Milletvekili Aydın gündemi değerlendirdi, Canlı'ya cevap verdi, adaylığını açıkladı

1 Kasım’da yapılacak olan erken seçim öncesi Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Gümüşhane Milletvekili Mustafa Canlı’nın geçtiğimiz günlerde düzenlediği basın toplantısında AK Parti’ye yönelik bir takım iddialarına AK Parti Gümüşhane Milletvekili Kemalettin Aydın basın toplantısı düzenleyerek cevap verdi.

Milletvekili Aydın gündemi değerlendirdi, Canlı'ya cevap verdi, adaylığını açıkladı
1 Kasım’da yapılacak olan erken seçim öncesi Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Gümüşhane Milletvekili Mustafa Canlı’nın geçtiğimiz günlerde düzenlediği basın toplantısında AK Parti’ye yönelik bir takım iddialarına AK Parti Gümüşhane Milletvekili Kemalettin Aydın basın toplantısı düzenleyerek cevap verdi.

AK Parti İl Başkanlığı’nda yaptığı basın toplantısında 7 Haziran sonrası oluşan süreç, koalisyon görüşmeleri, terör olayları, Gümüşhane’deki yatırımlar gibi gündeme ilişkin birçok konuda açıklamalarda bulunan Aydın, Milletvekili Canlı’nın söylemlerine de cevap verdi.

Hayatını insana hizmet olarak adamış birisi olarak bu şehre siyasi olarak hizmet etme görevini millet verdi, partimiz de onayladı ve 8 yılı aşkın bir süredir Gümüşhane’ye hizmet ettim. Elbette ki şahsımın hizmetleri değildir. Bu hizmetler hükümetimizin güven ve istikrarı, büyüyen ekonomisiyle ve yatırımlara ayırdığı maddi kaynağın büyük olması ve Gümüşhane’yi hükümetimize önemsettirmemizle olmuş yatırımlardır. 6 katrilyonu aşkın hizmet Gümüşhane’ye yapıldı ve devam ediyor.

7 Haziran akşamı tek başına iktidarın çıkmadığı bir yerde Türkiye’deki güven ve istikrarın asla bölünmemesi ve bozulmaması için AK Parti olarak tüm kadrolarımızla birlikte milletin bize söylemiş olduğunu dikkate alarak koalisyon kurma çalışmalarına ilk görev aldığımız andan itibaren başladık. Çünkü millet 7 Haziran’da tek başına iktidar değil, koalisyon hükümeti kurulmasını söyledi. Bu andan itibaren tüm metotları denedik.

MHP DAHA İLK GECE KOALİSYONA KAPIYI KAPATTI

Ama biz tüm metotları denerken, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin daha sandıkların kesin sonuçları açıklanmadan, 7 Haziran akşamı ‘Biz koalisyon kurmuyoruz, erken seçim istiyoruz.’ diye arka arkaya gelen beyanatları olmuştur. Yani Türkiye’nin bugün kurulamayan koalisyonunda ve Anayasa’nın 114 ve 116. Maddelerine göre kurulan seçim hükümetinin arkasına doğru döndüğümüzde MHP’nin Genel Başkanı tabanının yüzde 80, milletvekillerinin yüzde 90 AK Parti’yle koalisyon kurulma niyetinde olmasına rağmen sandıkların kesin sonuçları açıklanmadan erken seçim diyerek bu günlerin oluşmasını istemiştir. Bunu toplumun net bir şekilde bilmesi lazım.

HDP’Lİ 2 BAKAN VARSA SORUMLUSU MHP’DİR

Biz buna rağmen koalisyon görüşmeleri için görev aldığımız andan itibaren Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu, bütün siyasi partilerin kapısını çalmıştır. MHP ve CHP ile görüşmelere başladık. CHP ile birçok konuda anlaşılamayacağı öngörülmüş ve görüşmelerde netleşmiştir ve AK Parti tabanı önemli bir oranda CHP ile koalisyon kurulmamasını arzu etmiştir. Tabanın sesinin ve milletin sesi olduğunu söyleyen bir siyasi parti tabanın sesini dinlerken de bu ülkenin geleceği için gerekirse tabanına rağmen ülke geleceği için CHP ile uygun bir koalisyon kurarsa bu koalisyonu kurabileceğini beyan etmiştir. Ama kurulamayacağı anlaşıldığı zaman da görüşmeler sonlandırılmış ve MHP ile tekrar görüşerek Anayasa’nın 114 ve 116. Maddelerinin getireceği HDP’lilerin bakan olmasını arzu etmiyoruz, gelin sizlerle beraber isterseniz seçim hükümeti kuralım, isterseniz proje hükümeti kuralım, isterseniz kısa süreli, isterseniz 4 yıllık hükümet kuralım diye tekrar ziyaret edilmiştir. Ama daha ilk görüşmelerde, ‘Biz sizlerle koalisyon kurmayacağız, 114. Madde’ye göre seçim hükümeti kurulsun.’ isteğini dile getirmiştir. Bu maddeler doğrultusunda da bugün Türkiye’de iki tane HDP’li bakan vardır. Biz AK Parti olarak HDP’ye oy veren bütün vatandaşlarımızın görüş ve düşüncelerini saygıyla karşılıyoruz. Ama terörün olduğu bir ortamda bunları PKK’yı terörist kabul etmeyen, KCK yapılanmasının Türkiye’nin bölünmez bütünlüğüne karşı bir hareket olduğunu kabul etmeyen bir siyasi hareketten bakanların olmasına da gönlümüz razı değildir. Bunun nedeni MHP’nin 7 Haziran akşamı ve daha sonraki görüşmelerde koalisyonu reddetmesidir. AK Parti’yle koalisyon kurmayıp daha sonra AK Parti erken seçim istiyor demek bir şark kurnazlığıdır. Biz bu şark kurnazlığını milletin takdirine bırakıyoruz. Türkiye 13 yıl o kadar iyi yönetildi ki bugün bu kadar zamanki bir boşluk gibi algılanan bir süreçte Türkiye büyük devalüasyonla krize girmedi. Türkiye rayında devam etmektedir. Bu da 13 yıllık ekonominin ve istikrarın belirli bir tabana oturmasıdır.

CUMHURBAŞKANI MECLİS’E GELDİĞİNDE GÜMÜŞHANELİLER SAYGI GÖSTERİP AYAĞA KALKTILAR AMA BİR VEKİL KALKMADI

Gümüşhane’deki hemşerilerimizin Cumhurbaşkanlığı makamına milletin takdiriyle ilk defa seçilmiş bir liderin oturması durumunda Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi Gümüşhane’deki vatandaşlarımızın da o makama saygı ve hürmet göstereceğini kesin ve net olarak hepimiz biliyoruz. Cumhurbaşkanı’nın yemin töreni için TBMM’ye geldiğinde Gümüşhaneli kardeşlerimin ayağa kalkacağını biliyorum. Cumhurbaşkanı Meclis’e geldiğinde ayağa kalkmayan Gümüşhaneli ya da diğer siyasi parti temsilcilerini kınadığımı bir Gümüşhane evladı olarak sizlerle paylaşmak isterim. Her ne olursa olsun milletin oyuyla gelmiş bir kişiye ve bu devletin başı, askerin komutanı olan kişiye herkesin belirli bir hürmeti göstermiş olması gerektiğinin de altını çizmem gerekiyor.

MHP’NİN KUMPASINI TUĞRUL TÜRKEŞ BOZDU

Geldiğimiz noktada son çare olarak anayasal bir hükümet kurulmuştur. Buna HDP’liler iki tane bakan vermişlerdir. Ama MHP ve CHP bu ülke hangi kaotik duruma gidecekse, hangi uçurumdan yuvarlanacaksa yuvarlansın benim partim kazanacaksa Türkiye kaybetsin mantığı içerisinde kalmış ve bu koalisyon içerisine gelmemiştir. Ama burada adını zikretmekten esirgemeyeceğim, kendisini ve soyadını tebrik edeceğim bir kişiyi de gururla zikretmemiz gerekiyor. O MHP’nin Kurucu Başkanı ve Başbuğ’un oğlu Tuğrul Türkeş’tir. Tuğrul Türkeş, Alparslan Türkeş’in oğlu olarak şunu demiştir: ‘Eğer bugün benim babam sağ olsaydı bu hükümete yapılan daveti kabul ederdi.’ dedi. Ve o kabul ederdi mantığıyla Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu durumda başbakan yardımcılığını kabul etmiştir. Bu gerçek bir Başbuğ’un oğlu, gerçek bir milliyetçi, gerçek bir vatansever davranıştır. Böyle bir kişinin ülke sevgisini AK Parti milletvekili olarak alkışlıyor, tebrik ediyorum. Gerçek milliyetçinin Tuğrul Türkeş olduğunu burada sizlerle paylaşıyorum. Tuğrul Türkeş gibi bir kişiye, Alparslan Türkeş gibi bir kişinin oğluna ülkenin bugünkü kaotik duruma girmesin, ülkeyi salimiyle seçime götüren koalisyonda yer almasına rezil diyenlerin de rezil olduğunu buradan tek kelimeyle söylüyorum. Çünkü Tuğrul Türkeş bu ülkede yetişmiş ve bu ülkenin bu günlere gelmesindeki önemli bir soyadın ve ailenin evladı. Kişisel ve siyasal nefsini bir kenara bırakarak ülke ve millet nefsini önemseyerek bugünkü koalisyonda yer almıştır. Tuğrul Türkeş’in bu davranışını tekrar yürekten tebrik ediyorum. Türkeş’e rezil demenin rezillik olduğunun altını çiziyorum.

Siyasi partilerden şehrimizin de AK Parti dışındaki siyasi yapısı şu cümleyi rahatlıkla söylemişlerdir; Siyasi olarak bu şehirdeki diğer siyasi yapı genel başkanlarıyla hükümet kurmaktan kaçan siyasi parti topluma kendini anlatamaz olduğunu genel başkanlarına söylediklerini söylüyorlar. Evet, ben de aynısını söylüyorum. MHP’nin milletvekili bunu söylüyorsa evet topluma kendini anlatamaz.

AK PARTİ ALGI YÖNETMİYOR, CANLI ALGI OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYOR

Bugün hükümet kurmaktan hangi siyasi partinin kaçtığını bu toplum an be an görüyor. Genel başkanına bunu söyleyip gelip burada Gümüşhane toplumuna başka bir şekilde AK Parti algı yönetiyor anlamında cümleler söylemesinde ne kadar algı yönetme konusunda profesyonel olduklarını gösteriyorlar. AK Parti hiçbir zaman algı yönetmemiştir. AK Pati asla toplum mühendisliği yapmamıştır. AK Parti yaptığı hizmetler nezdinde algıyı oluşturmuştur. Gümüşhane’de siz 1.6 trilyonluk ulaşım yatırımı yapmazsanız, dere ıslahlarını, okulları, hastaneleri, tarım teşvikleri, spor yatırımları yapmazsanız siz Gümüşhane’de algı yapamazsınız. Biz Gümüşhane’de hiçbir zaman algı yönetmedik. Hiçbir zaman böyle bir çabamız olmadı. AK Parti, Gümüşhane ve Türkiye’de sadece hizmetleriyle var olmuştur. BM kürsüsünde ‘Dünya 5’ten büyüktür’ demeyerek gelip İslam coğrafyasında algı yönetemezsiniz. İsrail’e Türkiye’den özür diletemezseniz algı yönetemezsiniz. Balkanlarda söz sahibi olmazsanız algı yönetemezsiniz. Haiti depreminde, Endonezya’daki tusunamide Türkiye’nin varlığını oraya gösteremezseniz algı yönetemezsiniz. Türklerin ana yurdu olan Orta Asya’daki 300-500 yıldır yapılmayan o coğrafyadaki hizmetleri yapmazsanız algı yönetemezsiniz. Dünyada Türkiye coğrafyası dışındaki tüm topluluklara dünyanın ikinci yardımını yapan bir ülke olmazsanız algı yönetemezseniz. Algı; bir hizmet yapmadan lafla insanları ikna etmeye denir. Biz AK Parti olarak Gümüşhane’de hiçbir suretle algı yönetimi yapmamışızdır. Algı yönetimi Gümüşhane’de hizmet yapmayarak siyasal olarak belirli dönem belediyelerde, daha sonra siyasal olarak siyasi partilerde seçilenlerin yürüttüğü yöntemdir. Biz algılarla uğraşan bir siyasi parti değil, olgularla uğraşan bir siyasi partiyiz ve olgu da bizim hizmetlerimizdir. Bu yüzden Gümüşhane’de AK Parti’nin algı yönettiğini söyleyenlere nasıl kendi başkanlarına hükümet kurmaktan kaçan siyasi parti topluma kendini anlatamaz dedikten sonra kendi genel başkanına bunu kabul ettiremedikten sonra Gümüşhane’ye gelip AK Parti koalisyon hükümeti kurmadı demek algı yönetimi odur. Biz koalisyon görüşmelerini son dakikaya kadar yürütüp kuramadığımız koalisyon görüşmelerinde o insanları tüm gerçekliğiyle Gümüşhane’ye anlatan ve Gümüşhane’yle paylaşan partiyiz. Biz millete diyoruz ki bu ülkedeki güven ve istikrarın, bu ülkenin yükselişi için Türkiye’yi yöneten Cumhurbaşkanı ve Başbakanları liderliğinin İslam coğrafyasındaki mazlum liderlerin lideri olması arzu ediyorsak ve gelecek nesillerimizin daha refah düzeyi yüksek bir Türkiye’de yaşamasını istiyorsak biz AK Parti olarak toplumdaki Gümüşhaneli kardeşlerimizle paylaşmanın huzurundayız. Yarım kalan hiçbir hizmet yarım kalmayacaktır. Türkiye şunu gördü. Ak partisiz bir siyasal yönetim söz konusu değildir. Bunun için Gümüşhaneli hemşerilerimin yüzde 58 gibi rekor oyla AK Parti’ye destekleri için tüm hemşerilerime destekleri için teşekkürlerimi sunuyorum.

SAĞLIKTAN HABERİ YOK, ÖNERGE VERMİŞ!..

MHP Gümüşhane Milletvekili’nin Meclis’te yazılı soru önergesi vermeye çalıştığı konuların mahiyetine de bakmak lazım. AK Parti, MHP’nin içinde koalisyon olduğu dönemden iktidarı devralmıştır. Örneğin hasta sevkleri konusunda bir Meclis soru önergesinin cevabını ben Gümüşhane’yle paylaşayım. MHP’nin Sağlık Bakanı olduğu 2001 döneminde Gümüşhane Devlet Hastanesi’nde 17 uzman vardı. Şu anda 60 uzman var. Ve uzmanlık alanı boş olan bir bölüm söz konusu değildir. 2002’de Gümüşhane’nin hemen hemen aynı nüfusunda 1330 ameliyat yapılırken bugün 6 bin 500 ameliyat yapılmaktadır. Günde ortalama 7.4 hasta il dışına sevk edilirken bugün 2 hasta sevki olmaktadır. Teknoloji ilerlediğinden bir kısım alanların sevki olmaktadır. Bir kısım hastalıklar var ki bir üst merkeze ve yurtdışına sevk edilmektedir. Kelkit Devlet Hastanesi’nde tarihi boyunca 3 uzman söz konusuyken bugün 17-18 uzmana çıkmıştır. Şehrin sağlık yapısı bu kadar kat be kat düzelmişken ve bütün hastaneler yenilenmişken Meclis’e soru önergesi olarak vereceğiniz sağlıktaki sevkler, doktor eksiklikleri gibi bir söylem algı yönetimidir. Bu soru önergesini sorarken basitçe bir sağlık birimine sorulsaydı 2002’de 17 uzman varken bugün 70’in üzerinde uzman sayısını görürseniz sağlıkta nereden nereye geldiğini ve Türkiye’de olan bütün sağlık altyapısının ne noktaya geldiğini görürüsünüz. Bir ilçemizde spor salonu yokken bugün bütün ilçelerimizin spor salonları bitmişse biz algı yönetimi yapmaz, hizmet üretiriz. Bütün ilçelerimizin hiç birinde dere ıslahı yokken hepsinin dere ıslahını yaptıysak biz algı yönetimi yapmayız, biz hizmet yaparız. Ulaştırması da öyledir, eğitimi de öyledir, telekomünikasyonu da öyledir. Kısacası AK Parti, Gümüşhane’de bu güne kadar AK yüreğiyle hizmet etmiş, milletin isteğini tek tek tespit ederek millete o hizmetleri götürmüştür.

TÜZÜK DEĞİŞİYOR, YENİDEN ADAYIM

3 dönem kuralı tüzüğümüzde yazılan bir kuraldır. Tüzükte yazılan bir kuralın tüzük değişikliğiyle ve büyük kongrede olması ile olur. Bizim tüzük değişikliğinde partimizin MKYK’sında aldığı kararlar doğrultusunda olur. Partimizin 3. dönem kuralı için bu dönem için kaldırılması kararını yaklaşık 3 hafta önceki MKYK kararıyla tüzük değişikliği komisyonu kurularak 12 Eylül’de bir maddelik bir oylamayla bu döneme has müracaat izni çıktı. Başvurumu Genel Merkezimize yapacağım. Büyük kongremiz 12 Eylül’de olacak. Müracaatımızı yapıp büyüklerimizin takdirine bırakacağız."

Haberin Kaynağı: Gümüşkoza Gazetesi

Güncelleme Tarihi: 31 Ağustos 2015, 09:49
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER