziyaretlerinde basından takip ettiğim kadarı ile önceliği her daim bu ilçelerdeki tarım ve hayvancılık faaliyetleri olmuştur. Bu günlerde şehrin tek umudu olan sayın valimizden  Kelkit, Şiran ve Köse İlçeleri için ortak nokta olacak bir alana bir un-yem fabrikası kurulması için bir şeyler yapmasını memleketine sevdalı bir birey olarak talep ediyorum.
 

Gönül isterdi ki bu talebimizi vekillerimize yapalım ama nerede, hangi yerel basını takip etmişler ve şehre en son ne zaman bir dert ile dertlenmek için gelmişler ben unutmuş durumdayım.
 

32 yaşındayım, çocukluğuma dönüp hafızamı bir karıştırdığım vakit, daha 10-15 yaşlarında iken; 
 

Bu şehrin Kelkit'te bir kibrit fabrikası, Gümüşhane de bir kuşburnu fabrikası, bir tekstil fabrikası, bir un fabrikası ve Kürtün ilçesinde de bir silah fabrikası var idi. 
 

Peki ne oldu bu işletmelere;
 

Sözüm ona kendilerini yıllardır bu şehrin sahibi sanan bir kaç ''artık bu şehrin yakasından düşmesi gereken'' zatı muhteremin esiri oldular. Sahipsiz kaldılar. Çıkarlar ve menfaat çatışmaları uğruna birer birer kapanıp gittiler.
 

E giden gitti mi diyeceğiz. Elbette hayır.
 

Hepten de umutsuz değiliz. Bu şehirde güzel işler olacağına inanıyoruz. Kürtün insanı silah işinde uzman, gidin hala bir çoğu kendi mahzeninde kendi silahını üretecek potansiyele sahiptir. O vakit ufak bir dokunuşla devlet eli ile silah fabrikası neden faal duruma geçirilmesin.
 

Sonra neden açılmasın Kelkit kibrit fabrikası, Gümüşsu neden dönemesin kuşburnu suyunda Dimes markası ile rekabet ettiği eski günlerine,
 

Yöneticiler makamlarda iken ve sonrasında adlarının hayırla anılmasını istiyorlar ise öncelikle hayırlı işler yapmaları gereklidir. İstişareden uzak, ben bilirim mantığı hem kendilerinin nefislerini ateşe atarlar hem de memleketin istikbalini kısıtlarlar.
 

Ha bunu derken de emrindeki adamlarla istişarede bulunur isen duyacağın kelimeler ''evet efendim, siz nasıl uygun görürseniz başkanımdan '' öteye geçmez. Sonuç olarak kocaman bir sıfır elde edersiniz.
 

Yazının başındaki ''Örümcek Kafalıları'' kim yada kimler üzerine alınmak istiyorlarsa alsınlar lütfen, çekinmesin sınırsız kullanabilirler yıllardır yaptıkları gibi.
 

Doğru zamanda doğru kişilerle istişare eden yöneticilerimize kavuşmamız temennisi ile,
 

Aslolan devlettir. 
 

Sağlıcakla kalın...

YORUM EKLE