29 Mayıs 2015
“Op. Dr. Kamil Furtun görev başında üç yerinden kurşunlanarak öldürüldü.”
Kanım donuyor haberi okuduğumda. Ardından katilin açıklamasını izliyorum;
“Canım sıkıldı, Böyle zevklerim var abi. Hoşuma gitti ondan vurdum. Vatan sağolsun.”
Doktorun yakınları, hastaları konuşuyor: “Çok iyi bir doktordu, ondan öğrenecek çok şeyimiz vardı.” “Adam gibi adam dedikleri Kamil abiydi. Biz şimdi ne yapacağız.”
Yılın doktoru seçilmişti Kamil Furtun. İlkokula giden çocuğu şok geçirmiş, ayakta zor duruyor, ne yapacağını bilemiyor, inanmak istemiyor. İlk defa babasız kalıyor, bir sabaha nasıl babasız uyanılır bilmiyor. İki hafta sonra kime babalar günü hediyesi alacağı konusunda hiçbir fikri yok. Çok az çocuğun yaşadığı bir acıyı yaşıyor.
Kamil Doktor öldü. Çünkü burası gerçek hayat. Çünkü burada işler dizilerdeki gibi gitmiyor.
Hani şu 9 yıldır her yaz yayınlanan Doktorlar dizisindeki gibi 28 kurşun yiyip kahraman bir doktor tarafından hayata döndürülen hastalar yok burada. Hastalar da doktorlar da ölüm de gerçek.
Yakını ölen bir adamın doktoru vurmasını neyle açıklayabilirsiniz? Açıklayabilir misiniz ya da? Psikopatlık diyorum. Bir arkadaşım kızıyor. “Psikopatlık değil, hainlik.” diyor. “Aklı gayet başında ve bir doktor raporu yok psikolojisinin bozuk olduğunu gösteren.” Hak veriyorum. Ama bir insanın nasıl bu kadar hain olabildiğini aklım almıyor. Üstelik bir değil beş değil onlarca var bunlardan. Ve biz caydırıcı cezalar vermedikçe, bilinçlendirici yayınlar yapmadıkça bu insanlar hainliklerine devam edecek:
30 Mayıs 2012
“Şanlıurfa’da özel bir hastanede 2 yıldan beri tüp bebek yöntemiyle tedavi gören hamile kadının ikinci kez düşük yapması sonucu kocası tarafından Kadın Doğum Uzmanı Dr. Muhittin Hikmet Telli bıçaklı saldırıya uğradı. Muayene odasında bacağının 3 yerinden bıçaklanan Dr. Telli, ameliyata alındı.”
13 Ağustos 2013
“Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde doğum yaptıktan sonra yaşamını yitiren kadının 40 50 yakını tarafından Kadın Doğum Uzmanı Soner Pul öldüresiye dövüldü. Yoğun bakıma alınan doktorun hayati tehlikesi sürüyor.”
18 Ağustos 2014
“Adana Devlet Hastanesi Acil Servisi’nde görevli olan Dr. Cem Kurt, hastanede hasta yakınları tarafından darp edildi. Kurt, hastanın muayenesini yapıp, tomogrofisinin çekilmesini söyledi. Hasta yakınları ise “Bizi bekletmeyin, gönderin.” diyerek doktorla tartıştı. Sonrasında darp edilip kolu kırılan Dr. Kurt tedavi altına alındı.”
Superman’i bilirsiniz. Sırtında peleriniyle zor durumdaki insanların hayatını kurtaran halk kahramanı. Halkın gözünde o kadar değerli ki… Superman’i halkın gözünde bu kadar değerli kılan, hayat kurtarıyor olması. Peki hayali bir kahraman olan Superman’i bile sahiplenen halk ailesinden, eşinden, çocuklarından çaldığı vakti hastalarına ayıran, hayatını kurtaran doktora neden sahip çıkmaz, neden öldürür, şiddet uygular, hakaret eder? Yılda ortalama 100 – 150 kişinin hayatını kurtaran bir doktorun elinden geleni yapmasına rağmen, ölen hasta yakınları tarafından şiddete, hakarete uğraması kabul edilebilir bir şey değil. Bir doktorun yüzlerce kişinin hayatını kurtardığını hatırlamamız için beyaz önlük yerine pelerin mi giymesi gerekiyor? Kurtarmak için yapılabilecek bir şey kalmamışsa doktor ne yapsın? Bir insanın ellerinde ölmesi sizce doktor için kolay ya da yaşamayı tercih edeceği bir şey mi? Yakınını kaybetme korkusuyla ya da kaybetme acısıyla belki de biraz önce başka bir insanın hayatını kurtarmış olan bir doktorun canına kıyan halk Superman’in halkı olamaz.
İnsanlığımızı, değerlerimizi bugün yeniden sorgulamamız gerekiyor. Kamil Doktor hepimizin doktoru, Muhittin doktor hepimizin doktoru, Soner doktor hepimizin doktoru, Cem doktor ve diğer hakarete uğrayan, şiddete maruz kalan, öldürülen doktorlar hepimizin doktoru. Ve bugün bir doktor kolay yetişmiyor.
“Op. Dr. Kamil Furtun görev başında üç yerinden kurşunlanarak öldürüldü.”
Kanım donuyor haberi okuduğumda. Ardından katilin açıklamasını izliyorum;
“Canım sıkıldı, Böyle zevklerim var abi. Hoşuma gitti ondan vurdum. Vatan sağolsun.”
Doktorun yakınları, hastaları konuşuyor: “Çok iyi bir doktordu, ondan öğrenecek çok şeyimiz vardı.” “Adam gibi adam dedikleri Kamil abiydi. Biz şimdi ne yapacağız.”
Yılın doktoru seçilmişti Kamil Furtun. İlkokula giden çocuğu şok geçirmiş, ayakta zor duruyor, ne yapacağını bilemiyor, inanmak istemiyor. İlk defa babasız kalıyor, bir sabaha nasıl babasız uyanılır bilmiyor. İki hafta sonra kime babalar günü hediyesi alacağı konusunda hiçbir fikri yok. Çok az çocuğun yaşadığı bir acıyı yaşıyor.
Kamil Doktor öldü. Çünkü burası gerçek hayat. Çünkü burada işler dizilerdeki gibi gitmiyor.
Hani şu 9 yıldır her yaz yayınlanan Doktorlar dizisindeki gibi 28 kurşun yiyip kahraman bir doktor tarafından hayata döndürülen hastalar yok burada. Hastalar da doktorlar da ölüm de gerçek.
Yakını ölen bir adamın doktoru vurmasını neyle açıklayabilirsiniz? Açıklayabilir misiniz ya da? Psikopatlık diyorum. Bir arkadaşım kızıyor. “Psikopatlık değil, hainlik.” diyor. “Aklı gayet başında ve bir doktor raporu yok psikolojisinin bozuk olduğunu gösteren.” Hak veriyorum. Ama bir insanın nasıl bu kadar hain olabildiğini aklım almıyor. Üstelik bir değil beş değil onlarca var bunlardan. Ve biz caydırıcı cezalar vermedikçe, bilinçlendirici yayınlar yapmadıkça bu insanlar hainliklerine devam edecek:
30 Mayıs 2012
“Şanlıurfa’da özel bir hastanede 2 yıldan beri tüp bebek yöntemiyle tedavi gören hamile kadının ikinci kez düşük yapması sonucu kocası tarafından Kadın Doğum Uzmanı Dr. Muhittin Hikmet Telli bıçaklı saldırıya uğradı. Muayene odasında bacağının 3 yerinden bıçaklanan Dr. Telli, ameliyata alındı.”
13 Ağustos 2013
“Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde doğum yaptıktan sonra yaşamını yitiren kadının 40 50 yakını tarafından Kadın Doğum Uzmanı Soner Pul öldüresiye dövüldü. Yoğun bakıma alınan doktorun hayati tehlikesi sürüyor.”
18 Ağustos 2014
“Adana Devlet Hastanesi Acil Servisi’nde görevli olan Dr. Cem Kurt, hastanede hasta yakınları tarafından darp edildi. Kurt, hastanın muayenesini yapıp, tomogrofisinin çekilmesini söyledi. Hasta yakınları ise “Bizi bekletmeyin, gönderin.” diyerek doktorla tartıştı. Sonrasında darp edilip kolu kırılan Dr. Kurt tedavi altına alındı.”
Superman’i bilirsiniz. Sırtında peleriniyle zor durumdaki insanların hayatını kurtaran halk kahramanı. Halkın gözünde o kadar değerli ki… Superman’i halkın gözünde bu kadar değerli kılan, hayat kurtarıyor olması. Peki hayali bir kahraman olan Superman’i bile sahiplenen halk ailesinden, eşinden, çocuklarından çaldığı vakti hastalarına ayıran, hayatını kurtaran doktora neden sahip çıkmaz, neden öldürür, şiddet uygular, hakaret eder? Yılda ortalama 100 – 150 kişinin hayatını kurtaran bir doktorun elinden geleni yapmasına rağmen, ölen hasta yakınları tarafından şiddete, hakarete uğraması kabul edilebilir bir şey değil. Bir doktorun yüzlerce kişinin hayatını kurtardığını hatırlamamız için beyaz önlük yerine pelerin mi giymesi gerekiyor? Kurtarmak için yapılabilecek bir şey kalmamışsa doktor ne yapsın? Bir insanın ellerinde ölmesi sizce doktor için kolay ya da yaşamayı tercih edeceği bir şey mi? Yakınını kaybetme korkusuyla ya da kaybetme acısıyla belki de biraz önce başka bir insanın hayatını kurtarmış olan bir doktorun canına kıyan halk Superman’in halkı olamaz.
İnsanlığımızı, değerlerimizi bugün yeniden sorgulamamız gerekiyor. Kamil Doktor hepimizin doktoru, Muhittin doktor hepimizin doktoru, Soner doktor hepimizin doktoru, Cem doktor ve diğer hakarete uğrayan, şiddete maruz kalan, öldürülen doktorlar hepimizin doktoru. Ve bugün bir doktor kolay yetişmiyor.