Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Sebahattin SARAÇ->EY YAR!.. [ Arama ]

EY YAR!..
Başlık EY YAR!..
Açıklama 07 Ocak 2007 tarihli Gümüşkoza Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen AdamGibi
        Ufka nasıl düşerse insan
        Dünyama öyle geldin can
        Beyaz bir geceye muştusun
        Ve hoş geldin
        Hoş geldin bebeğim
        Yaşamak kadar kutlusun:
                                inansan


        Geldin gelişin en güzeldi. Eylülle geldin, ekimle geldin, önce yağmurlarla gelip ıslattın çorak yüreğimi sonra kar olup bembeyaz duygularınla sardın bütün bedenimi eyy yarr. Hoş geldin sefa geldin. Karanlık dünyama aydınlık gözlerinle, firari bedenime yüreğinde kelepçeyle geldin. Sen dağları sen yolları aşıp geldin. Sen uzakları yakın eyleyip geldin. Sen kalabalık şehirlerden benim yalnızlığıma mı geldin? Sen bana mı geldin ey sevgili.Ben Ferhat olup kendimi dağlara vurmuşken sen Şirin olup geldin. Ben Yusuf olup karanlık kuyulara düşmüşken sen Züleyha olup geldin. Ben yol yorgunu, ben hayat yorgunu, ben kıblemi bütün yönlerden bütün yanlardan alıkoyup yolumu ve yönümü kaybedip kendime doğru dönmüşken sen geldin. Ben sevmeyi, ben sevdayı, ben aşkı unutmuşken, ben duygularımı öldürüp faili meçhul cinayetin firarisi olmuşken, adım telsiz anonslarına karışmışken sen geldin. Ben eşkâlimi bütün gözlerden saklarken yine gözlerim beni ele verdi gözlerim beni sana verdi. Ben yaşamın en zor anında kendimi rakıya ve geceye bırakmışken, ben unuttuğum aşklarımı, sevdalarımı rakıya, cigaraya meze yapıp içerken sen geldin. Ben sarhoşken ben ayıl(a)madan sen geldin. Ben hayattan kopmuşken, tutunacak hiçbir dalı kalmamışken, sen hayat dolu yüreğinle geldin. Yaşanmış ve yaşanacak olan bütün zamanları yok sayıp sanki yaşamadığın yaşayamadığın bir ömrü içine yığarak geldin.. Sıcak diyarlardan alev, alev gözlerinle geldin. Yağmurların söndüremediği yürek yangınını belki kar yağıp dindirir diye geldin. Hep kar yağsın deyişin bundan mıdır? Sevgili. Yetmez yüreklerde yanan ateşi söndürmeye ne kar nede yağmur. Bir damla gözyaşı olmalıdır cehennem ateşini bile söndürmeye yeten bir damla gözyaşı yürekten yüreğe akmalıdır. Ben türkülere sığınmışken sen türkülerinle türkü gözlerinle geldin. Sustun, sustun sadece gözlerinle konuştun ve o derin o kara gözlerine söylenmesi gerekip söylenemeyen ne varsa hepsini sığdırarak konuştun. Artık beklemeye takatim kalmadı Saat 14.30 hadi şimdi gel hemen gel bir saate gel.. Gel de gözlerimin içi gülsün gel de içim seninle dolsun. Senden başka hangi yürek tükenmiş bedenimi tazelerdi ki... Hangi göz bir kez bile dokunmadığı kirpiklerim için yüreğini yüreğime sürerdi ki.. Sen geldin ve beni külümden yarattın iyi ki varsın iyi ki geldin..

        sebahattin.sarac@hotmail.com
Oyu Puanı: 24 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 15 (0 Kayıtlı Üye 15 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.30073 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu