Karakter, bir insanın hayatı boyunca kendisini sabırla ayakta tutacak, olaylar karşısında sarsılmasını engelleyecek önemli bir özelliktir. Bir başka ifadeyle bireyin kendine özgü ve onu başkalarından ayıran, davranış biçimidir.

Sağlıklı, huzurlu, güvenli ve barışçıl bir ortam ve toplumda yaşamak her bireyin arzusudur. Günümüzde hemen hemen her toplumda bu sözü edilen ortamın sağlanmasındaki zorluklar, giderek artan suç oranları, yaygınlaşan şiddet eğilimi, toplumsal duyarsızlık ve yozlaşma gibi görünür olumsuzluklar insanları, toplumları bir çare arayışına yöneltmektedir. Bu yönde çözüm üretme adına çeşitli ülkelerde mevcut eğitim-öğretim düzeni sorgulanmakta, yeni programlar hazırlanmaktadır.

Başta ABD olmak üzere birçok gelişmiş ülkede uzun yıllardır uygulanan karakter eğitimi son yıllarda ülkemizde de önemsenmeye başlamıştır. Sosyal bilgiler dersi, din kültürü ve ahlak bilgisi dersi, halk kültürü dersi, vatandaşlık ve demokrasi eğitimi gibi derslerin özel amaçları çerçevesinde, bazı insani ve ahlaki değerlerin kazandırılması hedeflenmektedir.

Küreselleşen dünyamızda, kişisel dinamiklerin her gün daha da önem kazandığı yadsınamaz bir gerçektir. Kendisiyle barışık, mutlu, başarılı yaşamın sırrı, sınav başarısından çok, etik değerlerin, duyguların, sağlıklı iletişimin anlaşılması ve uygulanmasıyla olasıdır.

Yaramaz öğrencilerin bulunduğu bir sınıfa dersi olan öğretmen sınıfa girer ve tebeşirle tahtaya kocaman bir ‘1’ rakamı çiziyor.

Bakın" diyor, "Bu, karakterdir. Hayatta sahip olabileceğiniz en değerli şey..."

Sonra 1'in yanına 0 (sıfır ) koyuyor:

"Bu, başarıdır. Başarılı bir karakter 1'i 10 yapar."

Sonra bir 0 (sıfır ) daha: 

"Bu, tecrübedir. 10 iken 100 olursunuz."

Sıfırlar böyle uzayıp gidiyor: Yetenek... Disiplin... Sevgi... Eklenen her yeni 0 (sıfır )'ın kişiliği 10 kat zenginleştirdiğini anlatıyor öğretmen. Sonra eline silgiyi alıp en baştaki 1'i siliyor. Geriye bir sürü sıfır kalıyor. Ve öğretmenin son yorumu şu şekilde oluyor; "Karakteriniz yoksa öbürleri bir hiçtir."

Görülüyor ki, bir bireyde karakter sağlam değilse diğer özelliklerin hiçbiri bir anlam ifade etmiyor. Öyleyse, anne baba, öğretmen hepsinin ortak amacı, başarılı ve iyi bir insan, okul performansı yüksek, akranları arasından sıyrılmış, saygılı, sorumluluk duygusu gelişmiş, iyiliksever, doğru sözlü bireyler yetiştirmek olmalıdır.

Yapılan araştırmalar göstermiştir ki, düşünceli, saygılı, güvenilir, adil, sorumlu bireyler yaşamda daha başarılı olurken, etik değerleri önemsemeyen ve bu değerlere uymayan bireyler iş, aile ve sosyal yaşamlarında büyük sorunlarla karşılaşmışlardır.

Bu konuda Abraham Lincoln’ ün karakter ile ilgili tespiti de  kayda değerdir. ‘Karakter ağaç ise, şan ve şeref de o ağacın gölgesi gibidir. Biz hep gölgeyi düşünürüz. Oysa karakter, ağacın kendisidir.’ Kaybolan değerlerimizle çocuklarımızı ve gençliği yeniden buluşturmak, karakteri her yönü ile düzgün nesil yetiştirmek, öğretimden önce eğitim anlayışı olmalıdır. Toplum olarak bir ve beraber, huzur ve barış içerisinde yaşayabilmek, değerlere bağlılık ve karakter eğitimi ile mümkündür. Selam ve Sevgiler…