Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Çok partili yaşama geçtiğimizden bu yana, gelip geçen siyasi iktidarların hemen hepsi, az-çok partizanlık yaptı. Kimileri yalnızca; müsteşarları, valileri, genel müdürleri, il müdürlerini değiştirmekle yetindi. Kimileri memurlara, hatta genel hizmetler sınıfında çalışanlara kadar indi. Bazı siyaset adamları; sürgüne göndermek suretiyle, eşinden, çocuklarından ayırarak, zulme uğrattıkları insanların ıstıraplarından zevk almak gibi, marazi bir duyguya kapılarak hırslarına, kinlerine yenik düştüler. Oysaki tarihin hiç bir döneminde zulüm uzun ömürlü olmamıştı.. Dünyanın dönüşü kadar hızlı olmasa da, adına dünya denen çark sürekli döndü... döndü... Kimileri, ikbalin, istikbalin hep yüzlerine güleceğini, kimileri de, içine itildikleri sıkıntıların arkasının gelmiyeceğini sandılar. Ne var ki, tarih hep tekerrür edip durdu. Gafiller bundan ders alamadı. Hazreti Yusuf’u kuyuya atan üvey kardeşleri, gün geldi, yaşamlarını sürdürebilmek için Hazreti Yusuf’dan yardım dilenmek zorunda kaldılar. Çünkü; Zalimin zulmüne karşı, mazlumu koruya bir yüce varlık hep var oldu ve kimse kuşku duymamalı ki, var olmaya devam edecek. Bu gerçeği yalnızca, geçici ikbalin gözlerini kör ettikleri göremedi, sezemedi. Bir kaç gün önce, görev yerleri sık sık değiştirilenler, yani hırslarına yenik düşerek zulme uğratmak istedikleri kamu görevlileri aktardı başlarına gelenleri. Kamuda çalışanların suç işledikleri ileri sürülüyorsa, yasaların gerektirdiği doğrultuda soruşturma açılır ve gereği yapılır. Ama, bazıları, kendilerini yasaların yerine koyarsa, hatta yasaların üstüne çıkarsa, suçu, suçladıklarından çok, kendileri işlemiş olur. Bunun hesabı da (bugün olmasa bile) yarın sorulur. Ha... “Benim ikbalim ve zulmüm yarın da devam edecek” gibi son derece yanıltıcı bir duyguya kapılıyorlarsa, tüm hesapların inceden inceye sorulacağı bir başka gün daha var!... Hani, şair diyor ya: “Baba, kitabile sen / Uğraşma nafile sen / Bunda bir iş eyle ki, / Anda yatabilesen!” Şairin ne demek istediğini erbabı anlıyor. Anlamayana açıklama yapsak da boşuna...