Dağlardan Gelen Şifa ‘’Kuşburnu ve Alıç’’

Kuşburnu

Kış mevsiminin vazgeçilmez besini GÜMÜŞHANE’NİN MEŞHUR MEYVESİ KUŞBURNU. Diğer adlarıyla yabanigül, köpekgülü. Meyvenin kendisinin tüketilebileceği gibi suyu, reçeli, marmelatı, kompostosu, çayı ile hem lezzet hem de şifa kaynağıdır kuşburnu. Kuşburnu reçeli yapmak için meyveler suda kaynatılarak ezilir, elekten geçirilerek çekirdekleri ayrılır, sulu kısım kıvamı yoğunlaşıncaya kadar kaynatılır. Kuşburnu şerbeti klasik Osmanlı şerbetlerinden biridir. 100 gram kuşburnuda 2 kilogram portakala eşdeğer C vitamini vardır. C vitamininden zengin kuşburnu soğuk algınlığına karşı bağışıklık sistemini güçlendirir.  Ayrıca fenolik bileşikler, proantosiyanidin, likopen, A, B, E vitaminlerini içerir. Tüm bu bileşenler sayesinde kuvvetli antioksidan etki gösterir.  İçerdiği bol miktarda vitamin ile genel direnci arttırarak grip, nezle gibi hastalıklara karşı dayanıklılık sağlar. Kemik yapısını güçlendiren ve kanın pıhtılaşmasını düzenleyen K vitamini de içerir. Ayrıca  eklem kireçlenmesi ve romatizmal ağrıların giderilmesinde de son derece etkili bir besindir. İdrar söktürücüdür ve kabızlığa karşı faydalıdır. Demirden zengindir ve kansızlığa karşı faydalıdır. İçeriğinde fitoöstrojen vardır ve  kadınlarda menopoz döneminde sıcak basmalarına karşı faydalıdır. Cildin elastikiyetini korumasını sağlar ve yaşlanmayı önleyici özellik gösterir, saç ve göz sağlığı için faydalıdır. Zayıflamaya yardımcıdır. Kuşburnunun, Japonya da yapılan bir çalışmada zayıflatıcı etkisi olduğu da bulunarak kuşburnu özütünün özellikle karın yağlarının eritilmesinde etkili olduğunu ifade edilmiştir. Kuşburnu çayı C vitamini kaybı olmaması için taze olarak veya çayı demlendikten sonra hemen tüketilmeli ve C vitamini kaybını önlemek için çay demlenirken kaynatılmamalıdır. Kuşburnu çayının soğuk içilmesi  de vücudun hararetinin düşmesine yardımcı olur.

Alıç

Memleketimizde kuşburnu kadar rağbet görmese de en az onun kadar faydalı diğer bir arkadaşı da  ALIÇ.  Diğer ismiyle yemişen.  Gümüşhane’de kırsal alanlarda bol miktarlarda bulunan bir dağ meyvesidir. Meyveleri pazarlarda, tezgahlarda özellikle çocuklara hitaben ip halkalara dizilmiş olarak satılır.  Yaklaşık 20 türü bulunan alıcın mayhoş bir lezzeti vardır. Alıç meyveleri ve yaprakları tam bir kalp dostudur. Alıç koroner damarları genişleterek, kan dolaşımını artırır. Böylece angina adı verilen kalp ağrıları azalır. Çünkü kalp kasına daha fazla oksijen sağlanabilmektedir. Günümüzdeyse alıç özellikle kronik kalp yetersizliğinin tedavisinde, başta Almanya olmak üzere Amerika Birleşik Devletleri ve diğer Avrupa ülkelerinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Özellikle yaşlılarda görülen kalp atışlarının hızlanmasıyla birlikte olan kalp ritmi bozukluklarında faydalı olabildiği görülmüştür. Yine bu etkiler sebebiyle alıç, yaşlılarda kalbi kuvvetlendirmek, yüksek tansiyonlu hastalarda kalbe destek olmak, ateşli hastalıklardan sonra yorulan kalbi kuvvetlendirmek, kalpteki ritm bozukluklarını tedavi etmek amacıyla kullanılabilir. Alıç damar sertliği ve kolesterol yüksekliğinde de oldukça önemli bir bitkisel maddedir. Alıcın meyve ve çiçeklerinde antioksidan özellikteki flavonoidler, vitaminler  ( özellikle C vitamini) gibi sağlık açısından faydalı birçok madde bulunmaktadır. Antioksidan etkisi sebebiyle yaşlanmayı geciktirici etki gösterir ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Meyve olarak yenebilir yada çayı demlenip tüketilebilir. Tüm bu faydalarının yanında alıç kullanırken diğer kalp ilaçlarının etkilerinde artış olacağından kullanımında mutlaka bir hekime danışılması ve hekim kontrolünde alınması gerekmektedir. Siz de bol bol alıç tüketerek kalp sağlığınızı koruyabilir, daha sağlıklı ve genç kalabilirsiniz, mutlu haftalar…

YORUM EKLE