Bilgi-İlgi-Tepki

TEMA Vakfı Kurucusu ve Onursal Başkanı Sayın Hayrettin Karaca'yı geçtiğimiz günlerde ziyaret ettim.

Lafına bu üç kelime ile başladı; Bilgi,ilgi ve tepki.

''Bak evladım bu üç kelimeyi aklına kazı'' dedi Hayrettin Karaca.

Biraz irdelediğimizde hayatta başarılı ve topluma faydalı bir birey olmanın temelinde bu üç kelimenin yattığını görüyoruz.

''BİLGİ''

Bilgili olacaksın diyor toprak dedemiz ve ardından şu ifadeleri kullanıyor; ''Evladım bilgili ol, çok oku, çok yaz ama bildiklerini kesinlikle aktar. Bildiklerini insan ayrımı yapmaksızın paylaş''

Hayta gerçekten de böyle. Çok bileceksin ama bildiğini paylaşacaksın. Bireyler bir yerden kazandığı bilgiyi paylaştıklarında o bilgi anlam yüklenir ve işe yarar olur. Hayatın her kademesinde ve her meslek gurubunda bunu sağladığımızda toplumumuzun daha nitelikli ve donanımlı olduğunu göreceğiz.

''İLGİ''

Elbette bilgili olduğumuz kadar ilgili de olmamız gerekli. Çünkü hayata karşı, mesleğimize karşı, ailemize ve çevremize karşı ne kadar fazla ilgili olur isek işler o kadar yolunda gider.

Canlı yada cansız ilgi gösterilen her şeyin kalitesi artmaktadır. Örneğin bir fidanı ne kadar ilgili dikerseniz, kazığınız çukurun derinliğine ve toprağın kalitesine ne kadar fazla dikkat ederseniz ve sonrasında ne kadar fazla ilgi gösterirseniz sonuca o kadar hızlı ve başarılı şekilde ulaşırsınız.

''TEPKİ''

Bana göre bu üçlüden en önemlisi tepki.  Çünkü sorgulamayan bir toplumuz. Ve ''bana ne lazım'' diyerek bir çok zaman aslında bizi direk ilgilendiren bir çok olaya karışmıyor, uzaktan bakıyoruz.

Yıllar önce Sayın Hayrettin Karaca'nın sohbet esnasında bir öğüdü olmuştu. O öğüt aslında toplumun bu günkü alışkanlıklarına tamamen aykırı idi.

''Üzerinize vazife olmayan işlere karışın'' demiş idi Hayrettin Karaca.

Her ne kadar üzerime vazife olmayan işlere sürekli karışan birisi olsam da garipsedim ilk başlarda. Çünkü hepimiz ailemizin yada çevremizin '' ne üstüne lazım'' diye bizi her şeye karışmamamız gerektiğini söylemeleri ile büyüdük.

Çok geçmeden anladım ne demek istediğini. Aslında onun istediği sadece duyarlı bireyler olmamızdı. Şahsım adında birazcık duyarlı bir birey olduğumu düşünüyorum.

Sonuç olarak neye tepkili olmalıyız?

Toplumsal sorunlara,

Çevremize zarar veren unsurlara,

Haksızlığa,

Adaletsizliğe,

Kısacası olumsuz her şeye karşı tepkili olmalıyız ve ''bana ne lazımcılıktan'' kesinlikle kurtulmalıyız.

Unutmayın duyarlı insan ispiyoncu insan değildir. Biz bu ülkeyi ilerilere taşıyacaksak aşırı duyarlı, aşırı bilgili ve aşırı ilgili olmak zorundayız.

Bu üçlüyü hayatımıza soktuğumuzda önce kendimizi, sonra ailemizi ve yakın çevremizi daha sonra da bütün toplumu düzeltmiş olacağız.

Bilgili, ilgili ve tepkili bireylerin sayısının artması temennisi ile,

Sağlıcakla kalın.

YORUM EKLE