Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
26 Ağustos 2009 tarihli Gümüşkoza Gazetesindeki yazısı
e-Posta
eyup29@hotmail.com
Siteye Ekleyen
Recep Ergin
Üç hafta önce kaleme aldığımız yazımızda piyasadaki kredi koşullarından bahsetmiştik. Zamanlamamız gayet güzel oldu ki; yazıdan bir hafta sonra önce merkez bankası çıktı; faizler 3 sene boyunca bu aralıkta kalacak dedi, ardından bu açıklamayla birlikte bankalar başladı faiz indirimi yarışmalarına... Cumhuriyet tarihinde görülmemiş seviyelere indirgenen borçlanma faizleri bankaları da kredi rekabetinin içine attı. Bugüne kadar kredi vermekte nazlanan bankalar şimdi kredi vermek için yeniden bahane arar konuma geldiler.
Kredi koşullarında müşteriyi cezp edici rakamlar kullanılmakta ancak masraf adı altında binlerce liralar alınmaktadır. Bu anlamda kredi çekeceklere tavsiyem; faiz oranlarını dikkate almaktansa ne kadar geri ödeme yapılacağının hesabını yapmalarıdır. Bu gün ulusal basında çıkan değerlendirmelerden örnek verecek olursak;
100 BİN TL Konut Kredisi baz alınarak
A Bankası % 0.90 ile piyasadaki en düşük 10 yıl vadeli konut kredisi veriyor. Ancak 13.500 TL masraf adı altında kesinti yapıyor ve 10 yılda A Bankasından kredi çeken vatandaş geriye toplamda 196.500 tl ödüyor.
B Bankası da %1.07 ile ortalama bir faizle 10 yıllık kredi veriyor. Ancak masraf 7.500 TL. B bankasından kredi çeken vatandaş 10 yılda B bankasına toplamda 195.000 TL geri ödeme yapıyor.
Görüldüğü üzere bankalardan kredi çekerken öncelikle geri ödeme ne kadar olacak sorusunun cevabı bulunmalı. En düşük ödeme hangi bankadan çıkıyorsa oraya başvurulmalıdır. Hangi bankaya giderseniz gidin "en düşük faiz bizde" cevabından ziyade sizin yararınıza olan cevabı bu yolla bulursunuz.
Diğer yandan kredi koşullarındaki iyileşmeyi de bir karşılaştırma ile açıklayacak olursak; 2008 yılında herhangi çeşitte bir kredi talebinde bulunsaydınız kümülatif olarak yaklaşık %20 yıllık maliyet altında kalacaktınız. Yani 10.000 krediyi 1 senede yaklaşık 12.000 TL olarak geri ödüyordunuz. Şimdi ise bu maliyet yarıya indirgendi. 10.000 TL krediyi 1 yılda yaklaşık 11.000 TL ye 2 yılda yaklaşık 12.000 TL ye geri ödüyorsunuz. Kredi çekenler için 1 yıllık ödeme bedavaya geliyor denilebilir!
Bu dönemde geçmişe dair kredileri olanlar bankaların orta ölçekli verdiği masrafsız kredilerden yararlanabilirler. Örneğin yüklü miktarda kredi kartı borcu olanlar uygun koşullarda verilen ihtiyaç kredilerinden faydalanarak borçlarını yapılandırıp taksitlendirebilirler. Böylece neredeyse kredi kartına ödedikleri faizi borç taksiti şekliden kendilerini kurtarabilirler. Ayrıca vadesinin dolmasına epey süre bulunan kredilerde sözleşmeleri de uygunsa farklı bankalardan kredi çekilerek şartları hafifletilebilir.
* * *
Yılbaşından beri yıkıcı krizin ardından pompalanan olumlu havanın sonlarına gelinmiş gibi gözüküyor. Uluslararası finansal piyasalarla kıyaslandığında en hızlı toparlanan ülkenin Türkiye olduğu görülmektedir. Ancak hala sanayi ve üretim açısından sıkıntılı dönem devam ediyor. Kriz de ikinci dibin konuşulmaya başlandığı bu dönemde, İnsanların maddi durumlarını yeniden gözden geçirmesi faydalı olacaktır. Açılımla birlikte artan iç geriliminde yavaş yavaş kendini göstereceğine inanıyorum. Çünkü ortam kasıtlı bir şekilde gerilmeye çalışılıyor. Eylül ayı ile birlikte başlayacak olan düzeltme dönemine kadar insanların krediler başta olmak üzere döviz pozisyonlarına dikkat etmesi gerekiyor. 1.50 fiyatlarını aşağı kıramayan ve 1.48-1.50 bandında dip oluşumunu tamamlamış olan dolar ilgi çekici bir konumda bulunuyor. Yatay da sabitlemiş Euro da bir yükselişin habercisi gibi duruyor. Tabii ki döviz cephesi borsaların artık durduğu noktaları görmek için siperde bekliyor. İlk fırsatta bizde buradayız diyeceklerdir. Yatırımcıların ve ticaret kesiminin tam da kendilerini kontrol etmesi gereken bir noktadayız. Dalgalı denizlerde giderken en az hasarla atlamaktan karlı bir pozisyon yoktur!
.jpg)
KREDİLERDEKİ TARİHİ GELİŞME
