Yardım - Arama - Üyeler - Takvim
Tam Forum Görünümü: Hadis Köşesi
www.gumushane.gen.tr - Forum > Forumlarımız > Dini Konular
küçükağa
Efendimizin Hadis-i Şeriflerini paylaşabiliriz diye düşündüm.


Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :
Ya ilim öğreten, ya ilim öğrenen, ya dinleyen veya bunları seven ol. Sakın beşincisi olma!Yoksa
helak olursunuz.(Keşfü'l-Hafa, 1437)
küçükağa
Kadın dört hasleti için nikahlanır: Malı için, haseb ve nesebi için, güzelliği için, dini için. Sen dindarı seç de huzur bul.(Buharî,Nikâh 15)
küçükağa
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh...
Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :
İlimle meşgul iken uyumak, cahil olarak namaz kılmaktan daha hayırlıdır.

Keşful Hafa, 2.286
küçükağa
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh...
Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :
Kıyamet gününde ümmetimin (iki alameti olacak : Biri) secde sebebiyle alnındaki parlaklık, (diğeri de) abdest sebebiyle kollarındaki parlaklıktır.

Tirmizi
istikbal
*Allaha ve ahiret gününe imanı olan ya hayır söylesin yada sussun


*Cenabı hakkın en sevmediği adam kininde ısrar edendir


*Her eziyet eden adam ateşdedir


*Senin kendisinde gördüğün faziletin aynısını sende görmeyen,yani seninde saygı hakkını kabul etmeyen
kimse ile sohbet etme


*Rızk kapıları kilitlidir o kapıları açacak anahtar insanın çalışmasıdır


*Dünyan için ölmeyecekmiş gibi ahiretin içinde yarın ölecekmişsin gibi çalış


*Dedi koducular cennete giremez


*Şu üç şey kimde bulunursa ayıp olarak ona yeter
1-kendisindeki ayıbı hatayı görmez bilmezde başkalarının ayıplarıyla uğraşır
2-halkdan utanç duyulacak işleri günahına bakmadan gizlice işler
3-birlikde oturup sohbet ettiği kimseye eziyet eder onu sıkacak söz ve davranışlarda bulunur


*Bir müslümana zarar veren , hilekarlık yapan bizden değildir.


*Yalan ile iman bir yerde barınamaz


*Yalan yere şahitlik eden kimseyi daha şahitlik ettiği yerden ayrılmadan ALLAHIN gazabı karşılar
tizna
01.08.2005


Şeddâd ibn Evs (radıyallahü anh) hazretlerinin naklettiği bir hadis-i şerifte, Kainatın Medar-ı İftiharı Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyuruyor:

Akıllı kimse, sürekli kendi nefsini sorgulayan
ve durmadan ölüm ötesi hayat için çabalayandır.
Nefsini hevâsının peşinde koşturan
ve buna rağmen Allah Teâlâ’dan beklentileri olan kimseye gelince o zavallının tekidir.

(Tirmizi, Kıyame,25; İbn Mace, Zühd, 21; Müsned, 4/124)


DELİKIZ
Kim benim sünnetimi diriltirse(ihya eder ve yasaminda tatbik ederse) beni sevmis olur. Beni seven de benimle beraber Cennettedir.
küçükağa
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh...
Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :
Kim Allah ve Resulü'ne itaat ederse doğru yolu bulmuştur, kim de o ikisine isyan ederse doğru yoldan sapmıştır.

Müslim
küçükağa
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh...
Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :
Eğer dünya Allah nazarında bir sivrisineğin kanadı kadar bir değer taşısaydı tek bir kafire ondan bir yudum su içirmezdi.

Tirmizi
LevhiMahfuz
Irkçılığa çağıran bizden değildir. Irkçılık için savaşan bizden değildir. Irkçılık üzere ölen de bizden(müslümanlardan) değildir
YORGUN YOLCU
"Canım kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki sizler iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi? Aranızda selamı yayınız!"


(Müslim, îman 93-94. Ayrıca bk.Tirmizî, Et'ime 45, Kıyamet 56; İbni Mace, Mukaddime 9, Edeb 11
küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Günahtan tam dönen ve tövbe eden, o günahı hiç işlememiş gibidir.

(İbn Mace, Zühd 30)
küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Müminlerin iman bakımından en olgunu, ahlâkça en güzel olanıdır.

(İbn-i Mâce, Nikah 50)
küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Her kim Allah'ın rızasını nazara almadan insanların gönlünü
kazanmak için iş yaparsa, Allah da onu insanların eline bırakır.
Böylece felakete sürüklenir.


(Tirmizi, Zühd 65)


Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Sana zulmedeni affet. Sana küsene git, sana kötülük yapana iyilik
yap! Aleyhine de olsa hakkı söyle!

(Rezin)

YORGUN YOLCU
Ey Ebu Hureyre, vera sahibi ol (harama götürme şüphesi olan şeylerden de kaçın) ki insanların Allah'a en iyi kulluk edeni olasın! Kanaatkarlığı esas al ki insanların Allah'a en iyi şükredeni olasın. Nefsin için sevdiğini insanlar için de sev ki (kamil) mü'min olasın. Sana komşu olanlara iyi komşuluk et ki (kamil bir) müslüman olasın. Gülmeyi az yap, zira çok gülmek kalbi öldürür.

(Kütüb-i Sitte, 7257)



"Ey Allah'ın Resulü! dedik, mü'min korkak olur mu?" "Evet!" buyurdular. "Pekiyi cimri olur mu?" dedik, yine: "Evet!" buyurdular. Biz yine: "Pekiyi yalancı olur mu?" diye sorduk. Bu sefer: "Hayır!" buyurdular.

(Muvatta, Kelam 19)



İbnu Ömer (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) omuzumdan tuttu ve: "Sen dünyada bir garib veya bir yolcu gibi ol" buyurdu.

(Buhari, Rikak 2)
küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

"Ey Allah'ın Resûlü! dedik, mü'min korkak olur mu?"

"Evet!" buyurdular. "Pekiyi cimri olur mu?" dedik, yine:

"Evet!" buyurdular. Biz yine:

"Pekiyi yalancı olur mu?" diye sorduk. Bu sefer: "Hayır!"
buyurdular."

(Muvatta, Kelâm 19)
tizna
Hazreti Ebû Imare Berâ İbn Âzib (radıyallâhu anh)’ın rivayet ettiğine göre,
Ruh-u Seyyidi’l-Enâm (aleyhi elfü elfi salâtin ve selâm) Efendimiz şöyle buyurmuştur:

Ey uyumaya niyetlenen kimse, yatağına uzandığın zaman şöyle de: “Allahım nefsimi Sana teslim ettim, bütün benliğimle Sana yöneldim; işlerimi Sana emanet ettim, sırtımı Senin kudretine dayadım. Senin rahmetinden ümitvârım, gazabından da korkuyorum. Senin dergahından başka ne iltica edilecek bir yer var, ne de güvenilir bir mekan; Senin merhametine sığınıyor ve Senden eman diliyorum.. diliyor ve indirdiğin Kitab’a, gönderdiğin Peygamber’e (aleyhissalâtu vesselâm) imanımı ikrar ediyorum.”
Şayet bunu okuduğun gece ölecek olursan fıtrat üzere (mü’mince) ölmüş olursun; eğer sabaha erersen, hayır bulursun.

[Buhârî, Daavât 7,9; Tevhid 34; Müslim, Zikr 56, (2710); Tirmizî, Daavât 76, (3391)]

DELİKIZ
Allah razı olsun sizlerden...Sayenizde çok geniş bir arşivimiz olucak..Ne kadar güzel..
küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

İki göz vardır, onlara ateş değemez: Allah için ağlayan göz ile Allah yolunda uyanık sabahlayan göz.

Tirmizi, Fedailu'l-Cihad 7
küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Resulullah (sav)'ın yanında iki kişi hapşırdı. Efendimiz, bunlardan birine teşmitte bulundu (yani "yerhamukallah" dedi), diğerine teşmitte bulunmadı. Niye böyle davrandığı sorulunca: "Şu, Allah Teala'ya hamdetti, öbürü Allah Teala'ya hamdetmedi." cevabını verdi."

Buhari, Edeb 127; Müslim, Zühd 53, (2991); Ebu Davud, Edeb 102, (5039); Tirmizi, Edeb 4, (2743)
Veli GÖZÜN
Allah'u Azimüşşa'nın; "Habibim sen olmasa idin, ben bu alemleri yaratmazdım" diye buyurduğu,
yaratılmışların en güzeli, Ümmeti Muhammed'in şefaatçisi, Efendimiz, başımızın Tacı, Gönüllerimizin
Sultanı; Hazret-i Muhammet Musdafa (Salat ve Selam Onun ve alinin üzerine olsun) buyuruyorlar ki;

"İman etmedikçe cennete giremezsiniz; birbirinizi sevmedikçe de, olgun mü'min olamazsınız."

"Merhamet etmeyene, merhamet olunmaz."

"İnsanlardan çoğu şu iki nimetin kadrini bilmez: Sağlık ve boş vakit.!

"Hiç kimse elinin emeğinden daha hayırlı bir şey yememiştir."

"Çocuklarınıza iyi muamele ediniz. Onları güzel terbiye ediniz."

"Hiçbir baba çocuğuna güzel terbiyeden daha üstün bir bağışta bulunmuş olamaz."

"Hesaba çekilmeden önce, kendinizi hesaba çekiniz."


Saygılarımla
DELİKIZ
Daha vakti var, ilerde yaparım” demek, şeytanın mü’minlerin kalplerine bıraktığı bir vesvesedir.
Hadis (Ramuz)
.
küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Kim, rızkının Allah tarafından genişletilmesini, ecelinin uzatılmasını isterse sıla-i rahim yapsın.

Buhari, Edeb 12
küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Bir kimse bir müslümanın kanının akmasına bir kelimenin ucuyla bile yardım etse, kıyamette alnına ' Allah'ın rahmetinden payı yoktur ' diye yazılır.

Hz.İbni Ömer (R.a.) - Ramûz El-Ehadis
küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :



İbnu Ömer (radıyallahu anh) anlatıyor: "Bir adam Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a gelerek: "Ben büyük bir günah işledim, buna tevbe imkanım var mı?" dedi. Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm): "Annen var mı?" diye sordu. Adam: "Hayır yok" dedi.
"Peki teyzen de mi yok?" dedi. Adam: "Hayır, var" deyince Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm): "Öyle ise ona iyilik yap!" diye emretti."

Tirmizi, Birr 6
DELİKIZ
Müslüman müslümanın kardeşidir.Ona zulmetmez ve onu tehlikeye atmaz.Kim bir müslüman kardeşinin ihtiyacını giderirse;Allah da onu ihtiyacını giderir..
DELİKIZ
Ebü Bekre Nüfey' İbni Haris es-Sekafî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"İki müslüman birbirine kılıç çektiği zaman, öldüren de, ölen de cehennemdedir".

Bunun üzerine ben:

- Ya Resulallah! Öldürenin durumu belli, ama ölen niçin cehennemdedir? diye sordum.

Resül-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem:

- "Çünkü o, arkadaşını öldürmek istiyordu" buyurdu.[1]

Açıklamalar

Müslümanların kardeş oldukları Allah Teala tarafından açıkça belirtilmiştir [2]. Kardeşlerin birbirine silah çekmesi olacak şey değildir. Onlar silahlarım din kardeşlerine değil, İslam düşmanlarına karşı çekmek zorundadır. Müslümanların birbirini öldürmeye kalkması şu ayet-i kerîmeyle kesin bir şekilde yasaklanmıştır:

"Kim bir mü'mini kasten öldürürse, cezası, içinde ebediyyen kalacağı cehennemdir" [3]. Yanlışlıkla öldürme durumunda ise, ebediyyen cehennemde kalmak söz konuşu değildir. Fakat yanlışlıkla öldürmenin de değişik cezaları vardır.

Hadîs-i şerifte kılıcın zikredilmesi, o devrin kavga ve savaş aletlerinin başında kılıcın gelmesi sebebiyledir. Bugün kılıcın karşılığı tabanca ve benzeri öldürücü aletlerdir.

Peygamber Efendimiz'in, müslüman kardeşine silah çekip öldürenin ve bu esnada ölenin cehennemlik olduğunu belirtmesi üzerine Ebü Bekre, öldürenin neden cehenneme gittiğini anladığım, ama öldürülenin niçin cehennemlik olduğunu anlamadığım söyledi. Bunun üzerine Efendimiz, o kimseyi cehennemlik yapan şeyin, kardeşini öldürmeye kalkması olduğunu belirtti.

Kendisine silah çekilen bir kimse, hasmını öldürmeyi düşünmeden, sadece nefsini müdafaa etmek için silahını çekse ve onu öldürmek zorunda kalsa, katil sayılmaz. Çünkü o nefsini müdafaa etmek zorunda kalmıştır. Nefsini müdafaa etmek ise, dinin emridir. Nitekim sahabîlerden biri ile Peygamber Efendimiz arasında şöyle bir konuşma geçer:

- Ya Resülallah! Adamın biri gelip malımı elimden almaya kalksa, ne yapmalıyım?

- "Malını ona verme!"

- Ya adam benimle kavga etmeye kalkarsa?

- "Sen de onunla dövüş!"

- Ya beni öldürürse?

- "Şehid olursun."

- Ben onu öldürürsem?

- "O cehennemlik olur" [4].

Bir insanın ahiret hayatını da mahvederek ebediyyen cehennemde kalmasına yol açan şey, bir müslümanı öldürmeye niyet etmesi ve bu konuda kararlı olmasıdır. Zira ölenin de, öldürenin de hedefi, karşısındakinin hayatına son vermektir. Birinin ötekinden farkı, daha atılgan davranıp muhatabını öldürmesidir.

Haksız yere birini öldüren kimse yaptığına pişman olarak samimiyetle tövbe ettiği takdirde, Allah Teala dilerse onu affedebilir. Böyle birinin bağışlanmayacağını söyleyen alimler de vardır. Fakat şirk dışındaki bütün günahları Allah Teala'nın bağışlayabileceği ayet-i kerimeyle belirlendiğine göre [5] Allah Teala dilerse bunları da bağışlar veya cezalandırır.

Hadisimizin "Kim bir mü'mini kasten öldürürse, cezası, içinde ebediyyen kalacağı cehennemdir" ayet-i kerîmesini açıkladığı söylenebilir. Dikkat edileceği üzere Peygamber Efendimiz hem ölen hem de öldüren hakkında "müslüman" kelimesini kullanmıştır. Demek oluyor ki, birbirini kasten öldürenler büyük günah işlemekle beraber müslümanlıktan çıkmazlar. Allah'a şirk koşmayan kimsenin ebediyyen cehennemde kalmayacağı, cezasını çektikten sonra cehennemden çıkacağı bilindiğine göre, birbirini öldüren müslümanların da ebediyyen cehennemde kalmayacağı anlaşılmaktadır. Demek oluyor ki, ayet-i kerîme yapılan günahın büyüklüğünü belirtmekte, bu işe teşebbüs edecek olanları ağır ceza ile tehdit etmektedir.

Bu hadîs-i şerîf münasebetiyle iki büyük ashab kitlesinin birbiriyle yaptığı savaşlar hatıra gelmekte ve onların durumu merak edilmektedir. Bu konuda söylenecek en doğru ve kestirme cevap şudur:

Onlar ashab ve müctehid kimselerdi. "Mü'minlerden iki grup birbiriyle çarpışırlarsa, aralarını düzeltin" [6] ayet-i kerîmesi gereğince zan ve kanaatlerine göre bir tarafı haklı buldular ve o tarafta yer aldılar. Maksatları birilerini öldürmek, karışıklık çıkarmak değil, müslümanların arasını bulmaktı. Şüphesiz bu olayların çıkmasına sebep olanlardan biri haklıydı. Haklı olmayan tarafta yer alan sahabîlerin niyeti haksızı savunmak değildi. Onların düşüncesine göre de tuttukları taraf haklı idi. İctihadında haklı olanın iki sevap, yanılan alimin ise bir sevap kazandığı bilinen bir gerçektir.

Bu olaylarda iki gruba ayrılan ashabın birbirine bakışım, Hz. Ali'nin karşı grup hakkında söylediği şu söz ne güzel ifade etmektedir:

"Bunlar bize karşı haksızlık eden kardeşlerimizdir." Herşeye rağmen onlar yine de biribirlerine kardeş gözüyle bakıyorlardı. Onların bu bakış açısına iltifat etmeyerek taraflardan birini itham etmeye kalkmak, aradan geçen bunca yüzyıldan sonra bizi doğruya götürmez.

Hiçbir zaman unutulmamalıdır ki, Allah Teala onları: "Siz insanların arasına çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz" [7] diye methetmiştir. "En hayırlıları" eleştirme yetkisini kendisinde bulanların onlardan da hayırlı olması, değilse susması gerekir.

Hadisten Öğrendiklerimiz

1. Günah işlemeye niyet edilerek kesin karar verilir, bu kararı kalb de onaylarsa, artık o günah işlenmiş sayılır.

2. Allah'ın verdiği canı haksız yere alma yetkisi kimseye verilmemiştir. Bu sebeple birini öldürmeye kalkmak, Allah'a ait yetkiye müdahale etmek olduğundan cezası cehennemdir.

3. İyiliklerde olduğu gibi kötülüklerde de niyete bakılır.


--------------------------------------------------------------------------------

[1] Buharî, İman 22, Diyat 2, Fiten 10; Müslim, Kasame 33, Fiten 14, 15. Ayrıca bk. Ebü Davüd, Fiten 5; Nesaî.Tahrîm 29, Kasame 7; İbni Mace, Fiten 11
[2] Hucurat süresi (49), 10
[3] Nisa süresi (4), 92
[4] Müslim, İman 225.
[5] Nisa (4), 48, 116
[6] Hucurat süresi (49), 9
[7] Al-i İmran (3), 110

Mehmet DOĞAN
KİŞİ DOSTUNUN DİNİ ÜZEREDİR,
BU NEDENLE KİMİNLE DOST OLACAĞINA DİKKAT ETSİN.
( EBU DAVUT)
Mehmet DOĞAN
HER İYİLİK BİR SADAKADIR.
( Buhari )
DELİKIZ
265. Ebü Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resülullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Kendi yetimini veya başkasına ait bir yetimi himaye eden kimseyle ben, cennette şöyle yanyana bulunacağız."

Hadisin ravisi Malik İbni Enes, -Peygamber aleyhisselam'ın yaptığı gibi- işaret parmağıyla orta parmağını gösterdi
.



küçükağa
Efendimiz Hz.Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :



İş ehli olmayana, layık olmayana tevdi edildiği, verildiği zaman kıyameti bekle.

Buhari
Asıl içeriğin sadece basit bir görünümüdür. Resimlendirilmiş tam halini görüntülemek için lütfen, buraya tıklayınız.
Invision Power Board © 2001-2024 Invision Power Services, Inc.