Tomara Şelalesinde kış güzelliği

Gümüşhane’nin Şiran ilçesine bağlı Seydibaba köyünde bulunan ve adını efsanelerden alan Tomara Şelalesi Tabiat Parkında kış mevsiminin büyüleyen güzelliği yaşanıyor.

Tomara Şelalesinde kış güzelliği

Gümüşhane’nin Şiran ilçesine bağlı Seydibaba köyünde bulunan ve adını efsanelerden alan Tomara Şelalesi Tabiat Parkında kış mevsiminin büyüleyen güzelliği yaşanıyor.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan gelişim planına uygun olarak Gümüşhane’de ilk kez uygulanan cam seyir terası, 16 kameriye, 2 ağaç köprü, piknik üniteleri, çeşmeler, bulaşık yıkama kabinleri, manzara seyir terasları, yağmur barınakları ve mevcut yürüme parkuruna alternatif yeni parkurların yapıldığı Tomara Şelalesi Tabiat Parkını geçtiğimiz yıl 25 bin kişi ziyaret etmişti.

İşletme sorununun yaşandığı şelalede bu yıl yapılacak yeni düzenlemelerle ziyaretçi sayısının en az 2 katına çıkması beklenirken, yörede “40 gözeler” olarak adlandırılan şelale kış mevsiminde suyu azalsa da ayrı bir güzelliğe bürünüyor.

Şiran ilçe merkezine 25 kilometre mesafedeki dağın yamacından çıkan çok sayıda kaynaktan oluşan 25 metre genişliğindeki şelale, 15 metre yükseklikten dökülürken, kış mevsimi nedeniyle şelalede bazı kaynakların buz tuttuğu gözlendi.

Bölgedeki yoğun kış şartlarına rağmen aracıyla bu tabi güzelliği görmek isteyen vatandaşlar, hafta sonu tatilini fırsat bilerek soluğu Tomara Şelalesi Tabiat Parkında aldı. Ziyaretçilerden Mehmet Yücel Ergin, kar kalınlığının yer yer 40 santimetreyi aştığı şelaleye daha önce muhtelif zaman dilimlerinde gittiğini fakat kış mevsiminde ilk kez görme fırsatı bulduğunu söyledi.

Yeni yapılan yürüyüş parkurları ve diğer tesislerle bölgenin çok daha kullanışlı hale geldiğini kaydeden Ergin, “Yılın 4 mevsimi güzel olan Tomara Şelalesi Tabiat Parkına herkesi davet ediyoruz “dedi.

Şelaledeki mevcut yürüyüş yolunun güvenlik açısından sağ yamaçtan sol yamaca alınması ve manzara seyir terasının yapılmasının çok isabetli olduğunu kaydeden Ergin, Gümüşhane’nin ilk cam terasının da Tomara Şelalesinde görme fırsatı bulduklarını söyledi.

Yörede, Tomara Şelalesi ile ilgili en çok bilinen efsane şöyle: “Seydibaba köyü çobanı, öğle saatlerinde sürüsünü ıssız yerde yatırıp abdestini alır, namazını kılarmış. Sürüyü susuz bırakıyor diye çobanı dava eden köylüler, bir gün çobanı takip etmiş. Tam öğle zamanı çoban yine sürüyü aynı ıssız yere indirmiş. Elindeki değneğini toprağa vurmuş. Çıkan suyla kendisi abdest alıp namazını kılmış, sürü de suyunu içmiş. Çoban namazını kıldıktan sonra köylünün kendisini seyrettiğini fark etmiş. Buna çok kızan çoban, kavalını bir tarafa, bıçağının kılıfını diğer tarafa savurmuş. Biri Tomara Şelalesi'ne, diğeri de Çamoluk ilçesinin Mindaval köyüne düşmüş. Kaval ile bıçak kınının düştüğü yerden sular fışkırmış. Kırk ayrı yerden ve 40 metre yüksekten su çıkan Tomara Şelalesi'nin diğer bir adı da kırk gözeler olarak günümüze kadar gelmiş.”

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER