Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Eyüphan ÖZYURT->BU COĞRAFYADA BAŞARILI OLMAK [ Arama ]

BU COĞRAFYADA BAŞARILI OLMAK
Başlık BU COĞRAFYADA BAŞARILI OLMAK
Açıklama 24 Haziran 2009 tarihli Gümüşkoza Gazetesindeki yazısı
e-Posta eyup29@hotmail.com
Siteye Ekleyen Recep Ergin
       Ülkemizin içinde bulunduğu durum derinlemesine incelendiğinde, Osmanlı Devletinin dağılma sebeplerinden en büyüğü olan ırk ve zümrelere bölünmüş toplumun dizginlenememesi hususunun bugünkü yansımalarını görmek mümkündür.Bir bakıyorsunuz ki bu koca ülke de en ufak topluluklar bile ülkeye düşman yetişiyor yada yetiştiriliyor. Zor bir coğrafyada yaşamanın getirdiği zorlukların başında da tüm dünyanın gözü üzerinizde olmasıdır.

      Cumhuriyetin yeni ilan edildiği yıllar, Türkiye hava savunması konusunda çağın gerisinde kalmamak için atılımlar yapıyor fakat dönemin şartlarından dolayı Uçak sanayisinde öne çıkan ülkeler bu anlamda Türkiye’ye destek vermiyor. Bunun üzerine Atatürk’ün bir emriyle Eskişehir’de Türkiye’nin ilk uçak fabrikası kuruluyor ve o dönemde ihtiyaç duyulan boyutlarda 112 çeşit uçak üretiliyor. Vurgulamak istiyorum 112 ÇEŞİT. Bu inanılmaz olay şöyle devam ediyor; İkinci dünya savaşına yaklaşılırken dünya yeniden silahlanmaya başlıyor. İhtiyaç duyulan 185 eğitim uçağı da yine bu fabrikadan çıkıyor. Bunun üzerine fabrika kendini geliştirmeye devam ediyor ve 1955 Yılında Hollanda’dan Fabrikaya 30 adet sipariş geliyor. O dönemin sorumlu bakanı bu siparişi kabul etmiyor ve siparişleri İngiltere alıyor, derken fabrika faaliyetlerine Biz uçak yapamayız bahanesiyle son veriyor ve traktör fabrikasına dönüştürülüyor. Ne kadar ilginç değil mi? Bu kısa durum tesbiti; Devrim Arabaları adıyla 1 Mayısta vizyona giren filmden alıntıda karşılaştığım bir bölüm. O yıllarda geçen olayları özetleyen bir durum ve çok güzel bir cümle ile sahne son buluyor; “ Türkiye’de hiçbir başarı cezasız kalmaz”.
    
       Bu ülkenin ne kadar kıymetli bir yer olduğunu yalnız yaşayanlar idrak edemiyor. 1.Dünya Savaşının odaklandığı en önemli noktalardan biri ve dik duruşun sergilendiği dünyada gidişatın değiştiği bir yer. ABD eski başkanlarında Bill Clinton başkanlığı döneminde ülkemizi ziyaret ederken sarfettiği cümle şöyleydi; “20. yüzyılın ilk 50 yılını Türkiye belirledi.21. yüzyılın ilk 50 yılı da Türkiye’nin alacağı doğrultuda şekillenecek!” İşte bundan dolayıdır ki Yeni ABD başkanı da ilk resmi ziyaretini ülkemize yaptı. Bu durum ülkemizin nekadar kıymetli olduğunu göstermekle kalmıyor, yine bu doğrultuda bir sözü iletmek istiyorum; Türkiye Türklere bırakılamayacak kadar zengin bir ülkedir. Bu mantıkla tüm dünya, oyun planlarına üzerimizde başlıyor.

       Ekonomik krizle birlikte dünya daha da gergin bir döneme girdi. Her büyük buhranın sebep olduğu önemli olaylardan biri de büyük çaplı savaş ihtimalidir. Bu savaşların bir çok sebebi vardır. 2.dünya savaşındaki bahaneler ve durum günümüze biraz benzemekte ve bu yönde de ilerlemektedir. 1929 Büyük Buhranından sonra toparlanması epeyce zaman alan dünya ekonomisinde siyasal ve ekonomik ilişkiler aksamış ve yeni bir dünya düzeni gereksinimini getirmişti. Ekonomide döngüyü sağlayan olgu Tüketimdir. Bundan yola çıkarak ekonomik krizde yükselişe geçemeyen ülkelerin devlet harcamalarını inanılmaz oranlarda artırması gerekmektedir. Bunun da en güzel yolu Savaştır. 10 yılı alan bir durgunluk döneminden sonra savaşla birlikte yeniden şekillenen dünya düzeni artık gerekli harcamaları sağlamış ve yeni ekonomik düzen kurulmuştur. Bu düzen tabiî ki petrol üzerine pekiştirilmiş bir düzen getirmiştir. Şimdi ise ekonomiler 40-50 yıldır görülmemiş şekilde daralmaya ve hatta ülkelerin iflasına yol açmaya başlamıştır. Bu durum önümüzdeki yıllarda “yeni düzen” ihtiyacı doğurabilir. Dikkat edilirse de dünya sessizce bir bloklaşma içine girmiştir bile. Rusya-Çin-Brezilya-İran saf tuttuğu bir cephe ile ABD-AB nin saf tuttuğu diğer bir cephe. Olayın derinliklerine inmek istemem ancak konumuzla ilişkili olarak Türkiye’nin de saf tutması gerektiği bir döneme hızla giriyoruz. Safımızı onların belli etmesi için ellerinden geleni eksik etmiyorlar. TSK’yı Hükümete,Hükümeti Devlete karşı getirip karmaşa yaratma hevesinin ardı arkası kesilmiyor. Şuan ki düzende medya organları en büyük silahtan daha güçlü konumdalar. Çünkü insan okuduğuna doğru yada yanlış diye değerlendirmiyor. Gazeteye yazılmışsa doğrudur, Okudum böyledir, mantığıyla hareket ediyor ve çok kolay yönleniyor.

      Ülkemize,devletimize ve en önemlisi geçmişimize bile bizi düşman etmek isteyenlere fırsat vermemeliyiz. Gittikçe kaos ortamına doğru ilerleyen dünya düzeninde ülkemize sahip çıkmalıyız. Gündemdeki tartışma maddeleri deyip geçmeyelim Bizlere tartıştırdıkları şey aslında bu toprakların geleceğidir. İran’ının şuan ki halini iyi idrak etmek gerekir. Seçim düzeneğinin yeri geldiğinde nasıl bir canlı bomba halini alacağını görmek zor değildir. Her ülke de muhalefet vardır. Ama muhalefet yeri geldiğinde kullanılacak en büyük silah oluverir. Büsbütün bir toplum bir anda ikiye bölünür ve ülkenin en yetkilileri dahi olayı çözemez. Allah yardımcıları olsun diyor ve ders almamız gerektiğini vurguluyorum.

                *                *                *                *

      Ekonomi göstergeleri bahsettiğimiz doğrultuda hareketlerine devam ediyor. Halen 35000 direnç seviyelerinde oyalanan ve uzun vadeli direnç konumuna getirdiği bu seviyelerden uzaklaşamayan İMKB var karşımızda. Dolar 1.55 üzerinde kendine destek seviyeleri belirlemiş ve kırılma anını bekliyor. İlk yazılarımızda verdiğimiz hedeflere en kısa zamanda yol almaya başlayacağız. Her konuda Dikkatli olmakta fayda var!
Oyu Puanı: 2 - Ortalama:

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 23 (0 Kayıtlı Üye 23 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 0.8231 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu