SOKAKLAR BİZİM

Cadde sözcüğüne göre  sokak sözcüğü biraz gölgede kalsa da yaşanabilir bir kentte sokak en alt birim olarak  bizi etkileyen ve yaşantımıza yaşantı katan mekanlardır..

Örneğin, çıkmaz sokak vardır da çıkmaz cadde yoktur. Bizim sokak deriz de bizim cadde demeyiz. Bunun anlamı sokak için var olan aidiyet duygusunun cadde için var olmamasıdır. Dolayısıyla şehir sokakları kamusal alan olduğu kadar oralarda oturan sakinler içinde bir o kadar mahrem yerlerdir. Evimize girmeden sokağımıza girdiğimizin farkında olarak kendimizi güven içinde hissettiğimizi her halde yaşıyorsunuz dur.” Burası benim sokağım. Şu evde oturuyorum,” derken içimizin ne kadar rahat olduğunu söylemeye bilmem ki gerek var mı?

Hanımların saatlerce ayak üstü yaptıkları sohbetler, birlikte yudumlanan ikindi çayları, balkon sohbetleri, çocukların oynadığı: Köşe kapmacalar, sek-sek oyunları, bisiklet binmeler, bazen mahalle düğünleri hep bu mekanlarda geçmiyor mu?

Demokratik talepler hep bu sokaklarda dile getirilmiyor mu? Bu sebepledir ki sokaklar bizim sokaklarımızdır.

Araba işgallerini saymazsak yine de sokaklarımız bizim sokaklarımız diyerek genel olarak ifade ettiğimiz konumuzu özele indirgeyerek kentimizin iki sokağı ile ilgili,(Kıbrıs çarşısından başlayarak,  Topal- TOKİ Mahallesine giden ve Hasanbey Caddesini kendine paralel, bir üst yola bağlayan Şehit Piyade Çvş. Ercan Soydaş Sokağı) olarak sokak sakinlerinin yakınmalarına yerel yöneticilerimizin neden kulak vermediklerine kısaca değinelim dedik.

Sokak sakinleri; “altın kalpli insanların şehrinde en az gümüş görünümlü sokaklar olması gerekir”. Şeklinde yakınarak, Toki Mahallesine giden sokak için “kanal kazma işi bittiği halde, onarım işine hala neden başlanılmadığını?“ sorguluyorlar.  Toz toprak içinde kalan sokakta yaşanan olumsuzluklara bir an önce son verilmesini istiyorlar. Ayni görüş, Hasanbey caddesini kendine paralel bir üst yola bağlayan Şehit Piyade Çvş. Ercan Soydaş sokak içinde geçerli. Bir inşaatın sebep olduğu görüntü kirliliğini “kaderine terk edilmiş” olarak niteleyen yöre sakinleri bunun kabul edilemez olduğunu kaydederek sokak tabanının ya kaldırım veya asfaltla kaplanmasını, fenne ve usule uygun olarak Şehidimizin adına yaraşır şekilde onarılması gerektiği görüşünde birleşiyorlar

Kamuoyundaki algılanmasıda hiç kuşkusuz bu doğrultudadır. Mahalle muhtarının haberi var mı? O’ nu bilmiyorum..

Netice itibarı ile, sokak sakinleri ve sokakların bulunduğu Hasanbey mahallesinde yaşayanlar,  “ Şehre yeni bir görüntü kazandırmaya çalışan değerli Belediye Başkanı Sayın Ercan Çimen ‘den ilgi ve yaptırım bekliyor ve ekliyorlar.” Eğer iş bize düşüyorsa onada varız. Yeter ki, “Altın Kalpli İnsanların Şehri” şehir halkına yaraşır bir görünüme kavuşturulsun.”. diyorlar.

Çünkü:”Sokaklar şehrin aynasıdır”.
 

YORUM EKLE