ÇÖZÜM SÜRECİNDE SAYIN BAŞBAKANIMIZA TAM DESTEK VERİYORUZ

Başbakanımız Sayın Erdoğan’ın her türlü siyasi riski üstlenerek başlattığı çözüm sürecinin başarılı olması için herkesin destek vermesi ve dua etmesi gerekir. Bu konu, sadece bir Sayın Başbakan’ın ve onun hükümetinin değil, yüce Türk Milleti’nin, otuz yıldır çekilen çilelerin, akan kanların, ağlayan anaların, verilen şehitlerin konusudur.

PKK'ya silah bıraktıracak ve 30 yıldır akan kanları durdurarak, ülkede kalıcı barışı sağlamak amacıyla başlatılan çözüm süreci, şimdiden meyvelerini vermeye başlamıştır.


Yapılan değerlendirmelere ve medyada yer alan son bilgilere göre, sürecin başladığı yaklaşık 6 aylık zaman diliminde, terör örgütüne hiç katılım olmazken, terör örgütü mensupları ilk kez bu yıl sınırdan giriş yapmamıştır. Bu süre içinde neredeyse hiç şehit cenazesi gelmemiştir.

“Terörün bitmesi için öncelikle yapılması gereken ne olmalıdır?” diye yediden yetmişe herkesin görüşüne başvurulsa idi alınacak cevap, öncelikle “kanın durması” cevabı olacaktı. Bugün de bu olmuş ve öncelikle kanın durması sağlanmıştır.

Bundan sonra ise, PKK teröristlerinin ülkeyi tek etmeleri süreci yaşanacaktır ki, inşallah bu süreç de bir engelle karşılaşılmadan tamamlanır.

Çözüm süreci başladığından beri, haklı olarak vatandaşlarımızın hep aklında var olan, bazen söze dökülen, bazen de söylenemeyen ama muhalefet partilerimizin sürekli ifade ettikleri hep şu kuşkulu husustur? “APO ile ve PKK ile hangi gizli anlaşma yapıldı?...”

Vatandaşlarımızın ve muhalefet partilerimizin bu soruyu düşünmeleri elbette önemlidir. Bu sorulara karşı gerek Sayın Başbakanımız Erdoğan, gerekse hükümet yetkilileri defalarca böyle bir anlaşmanın olmadığını, olmasının da mümkün olmadığını söylemektedirler.

Yani bunun diğer bir ifadesi şudur. Kanın durması ve teröristlerin sınır dışına çekilmesi PKK’yı hiçbir zaman temiz kılmayacak ve bir terörist örgüt olmalarını değiştirmeyecektir. Suçlular kanunlar nezdinde gerekli cezalarını çekeceklerdir.

PKK terör örgütünün gerek elebaşı ile gerekse diğer organları ile yapılacak bir gizli anlaşma, bugün olmasa bile yarın gün yüzüne çıktığında bu işin hesabını verecek olanlar, yaptıkları hatanın bedelini bu milletin kendilerine ödeteceğinin elbette bilincinde olmalıdırlar. Sayın Başbakan Erdoğan’ın da bu durumu bile bile, kendisini ve bu milleti bir ateşe atmayacağını düşünüyoruz ve bu hususta Sayın Başbakanımıza güveniyoruz. Sayın Erdoğan hepimizden çok iyi biliyor ki;  siyaset ve tarih hata kabul etmez…

Çözüm sürecinin ilk bölümü olan kanın durması, bu milleti rahatlatmıştır. İkinci merhale olan teröristlerin sınır dışına çekilmesi de inşallah kısa sürede gerçekleşir ve bu milletin 30 yıldır yaşadığı kâbus sona erer.

Aklın yolu birdir. Vicdanın yolu birdir. Sayın Başbakanımızın ortaya koyduğu çözüm sürecinde; kanın durdurulması ile milletin duasına mazhar olunan çok önemli tarihi bir adım atılmıştır. Bundan sonraki atılacak adımlarda da bir hata yapılmaması, bu milletin birlik, dirlik ve beraberliğinin bozulmaması için herkes kendisini âkil adam kabul ederek, durumdan vazife çıkarıp, öncelikle dua etmeli, daha sonra da bu işle ilgili düşündüklerini, doğrularını ve çözüm yollarını Sayın Başbakan’a ve Hükümet yetkililerine bildirmelidir. Herkes taşın altına elini koymalıdır.

Tarihin tanıklığında milletçe çok önemli günler geçiriyoruz. Bin yıllık mazisi olan Türk Milleti; kültürü, vakarı, basireti ve cesareti ile bu işin üzerinden gelecektir İnşallah.

Güzel günler dileğiyle.
YORUM EKLE
YORUMLAR
bülent berker
bülent berker - 11 yıl Önce

meclisten geçen 4. yargı paketini oku ondan sonra bu yazıyı tekrar kaleme almanı tavsiye ediyorum.