Dereleri Değil Rantı Islah Edin

Olası bir taşkın anında akarsuyun yatağından taşıp çevresine zarar vermemesi için akarsu kenarlarına yapılan yapılara ''taşkın koruma tesisleri denir''.

Taşkın koruma tesislerinde amaç hezeyan debilerini kontrol altında tutmak, olası mal ve can kaybının önüne geçmek ve toprak erozyonunu önlemektir.

Bazı istatistik hesapları ile akarsuların örneğin 50-100-500 yıllık hezeyan debileri belirlenir. Belirlenen bu hezeyan debileri ve bu debilerdeki en fazla su yüksekliklerine bağlı olarak taşkın koruma tesisleri projelendirilir. 

Ülkemizde taşkın koruma tesisleri genellikle 100 yıllık ve 500 yıllık hezeyan debilerine göre projelendirilir ve uygulanır. 

20 Şubat 2010 Tarih ve 27499 sayılı Resmi Gazetede dere ıslahları ile ilgili genelge yayınlanmıştır ve altında dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzası vardır.

Genelge küresel ısınmaya bağlı olarak akarsu rejimlerinin değişmesi sonucu taşkın risklerinin artması ve bu riske bağlı olarak olası can ve mal kayıplarının önüne geçilmesi için yayınlanmıştır.

Genelge sonrası DSİ şube müdürlüklerince atağa geçilmiş ve taşkın koruma tesisi projeleri ardı ardına jet hızı ile çıkarılmış ve de ihale edilmiştir.

İhale edilen sonrasında da uygulanan taşkın koruma tesislerinin gerekliliği ve yöntemlerine dikkat çekmek istiyorum.

Dere ıslahlarına ilimiz ölçeğinde baktığımızda irili ufaklı onlarca derenin ıslah edildiğini görüyoruz. Ülke genelinde de aynı manzaraya şahit oluyor ve çoğunlukla beton taşkın koruma tesislerine rastlıyoruz.

Maalesef yataklar daraltılıyor dere kenarlarına devasa(3-4-5 metre) duvarlar dikiliyor ve üzerine de 1.1 metrelik korkuluklar yapılıyor. 

İnşaat aşamasında yüzlerce yıl geçse, su erozyonu ile tükenmeyecek milyonlarca tonluk verimli toprak akarsulara karıştırılarak kaybediliyor.

Doksan derece eğime sahip duvarlar ve üzerine yapılan korkuluk yaban hayvanlarının temiz suya erişimini yüzde 90 oranında kısıtlıyor. 

Kah yapılmayan, yapılanların ise masa başında yapıldığı açıkça belli olan ÇED raporları eksik ve yetersiz olduğundan dere tabanları da betonla kaplanıyor ve imalat aşamasında onlarca canlının yok olduğu görülüyor.

Dere tabanları betonla kaplandıkça sızma engelleniyor buna bağlı olarak yeraltı su kaynakları beslenemiyor sonuç olarak asırlık çeşmelerin sularının kuruduğu açıkça görünüyor.

''Allahın taktiri'' denilip kuruyan çeşmelerin, gözelerin ardından öylece bakılıyor.

İddia ediyorum ilimizde ve ülke genelinde yapılan taşkın koruma tesislerinin en az yarısı derelerin debileri açısından gereksiz, yine en az yarısında da yöntem yanlıştır.

Özellikle taşın bol olduğu ülkemizde pekala eğimli tahkimatla dere yatağı boğulmadan eğimli bir şekilde ıslahlar yapılabilir ve böylece yaban hayvanlarının temiz suya erişimi ''doğal hali gibi olmasa da'' kolaylaşır ve dere tabanları betonla kaplanmaz.

Bu işte büyük bir rant olduğunu düşünüyorum ve iki ihtimal üzerinde durmak istiyorum.

1. İhtimal beton dere ıslahları inşaat sektörünü ayakta tutmak için uygulanan ve sonucunda ülkemizin doğal güzelliklerini kaybetmemize neden olan ekonomi politikası,

2. İhtimal ise Orman Ve Su Bakanlığı içerisinde bu ranttan beslenen birilerinin bakanlık düzeyinde dolaylı olarak ta başbakanlık düzeyinde makamları yanlış yönlendirdiği ve devleti zarara uğrattığıdır.

Dış güçlerin Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerinde ki oyunları bu ülkenin doğal kaynaklarının zenginliğidir.

Ancak atlanan nokta şudur; bu ülkenin doğal kaynakları sadece başta bor olmak üzere madenler değildir.

Bu ülkenin toprağı, suyu, havası ve biyolojik çeşitliliği asıl doğal kaynaklarıdır ve bir bir yok edilmektedir.

Derelerin üzerinde kimin yada kimlerin kirli parmakları var ise çekmesini ümit ediyorum. Meslektaşımız Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım'dan ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dan bu durumu inceletmelerini ve derelerden önce rantçıların ıslah edilmesini talep ediyoruz.

Bu ülkenin her kuruşu değerlidir ve bu ülkenin kaynaklarını kendi menfaatlerine göre çarçur edenlerin elbet bir gün hesap vereceği günlerde gelecektir.

Vatanını seven kamunun her bir kuruşunu gözeten yöneticilerimizin sayısının artması  temennisi ile,

Sağlıcakla kalın.

YORUM EKLE