GÜMÜŞHANEDE ÖĞRENCİ OLDUNUZ MU?

Kimilerinin hep hatırlayıp yaşamak istediği, kimilerinin hep öğrenci kalsam hiç büyümesem dediği yıllardı okul yılları. Bazen özlenen anılardır ve insan enerjisinin hiç bitmediği yıllardır. Dörtkonak köyü İlkokulunda okuyanlar bilir. Azık çantası omuzlarda, ellerde ise okul çantaları. Öğlen yemeği okulda yenecekti. Uzun kış döneminde, öğrenci olan her evden yakacak olarak okulun bahçesine odun taşınırdı Birden fazla öğrencisi olan aileler yakacak sayısını da buna bağlı olarak arttırmak zorundaydı. Velhasıl hayatın en unutulmaz merhalesi. Okul anıları hepimizin hafızasından silinmeyen ve zaman zaman bir araya geldiğimizde birbirimize anlatarak tazelediğimiz en masum anılarımızdır.

Yıllar sonra öğrencilik günlerime dönme fırsatı buldum.02.05.2016 Tarihinde; Gümüşhane Bürokratlar Derneği ve dernek bünyesinde yer alan “Gümüş Gelişim Akademisi”ni oluşturan Ankara’nın farklı üniversitelerinde öğrenim gören Gümüşhaneli gençlerimiz ile birlikte Ankara'dan Gümüşhane'ye gitmek üzere yola çıktık. Amacımız; "Gümüş Damla Projesi" kapsamında İl ve ilçelerde bulunan ilk ve ortaokulları ziyaret etmekti. O okullarda ki öğrencilerimizin Üniversiteli ağabey ve ablaları ile tanışmalarını, onlarla iletişim kurarak gelecekte de aralarında kopmayan bir bağ oluşturmalarını ve birlikte hoş vakit geçirmelerini sağlamaktı.

Ankara da çeşitli üniversitelerde okuyan Gümüşhaneli gençler ve dernek yönetim kurulu üyelerinden oluşan yaklaşık 40 kişilik bir ekiple il ve ilçe olmak üzere yaklaşık 17 adet ilk orta ve yatılı bölge okullarıyla buluştuk.

Bu görüşmelerde bizleri gören öğrencilerimizin mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Hayli sevinç yumağı oluşturdular etrafımızda. Ankara'dan getirmiş olduğumuz okuma kitapları, çeşitli spor malzemeleri, eğlenceli oyuncaklar, bunun yanı sıra diş macunu-fırçası gibi çeşitli malzemeleri öğrencilerimizle paylaştık.

Bahar havasının malumunuz olduğu üzere soğuk ve yağmurlu olması bizim onlarla buluşmamıza engel olmadı. Onlarla beraber okul bahçelerinde oyunlar oynandı, voleybol, basketbol futbol masa tenisi gibi spor oyunlarının yanı sıra müzik sistemi olan okullarda ise hep beraber şarkılar söylendi ve halaylar çekildi. Yatılı Bölge okullarında okuyan ve ailelerini nadiren gören öğrencilerimiz bizlerle olmaktan çok mutlu oldular. Öğlen yemeklerini bizimle paylaştılar. Program bitimi ayrılırken göz yaşlarıyla bizi uğurladılar.

Bir öğrenci ile yaptığım mini sohbette, 4.sınıf öğrencisi olduğunu, Üniversiteyi çok merak ettiğini söyledi. Başka bir öğrencimizle konuşmamda, TEOG sınavına girdiğini 120 soru hedeflediğini 112 soru doğru cevapladığını, Ankara'yı hiç görmediğini üniversiteyi Ankara da okumak istediğini söyledi. Yine yatılı öğrenim gören İlkokul 1.sınıf öğrencisi ailesini çok özlediğini söyleyince annesinin telefon numarasını verdi onu annesiyle konuşturdum ve gülücükler yüzünde uçuşuyordu. Köse de ortaokulda okuyan öğrencimiz beraber çekildiğimiz fotoğrafını babasına gönderdi babası o anda İstanbul da inşaat işçisi olduğunu “gözlerim doldu” diyerek çok duygulandığını telefonda söyledi. Bir başka Tuğba adında öğrencimiz Çanakkale’yi görmek istediğini, kitap sayfalarında gördüğü askerleri, cepheyi tabyaları ve gemileri görmek istediğini söyledi.

Onlarla el ele, göz göze olmak bizleri de çok duygulandırdı. Zamanı ve fırsatı olan herkesin başta yatılı bölge okulları olmak üzere gidebildiği kadar okula gitmeli. Bir zamanlar öğrenci olduğumuz okullarımıza yıllar sonra gitmek o anları tekrar yaşamak ve oradaki öğrencilerle birlikte zaman geçirmek, onları dinlemek, onlarla oyunlar oynamak inanılmaz güzel anlar yaşamanıza ve paylaşmanıza sebep oluyor. Buluşmamızın sonucu; öğrencilerimizin eğitim hayatlarında bir nebze katkımız olmuşsa bu bizi mutlu eder. Eğitimli insanın onun için özel yeri olan Aşık Veysel “ Olmak istiyorsan dünyada mesut / Hakka halka yarayacak bir iş tut Çalıştır oğlunu, kızını okut /”dizeleriyle çocuklarımızın hak ettiği yerlere gelmesi için Toplumun birey ve ailelerinin katkısının önemine dikkat çekiyor.

Gümüşhane’mizin güzide okullarında öğrenim gören öğrencilerimizin geleceğe dönük pırıl pırıl düşünceleri var. Bize düşen onlarla sık sık bir araya gelmek, konuşmak onların duygu ve düşüncelerini paylaşmaktır. İl Milli Eğitim Müdürlüğünün bu okullarda talepleri değerlendirerek diğer paydaş kurumlarla birlikte en azından yılda bir defa onları çeşitli illere üniversitelere ve kurtuluş sembolümüz olan Çanakkale ilimize gezi düzenleyerek meraklarını giderebilir diye düşünüyorum. Ayrıca şunu da belirtmeliyim ki, okullarımız temiz, düzenli, yatılı bölge okullarında verilen öğlen yemekleri sıcak ve lezzetli. Gerek okul yönetimi gerekse öğretmenleri oldukça öğrencileri ile ilgili ve iletişimleri yüksekti.

Projenin başarılı uygulanmasında katkısı olan dernek başkanımız Sn. Erol Tekçe beye, proje koordinatörlerimize, il ve ilçe yöneticilerimize, kıymetli belediye başkanlarımıza, okul yöneticilerimize, öğretmenlerimize ve de öğrencilerimize teşekkürleri mi sunuyorum. Herkesin, özellikle Sivil Toplum Kuruluşlarının da bu tür manevi hazzı büyük, geleceğimizin teminatı olan yavrularımıza mutlaka ulaşmalarını tavsiye ediyorum.









YORUM EKLE