Kolay değildir eğitim sistemini yürütmek. Hele ki Türkiye gibi mozaik bir ülkede .Milyonlarca öğrenci, yüz binlerce öğretmen, okullar, veliler, yöneticiler, sendikalar, mevzuat, atanamayan öğretmenler, fen edebiyat mezunları, ücretli öğretmenlik, yeni atamalar, tamamlanmamış projeler, doğunun çakılı kalmış öğretmenleri, eş durumu sorunları, tayinler, yönetici atamaları vs. Gerçekten zor bir sektör. Hele birde istikrarsız yatırımlar, uygulamalar, atamalar da varsa , içinden çıkılmaz hal alır.
Hakikaten bu zor görev için Türkiye ,son 14 yılda 6 bakan eskitmiştir. 7.bakanımız sayın Nabi Avcı’da dahil olmak üzere her gelen sürekli eğitimde sistem değişikliğine gitmiştir. Tek parti tarafından yönetiliyor olmamıza rağmen onlarca kritik değişikliğin yapıldığı Milli Eğitim Sistemimiz, başta eğitimciler olmak üzere, vatandaşlarında büyük bir kısmını endişeye sürüklemiştir. Oysa Türkiye’nin her alanında istikrar ve güven vurgusu yapan iktidarının, eğitim sisteminin içini bir türlü dolduramaması anlaşılır gibi değildir.
Gerçekten de, genç nüfusuyla övünen bir ülkede, gelecek için planlanan yatırımlar istikrarlı olması gerekirken gelenek haline getirilen bu değişimler, maddi ,manevi büyük kayıplara sebep olmaktadır. Türkiye’de son 16 yılda sadece sınav sisteminde yapılan değişiklikler bile konuyu daha iyi anlamamız bakımından önemlidir. İşte sadece sınav sisteminde Türkiye’nin son yıllarına damga vuran değişiklikleri.
1998: Anadolu ve Fen Liselerine giriş sınavı kaldırıldı, yerine “Liselere Giriş Sınavı” getirildi.
1999: ÖSS ve ÖYS kaldırıldı, ÖSS getirildi.
2001: Lise 1 öğrencilerine borçlu geçme hakkı tanındı.
2003: ÖSS ve AOBP sistemi ile AOBP’nin çarpıldığı katsayılar değiştirildi.
2004: LGS kaldırıldı, OKS geldi.
2004: 64 yıllık ilköğretim müfredatı değiştirildi.
2006: ÖSS’de soru tipi değişti.
2007: OKS kaldırıldı, SBS getirildi. Sınava 6, 7 ve 8. sınıflarda olmak üzere 3 kez girilmesine karar verildi.
2007: Liselerin eğitim süresi 3 yıldan 4 yıla çıkarıldı.
2010: SBS, 3. yılın sonunda tek sınav modeline döndü.
2010: ÖSS kaldırıldı, sınav yeniden 2 aşamalı oldu. Yeni sınav YGS ve LYS’den oluştu.
2012: Üniversiteye girişte uygulanan katsayılar kaldırıldı
2012: İlköğretimde kesintisiz 8 yıllık kesintisiz eğitim sisteminden vazgeçildi, “4+4+4″ sistemine geçildi.
2013: SBS kaldırıldı. Yerine TEOG geldi.
2014: Anadolu liseleri nakillerinde öğrenciler için aranan taban puan şartı ortadan kaldırıldı.
Görülüyor ki,bu liste önümüzdeki yıllarda da istikrarlı bir şekilde değişmeye devam edecek. Peki, Türkiye bu alanda başarıya nasıl ulaşacak? Bu elbette mümkündür.Yeter ki, Milli Eğitim sistemimiz hızla özerk bir yapıya kavuşturulsun. Yani bir an evvel siyaset üstü bir kurum haline getirilsin.Bu durum, müsteşar, bakan veya hükümet değiştikçe milli eğitim sistemimizin gelişi güzel değişikliklere maruz kalmasını da engelleyecektir. Sonunda da hem evrensel hem milli değerlere aynı zamanda insan hak ve özgürlüklerine yakışır, eğiten, öğreten, düşündüren, akla, empatiye ve toplumsal düşünmeye sevk eden bir eğitim sistemi doğacaktır. Selam ve Sevgiler.
Hakikaten bu zor görev için Türkiye ,son 14 yılda 6 bakan eskitmiştir. 7.bakanımız sayın Nabi Avcı’da dahil olmak üzere her gelen sürekli eğitimde sistem değişikliğine gitmiştir. Tek parti tarafından yönetiliyor olmamıza rağmen onlarca kritik değişikliğin yapıldığı Milli Eğitim Sistemimiz, başta eğitimciler olmak üzere, vatandaşlarında büyük bir kısmını endişeye sürüklemiştir. Oysa Türkiye’nin her alanında istikrar ve güven vurgusu yapan iktidarının, eğitim sisteminin içini bir türlü dolduramaması anlaşılır gibi değildir.
Gerçekten de, genç nüfusuyla övünen bir ülkede, gelecek için planlanan yatırımlar istikrarlı olması gerekirken gelenek haline getirilen bu değişimler, maddi ,manevi büyük kayıplara sebep olmaktadır. Türkiye’de son 16 yılda sadece sınav sisteminde yapılan değişiklikler bile konuyu daha iyi anlamamız bakımından önemlidir. İşte sadece sınav sisteminde Türkiye’nin son yıllarına damga vuran değişiklikleri.
1998: Anadolu ve Fen Liselerine giriş sınavı kaldırıldı, yerine “Liselere Giriş Sınavı” getirildi.
1999: ÖSS ve ÖYS kaldırıldı, ÖSS getirildi.
2001: Lise 1 öğrencilerine borçlu geçme hakkı tanındı.
2003: ÖSS ve AOBP sistemi ile AOBP’nin çarpıldığı katsayılar değiştirildi.
2004: LGS kaldırıldı, OKS geldi.
2004: 64 yıllık ilköğretim müfredatı değiştirildi.
2006: ÖSS’de soru tipi değişti.
2007: OKS kaldırıldı, SBS getirildi. Sınava 6, 7 ve 8. sınıflarda olmak üzere 3 kez girilmesine karar verildi.
2007: Liselerin eğitim süresi 3 yıldan 4 yıla çıkarıldı.
2010: SBS, 3. yılın sonunda tek sınav modeline döndü.
2010: ÖSS kaldırıldı, sınav yeniden 2 aşamalı oldu. Yeni sınav YGS ve LYS’den oluştu.
2012: Üniversiteye girişte uygulanan katsayılar kaldırıldı
2012: İlköğretimde kesintisiz 8 yıllık kesintisiz eğitim sisteminden vazgeçildi, “4+4+4″ sistemine geçildi.
2013: SBS kaldırıldı. Yerine TEOG geldi.
2014: Anadolu liseleri nakillerinde öğrenciler için aranan taban puan şartı ortadan kaldırıldı.
Görülüyor ki,bu liste önümüzdeki yıllarda da istikrarlı bir şekilde değişmeye devam edecek. Peki, Türkiye bu alanda başarıya nasıl ulaşacak? Bu elbette mümkündür.Yeter ki, Milli Eğitim sistemimiz hızla özerk bir yapıya kavuşturulsun. Yani bir an evvel siyaset üstü bir kurum haline getirilsin.Bu durum, müsteşar, bakan veya hükümet değiştikçe milli eğitim sistemimizin gelişi güzel değişikliklere maruz kalmasını da engelleyecektir. Sonunda da hem evrensel hem milli değerlere aynı zamanda insan hak ve özgürlüklerine yakışır, eğiten, öğreten, düşündüren, akla, empatiye ve toplumsal düşünmeye sevk eden bir eğitim sistemi doğacaktır. Selam ve Sevgiler.