Haber için gittiği Suriye’de El-Kaide örgütü unsurları tarafından kaçırılan ve 40 günlük tutsaklığın ardından MİT operasyonu ile kurtulan Gümüşhaneli gazeteci ve foto muhabiri Bünyamin Aygün, memleketi Gümüşhane’ye geldi.
Gümüşhane Valisi Dr. Yusuf Mayda’ya süreçte ki katkıları nedeniyle teşekkür ziyaretinde bulunan Aygün’e, Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Yusuf Sadık ve meslektaşları eşlik etti.
Vali Mayda tarafından “Evine hoş geldin” diyerek kapıda karşılanan Gazeteci Aygün, kaçırıldığı günden itibaren yaşadıklarını Vali Mayda ve meslektaşları ile paylaştı.
“YABANCI GAZETECİLER İÇİN TÜRK DIŞİŞLERİNİN DEVREYE GİRMESİ İSTENİYOR”
Geçtiğimiz günlerde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile buluşmasından önce Suriye’de tutsak bulunan yabancı ülke gazetecilerinin yakınlarının kendisine “Bizim devletimiz ilgilenmiyor. Acaba Sayın Davutoğlu ve Türk Dışişleri bize de destek verebilir mi?” talebinde bulunduğunu ifade eden Aygün, kendisini de bu talebi Bakan Davutoğlu’na götürdüğünü belirterek, bu soruların Türkiye Cumhuriyeti’nin gücünü ortaya çıkardığını söyledi.
“40 GÜN 40 YILA BEDELDİ”
Tutsak geçirdiği 40 günde yaşadıklarının 40 yıla bedel olduğunu, hiçbirşey olmasa bile savaş ortamında olmanın, gözünün ve elinin bağlı olmasının, tutuklu olmasa bile biryerde beklemiş olmanın çok ağır olduğunu ifade eden Aygün, çok ağır geçtiğini belirttiği bu süreçte Türkiye’nin tek yürek olmasını ise şöyle değerlendirdi: “Türkiye demek ki istediği zaman siyasi görüşü bir kenara bırakıp Gümüşhanesiyle, İstanbul’u, Trabzon’u, Antalya’sı ile tek yürek olabiliyor.”
Böyle bir örgütün elinden 40 günde ve o ortamdan alınmasını Türk insanının yaptığı dualar ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin gücüne bağlayan Aygün, “Elimiz, gözümüz bağlı, beton üzerinde 40 gün geçirdik. Oradan gerçekten mucizevi bir şekilde kurtulduk.” dedi.
Sohbet ortamında geçen ziyaret sırasında hem meslektaşlarının sorularını hem de Vali Mayda’nın sorularını cevaplandıran Aygün, tutsaklığının 22.gününde internette çıkan yazılar üzerine örgütün gazeteci olduğuna inandığını belirterek, o andan sonra örgüt mensuplarının Türkiye’de kendisiyle ilgili olup bitenleri ve yazılıp çizilenleri anbean takip ettiklerini söyledi.
Örgütün kendisini CIA veya MOSSAD ajanı şüphesiyle alıkoyduğunu da anlatan Aygün, Suriye’de her iki tarafında ellerinde 20 gazeteci olduğunu ve bugüne kadar orada 120 gazetecinin görevini yaparken öldürüldüğünü de sözlerine ekledi.
“ÖRGÜT ELEMANI: GÜMÜŞHANE’DEN İYİ İNSAN ÇIKAR”
Tutsak olduğu yerde ki bir örgüt elemanının Gümüşhane’de ki cezaevinde 6 ay kaldığını ve şehri iyi bildiğini ifade eden Aygün, “Dayı lakaplı örgüt elemanı ‘Ben Gümüşhane’de 6 ay hapis yattım. Gümüşhane’den iyi insan çıkar. Eğer senin sorgunu ben yapsaydım evine gönderirdim’ dedi bana. Orada benim rahat etmem için herşeyi yaptı. Çok iyi yemek getirdi, iki kişi görevlendirdi benim için. Ama iki gün sonra girdiği çatışmada öldürüldü.” dedi.
“DÜNYADA OPERASYONLA KURTARILAN BİRKAÇ GAZETECİDEN BİRİYİM”
Dünyada operasyonla kurtarılan birkaç gazeteci olduğunu ve bunlardan birisinin de kendisi olduğunu kaydeden Aygün, Dışişleri Bakanlığı kadrolarının süreci çok profesyonel bir şekilde yönettiğine özellikle vurgu yaparak “Orada Türkiye Cumhuriyeti Devletinin büyüklüğü aklımdan hiç çıkmadı. Devletim beni burada tutmaz diye düşündüm.” dedi.
“GEZİ OLAYLARINDAN SONRA İSTİKLAL CADDESİ GÜMÜŞHANELİLER İÇİN AÇILDI”
Kendisinin serbest bırakılması için İstiklal Caddesinde yapılan yürüyüşün bir ilk olduğunu da vurgulayan Aygün, Gezi olaylarından sonra İstiklal Caddesinde yürüyüşe izin verilmediğini fakat Gümüşhaneli Derneklerin bu talebine yetkililerin izin verdiğini belirterek, bu duruma kendi meslektaşlarının da şaşırdığını söyledi.
“ÇOK SAYIDA MESLEKTAŞIM SAHİBİYET İÇİN GÜMÜŞHANE DERNEKLERİNE KAYDOLMAK İSTİYOR”
Yaşanan sürecin ardından çok sayıda meslektaşının Gümüşhanelilerin gösterdiği birlik, beraberlik ve dayanışma karşısındaki hayranlıklarını kendisine ilettiğini ve çok sayıda “Biz nasıl Gümüşhane derneklerine üye oluruz, bizim de böyle bir sahibimiz olsun” sorusunun yöneltildiğini dile getiren Aygün, “Bir gazeteci için il dernekleri, köy dernekleri ilk defa alana çıkıyor. Hayatında birşeyi protesto etmek için veya birşeye destek vermek için hiç yürümemiş, eline pankart almamış insanlar dövizlerle, pankartlarla çıktı yürüdüler. Meslektaşlarımız buna şaşırıyor, orada izin verilmesine şaşırıyor. Ben geldikten sonra bu birlik ve beraberliği gören bazı meslektaşlarımız “Biz nasıl Gümüşhane derneklerine üye oluruz, bizim de böyle bir sahibimiz olsun” şeklinde sorular yönelttiler. Sağcısı, solcusu bu olaylarda güzel bir birlik mesajı verdi.” diye konuştu.
VALİ MAYDA: ÇOK MUTLUYUZ
Gümüşhane Valisi Dr. Yusuf Mayda ise Bünyamin Aygün’ün evine dönmesinden dolayı çok mutlu olduklarını belirterek, “Allah’a şükür güzel bir organizasyon oldu. Bizlerde Dışişleri ile görüştük, Milletvekillerimiz de gittiler sağolsunlar takip ettiler. Dışişleri Bakanlığımız soğukkanlılıkla iyi bir şekilde takip etti. Kurtarılmanıza çok sevindik. Temennimiz de sağ salim dönmenizdi.” ifadelerini kullandı.
Gümüşhane Valisi Dr. Yusuf Mayda’ya süreçte ki katkıları nedeniyle teşekkür ziyaretinde bulunan Aygün’e, Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Yusuf Sadık ve meslektaşları eşlik etti.
Vali Mayda tarafından “Evine hoş geldin” diyerek kapıda karşılanan Gazeteci Aygün, kaçırıldığı günden itibaren yaşadıklarını Vali Mayda ve meslektaşları ile paylaştı.
“YABANCI GAZETECİLER İÇİN TÜRK DIŞİŞLERİNİN DEVREYE GİRMESİ İSTENİYOR”
Geçtiğimiz günlerde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile buluşmasından önce Suriye’de tutsak bulunan yabancı ülke gazetecilerinin yakınlarının kendisine “Bizim devletimiz ilgilenmiyor. Acaba Sayın Davutoğlu ve Türk Dışişleri bize de destek verebilir mi?” talebinde bulunduğunu ifade eden Aygün, kendisini de bu talebi Bakan Davutoğlu’na götürdüğünü belirterek, bu soruların Türkiye Cumhuriyeti’nin gücünü ortaya çıkardığını söyledi.
“40 GÜN 40 YILA BEDELDİ”
Tutsak geçirdiği 40 günde yaşadıklarının 40 yıla bedel olduğunu, hiçbirşey olmasa bile savaş ortamında olmanın, gözünün ve elinin bağlı olmasının, tutuklu olmasa bile biryerde beklemiş olmanın çok ağır olduğunu ifade eden Aygün, çok ağır geçtiğini belirttiği bu süreçte Türkiye’nin tek yürek olmasını ise şöyle değerlendirdi: “Türkiye demek ki istediği zaman siyasi görüşü bir kenara bırakıp Gümüşhanesiyle, İstanbul’u, Trabzon’u, Antalya’sı ile tek yürek olabiliyor.”
Böyle bir örgütün elinden 40 günde ve o ortamdan alınmasını Türk insanının yaptığı dualar ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin gücüne bağlayan Aygün, “Elimiz, gözümüz bağlı, beton üzerinde 40 gün geçirdik. Oradan gerçekten mucizevi bir şekilde kurtulduk.” dedi.
Sohbet ortamında geçen ziyaret sırasında hem meslektaşlarının sorularını hem de Vali Mayda’nın sorularını cevaplandıran Aygün, tutsaklığının 22.gününde internette çıkan yazılar üzerine örgütün gazeteci olduğuna inandığını belirterek, o andan sonra örgüt mensuplarının Türkiye’de kendisiyle ilgili olup bitenleri ve yazılıp çizilenleri anbean takip ettiklerini söyledi.
Örgütün kendisini CIA veya MOSSAD ajanı şüphesiyle alıkoyduğunu da anlatan Aygün, Suriye’de her iki tarafında ellerinde 20 gazeteci olduğunu ve bugüne kadar orada 120 gazetecinin görevini yaparken öldürüldüğünü de sözlerine ekledi.
“ÖRGÜT ELEMANI: GÜMÜŞHANE’DEN İYİ İNSAN ÇIKAR”
Tutsak olduğu yerde ki bir örgüt elemanının Gümüşhane’de ki cezaevinde 6 ay kaldığını ve şehri iyi bildiğini ifade eden Aygün, “Dayı lakaplı örgüt elemanı ‘Ben Gümüşhane’de 6 ay hapis yattım. Gümüşhane’den iyi insan çıkar. Eğer senin sorgunu ben yapsaydım evine gönderirdim’ dedi bana. Orada benim rahat etmem için herşeyi yaptı. Çok iyi yemek getirdi, iki kişi görevlendirdi benim için. Ama iki gün sonra girdiği çatışmada öldürüldü.” dedi.
“DÜNYADA OPERASYONLA KURTARILAN BİRKAÇ GAZETECİDEN BİRİYİM”
Dünyada operasyonla kurtarılan birkaç gazeteci olduğunu ve bunlardan birisinin de kendisi olduğunu kaydeden Aygün, Dışişleri Bakanlığı kadrolarının süreci çok profesyonel bir şekilde yönettiğine özellikle vurgu yaparak “Orada Türkiye Cumhuriyeti Devletinin büyüklüğü aklımdan hiç çıkmadı. Devletim beni burada tutmaz diye düşündüm.” dedi.
“GEZİ OLAYLARINDAN SONRA İSTİKLAL CADDESİ GÜMÜŞHANELİLER İÇİN AÇILDI”
Kendisinin serbest bırakılması için İstiklal Caddesinde yapılan yürüyüşün bir ilk olduğunu da vurgulayan Aygün, Gezi olaylarından sonra İstiklal Caddesinde yürüyüşe izin verilmediğini fakat Gümüşhaneli Derneklerin bu talebine yetkililerin izin verdiğini belirterek, bu duruma kendi meslektaşlarının da şaşırdığını söyledi.
“ÇOK SAYIDA MESLEKTAŞIM SAHİBİYET İÇİN GÜMÜŞHANE DERNEKLERİNE KAYDOLMAK İSTİYOR”
Yaşanan sürecin ardından çok sayıda meslektaşının Gümüşhanelilerin gösterdiği birlik, beraberlik ve dayanışma karşısındaki hayranlıklarını kendisine ilettiğini ve çok sayıda “Biz nasıl Gümüşhane derneklerine üye oluruz, bizim de böyle bir sahibimiz olsun” sorusunun yöneltildiğini dile getiren Aygün, “Bir gazeteci için il dernekleri, köy dernekleri ilk defa alana çıkıyor. Hayatında birşeyi protesto etmek için veya birşeye destek vermek için hiç yürümemiş, eline pankart almamış insanlar dövizlerle, pankartlarla çıktı yürüdüler. Meslektaşlarımız buna şaşırıyor, orada izin verilmesine şaşırıyor. Ben geldikten sonra bu birlik ve beraberliği gören bazı meslektaşlarımız “Biz nasıl Gümüşhane derneklerine üye oluruz, bizim de böyle bir sahibimiz olsun” şeklinde sorular yönelttiler. Sağcısı, solcusu bu olaylarda güzel bir birlik mesajı verdi.” diye konuştu.
VALİ MAYDA: ÇOK MUTLUYUZ
Gümüşhane Valisi Dr. Yusuf Mayda ise Bünyamin Aygün’ün evine dönmesinden dolayı çok mutlu olduklarını belirterek, “Allah’a şükür güzel bir organizasyon oldu. Bizlerde Dışişleri ile görüştük, Milletvekillerimiz de gittiler sağolsunlar takip ettiler. Dışişleri Bakanlığımız soğukkanlılıkla iyi bir şekilde takip etti. Kurtarılmanıza çok sevindik. Temennimiz de sağ salim dönmenizdi.” ifadelerini kullandı.
1 /
6
2 /
6
3 /
6
4 /
6
5 /
6
6 /
6
