VİZE RESTİNE REST

Türkiye ile ABD arasında yıllardır devam eden gerilim Metin Topuz isimli konsolosluk çalışanının tutuklanması sonrası patlayarak açığa çıktı. Bu tutuklanmanın ardından gelen vize engeli kararını misilleme olarak görebiliriz. Amerika’da bazı gazeteler Türk yetkililerin Topuz'u, casusluk iddiası" ile tutukladığını iddia ediyor. ABD Hükümeti ise tersini söylüyor. ABD'nin Ankara Büyükelçisi John Bass'in son basın toplantısında tutuklamaya ilişkin kullandığı, "Burada bana adalet aranıyormuş gibi gelmiyor.” Bu daha çok intikam alma amacı taşıyor gibi" ifadeleri de yer aldı.Peki Türkiye’nin ABD’den neden intikam alsın diye bir soruyu Büyükelçi John Bass'a sormak gerekmez mi? Çünkü kendilerinin Türkiye’ye karşı (gizli ama gerçek )tutumları çok net. Fırsatı bulduklarında Türkiye aleyhine her türlü sinsi planları devreye sokarak hainlik yapıyorlar. Kendilerini çok iyi bildikleri için onlardan intikam aldığımızı zannediyorlar. Biz ülkemiz adına doğru bildiklerimizi yapıyoruz bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Biz hukuk devletiyiz, hukuk devletinin gereklerini de yerine getireceğiz. Cumhuriyet savcılarımızın hainlik, casusluk iddiaları ile tutuklama kararı verdikleri Andrew Brunson isimli din adamı ve Metin Topuz isimli konsolosluk çalışanının tutuklanması ile Amerika ayağa kalktı. Neymiş efendim bu hukuk adına değil de intikam adına imiş. Ülkemize karşı kimin casusluk yapıp yapmadığını onlara soracak değiliz herhalde. Kuzey Carolina eyaletinden olan papazın 2016 Ekim ayından beri Türkiye'de tutuklu olduğunu bir çoğumuz biliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın bu tutuklulukla ilgili son açıklamasının, iki ülke arasındaki anlaşmazlıklarda, "Brunson'ı pazarlık kozu olarak kullandığı" yorumuna yol açtığını söylüyorlar. Bir senedir tutuklu olan Brunson için, "Papazı verin' diyorlar. Neden verecek mişiz? Çünkü o Amerikan vatandaşı imiş. Ne vatandaşı olursa olsun fark etmez. Mahkemece aklanırsa ondan sonra  verilip verilmeyeceğine  siyasiler karar verir. Şu an itibari ile böyle bir şeyin olmayacağını kendileri çok iyi biliyorlar. Biz de bir yılı aşkındır onlardan darbecileri, darbeyi planlayanları, ülkemizin geleceğine kasteden hainleri istiyoruz. Onlarca klasör dolusu belge gönderdik ama nafile. Neymiş efendim o yargının işi biz bir şey diyemeyiz türünden bir şeyler söylüyorlar. Öyle ise biz de aynı şeyi söylüyoruz. Diyoruz ki o tutuklamalar tamamen yargının işi siyasetin işi değil yargı kararı verecektir.

Amerika ile aramızda olan bu  gerginlikler, Trump yönetiminin, bir önceki başkan Obama döneminde Türkiye ile bozulan ilişkileri düzeltme vaadini de sarstığını açıkça görebiliyoruz. İki ülke arasındaki gerginliğin ABD'nin IŞİD ile mücadele konusunda Kürt güçlerle bağlantıya geçmesine sebep oldu. Asıl amaçlanan ise  PKK’ın  uzantıları olan YPG-PYD silah yardımı yaparak PKK’ya açık destek vermek. YPG-PYD’ye silah yardımı yaparak Kürt güçleri silahlandırmak açıkça Barzani’ye destek vermekti kanaatimce. Öyle de oldu  Dünya’nın karşı olmasına rağmen Barzani Referandum yaptı. Barzani zoru görünce çark etmeye başladı.

Bir çok platformda Türkiye'nin Rusya'dan füze sistemi satın alma kararının arkasında da Erdoğan'ın ABD ve Nato'ya karşı artan şüphesinin bulunduğu yorumları yapılıyor. Bu durumu ve  tutuklamaları bahane eden   Amerika, Türkiye’ye vize yasağı uygulamaya başladı. Efendim bu Türk halkına karşı bir tutum değişmiş . Türkler başka ülkelerden Amerika vizesi alabilecekmiş. Bu Tamamen Türk insanın aklıyla dalga geçmek anlamına geliyor. Milletimizle dalga geçmenin ne anlama geldiğini vize yasağına verilen restle gösterdik.

Büyükelçi vize yasağı ile ilgili özetle şöyle açıklama yapıyor.Türkiye’deki dostlarımız ve ortaklarımıza, vize hizmetlerini askıya alma kararının nedenlerini ve askıya almanın ne anlama geldiğini anlatmak istiyorum, diyor ve ekliyor. Bu yıl ikinci defa olarak geçen hafta, diplomatik misyonumuzun bir Türk çalışanı Türk yetkili mercileri tarafından tutuklanmıştır. Ancak, bu tutuklamanın neden meydana geldiğini veya ne olduğunu ve şayet varsa çalışanımıza karşı olan delilleri, sarf ettiğimiz tüm çabalarımıza rağmen tespit edemedik. Bu tutuklama, bazı yetkililerin, Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki uzun zamandır süre gelen işbirliğini bozmak amacında olup olmadığına ilişkin soruları akıllara getirmiştir. Eğer doğruysa, bu durum, diplomatik tesislerimizde çalışan ve buraları ziyaret eden kişileri risk altına sokacaktır. Bu tutuklamaların münferit bir olay mı olduğunu, yoksa başka Türk çalışanlarımızın da sadece görevlerini yerine getirirken Türk hükümeti yetkilileri ve daha geniş kapsamda Türk toplumuyla görüşmeleri nedeniyle tutuklanmalarını mı beklemeliyiz, bilmiyoruz. Bizim yerel çalışanlarımız da birer Türk vatandaşıdır ve biz, Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm diğer vatandaşları gibi, onların da Türk kanunlarına uymalarını bekliyoruz. Aksi ispat edilene kadar masumiyet karinesi de dahil olmak üzere Türk Anayasası ve tüm çağdaş demokrasilerin izledikleri hukukun üstünlüğü prensipleri uyarınca, Türk yetkili makamlarından uygun hukuki savunma ve yargı süreci beklemek onların da hakkıdır. Bu, Türk vatandaşlarına yönelik bir vize yasağı değildir. Yeni vize başvurularının değerlendirilmesinin askıya alınmasıdır. Geçerli vizenizin mevcut olması durumunda, ABD’ye hala seyahat edebilirsiniz. Türkiye dışında herhangi bir ABD Büyükelçiliği veya Konsolosluğunda vize başvurusu yapmak isterseniz, yapabilirsiniz. Bu kolay aldığımız bir karar değildir, büyük üzüntüyle aldığımız bir karardır. Vize hizmetlerinin askıya alınmasının insanlara rahatsızlık vereceğinin farkındayız. Uzun sürmeyeceğini umuyoruz, ancak bu konunun çözülmesinin ne kadar süreceğini kestiremiyoruz. Bu süreyi, yerel çalışanlarımızın gözaltına alınma nedenleriyle ilgili her iki hükümet arasında devam eden görüşmeler ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin Türkiye’deki tesislerimiz ve personelimizin güvenliğine ilişkin taahhütleri belirleyecektir vs.vs. Açıklamaya bakılırsa bu durumu nasıl ifade edecekleri konusunda epeyce çalışmışlar ama nafile.Ne derlerse desinler hangi açıklamayı yaparsa yapsınlar neden böyle bir karar aldıklarını çok iyi biliyoruz.

Cumhurbaşkanımızın ve hükümetin bu konuda tavrı net. Onların uyguladığı vize yasağına karşı  Türk Hükümeti aynı gerekçelerle, ABD vatandaşlarına vize yasağı uygulamaya başladı. Türkiye Cumhuriyeti bir müstemleke cumhuriyeti değildir, bundan sonra da olmayacaktır. Türkiye’nin almış olduğu karar doğru bir karardır, misliyle cevap verilmiştir.

YORUM EKLE