Yurtdışına gidenler

Türkiye’de olduğu gibi dünya da da; milyonlarca aday arasından  iş bulmak gün geçtikçe zorlaşıyor. Mezun olduktan sonra iş başvurularını yapan öğrenciler,  iyi bir CV ye sahip olarak işverenlerini etkileyebilmek adına eğitimlerine daha fazla önem veriyor.

Yurtdışında bir üniversiteden mezun olmak, yüksek lisans yapmak, yabancı diller ve yurtdışında staj iş başvurusu yapanların ön plana çıkmasını sağlıyor. Bu sebeple  milyonlarca öğrenci ülkelerinden ayrılarak farklı ülkelerin eğitim kurumlarında eğitimlerini sürdürüyor.

Ülkemizin bazı ülkeler ile vizelerini kaldırması beraberinde getirdiği ulaşım kolaylığı, küresel ekonomide söz sahibi olan Türkiye’ye yabancı yatırımcıların girmesiyle birlikte iş ortaklığının gelişmesi, teknolojik gelişmeler, sosyal medya sayesinde erişilebilirlik gibi farklı etkenler de uluslararası öğrenci trafiğinin hızlanmasına neden olurken; öğrencilerin uluslararası eğitime katılım oranı ülkelerin gelişmişlik seviyesini de gözler önüne seriyor.

Milli Eğitim Bakanlığı 46 ülkede yaklaşık 3.886 civarında burslu öğrenci bulunduğunu açıkladı.

Geçmiş yıllarda sadece burs kazanan veya ailesinin maddi imkânları iyi olan az sayıda öğrenci eğitim için yurtdışına giderken, artık birçok aracı kurumlar ve programlar ile yurtdışında eğitim görebiliyorlar. MEB'in verilerine göre 2016 yılı için burslu gönderilecek öğrenci sayısı 900 olarak belirlenmiş. Yine bakanlık bursiyerlerin burslarının dışında diğer ihtiyaçlarının da (okul,sağlık, kırtasiye giderleri) karşılanması gerektiğinin önemini vurguladı.

Yurtdışına çıkan öğrencinin yaklaşık yarısı Amerika’ya, kalan yarısı ise  İngiltere,Kanada ve Avustralya’ya ve diğer ülkelere gidiyor.

Yurt dışına giden öğrencilere ait verileri sizlerle paylaşmamın iki önemli hususunda dikkatinizi çekmek istedim

1- Türkiye'miz acı bir süreç yaşadı. Elbette müsebbibi hak ettiği cezayı alacaktır.. Bu vahim olaydan sonra atılan her adıma dikkat edilmeli. Çocuklarımızın dostunu ve düşmanını iyi tanıyacak ve maşa olmayacak şekilde yetiştirilmesi gerektiği ortaya çıktı.

2- En önemli hususlardan biri de yurtdışına gönderilen öğrencilerin yurtdışında takip edilmesidir. Onların ihtiyaçlar nasıl karşılanmalı? konaklama yerlerinin denetimi yapılmalı ve hangi kurumlar ile işbirliği içinde eğitim yapıldığı belirlenmelidir.  Eğitim hayatlarında ruhsal ve davranışsal ne gibi değişmeler oluyor? .Kontrol mekanizmasının bu anlamda önemli olduğunu düşünüyorum. Devlet harcama yaptığı bu sektörün ülkeye katkısını iyi planlamalı, gelecekte kendi milletine düşman olarak yetiştirilmesine engel olmalıdır.

Ne yazık ki ülkede, sayısalcı olmak "adam olmak" anlamına geliyor."İngilizceyi su gibi bilenler", "matematiği iyi" olanlar "iyi üniversite" okuyanlar, nezih insan kategorisine giriyor. Mesela; Harvard Üniversitesi'nden diploması varmış.Doktorasını Washington DC de yapmış, Üç dili akıcı bir şekilde konuşurmuş. Yüksek puan almak, en iyi üniversitede okumak gibi rekabet ve bireysellik anlayışının ülkeye zarar verdiğini gördük. Bunları bilenlerin kendi milletine acımasızca ateş açanların Türk halkının önünde değeri var mı?

Bu durumun eğitim sisteminin "paylaşmak","yardımlaşmak" kavramlarından çok "rekabet" üzerine yoğunlaşmasının yansıması olarak kabul etmek gerekir.

Yurtdışına gönderilen ve eğitim hayatını sürdüren öğrencilere danışmanlık yapan firmaların araştırılması, bu firmaların hizmetlerinin denetlenmesi, öğrenci ve velileri yanlış yönlendiren kurumların faaliyetlerinin incelenmesi, öğrenci sayısının arttırılmasından ziyade, ülkesine, devletine ve milletine sahip çıkacak, değerlerini yok etmeyecek hoşgörü,merhamet ve paylaşımcı bir perspektif yakalamasını sağlayacak politikalar geliştirilmesi önem arz eder.
YORUM EKLE