Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Geçtiğimiz günlerde yine gündemi sarsan ki sarsılmış ve odaklanmış gündemi yerinden oynatan bir haber geçti iletişim araçlarından…Yedi askerimiz devriyedeyken şehit edilmişti. Oynanan oyunlar çok kritik noktada kritik mesaj vermek isterken kendilerini iyice ateşe atmış oldular. Kanlı eller gelişen insan bilincini halen 3-5 yıl önceki gibi provoke edilebilir sanıyorlardı ki yanıldılar…Ve bu yanılgının nelere gebe olduğunu çok yakında göreceğiz.
Her yönüyle yazılıp çizilecektir elbette bu konu…Ama artık inanıyorum ki şunu konuşmanın dönemi değil; Hain, kanlı eller bunu şöyle yaptı, bunlar durulmayacak, daha da kötüye gidiyor açılım süreci, gibi deyişleri bir yana bırakmak gerektiğine inanıyorum. Nedenini söyleyeyim…
Şimdi bu yapılan çirkin olayın provoke amaçlı bir olay olmadığını bana kim söyleyebilir? Hiç kimse…Herkes emindir eminim…Çoğunluk gibi bu olayı bir kesime yüklemektense yine bu kanlı olayı derin ve artık şerefsiz diye adlandırmak istediğim kirli örgütlenmelere yüklemek istiyorum. Kendi askerini kendi ülkesinin gençlerine bilerek ve emir vererek bugüne kadar kurban eden, daha sonra o askerleri alıp vurdurduğu gençleri vurmaya giden derin ve asıl kirli ellerin sahiplerine şerefsiz denilmezde ne denilir?
Dün bir tv kanalında gazi bir askerin, komutanı emriyle gecenin bir yarısında silahsız şekilde devriyeye gönderildiklerini, orada pusuya düşerek 33 askerin şehit verildiğini anlatmasını dinledim, dinleyenlerde vardır aramızda…Resmen masum askerleri götürüp ateşe atan kimdir, o emri veren kimdir? İşte bu yüce kurumda, devletin güvencesi olan, her daim güven veren kurumda böyle şerefsizlerin çıkması çok üzücüdür. Apaçık bir oyunun içinde olduğumuzun göstergesi olan bu tarz oyunları görmeyip halen açılım siyasetine muhalefet eden siyasi tüm örgütleri ve Ergenekon terör örgütü yoktur diyen Karanlık Aydınları kınıyorum!
Açılım hedefi toplumca benimsenmeye başladığı bu dönemde bu tarz eylemlerin açığa çıkacağı provoke edileceği belliydi. Muhalefet tarafından, dikkate almakla suçlanan fakat diğer muhalefet tarafından (DTP) da dikkate alınmamakla suçlanan hükümet kanadı, terör örgütü ağzıyla konuşanları dikkate almadığı için olaylar provoke edilecektir. Ben halen hükümetin süreci çok iyi yönettiğini ancak bu tarz eylemlerde istihbarat açısından daha da güçlü olması gerektiğini düşünüyorum. Mesela Molotof atılarak yakılan otobüste can verem masum insanımız yanmadan o eylemleri önleyecek öncü kuvvetler olmadıkça daha çok provokasyona maruz kalacaktır bu toplum. Çünkü onların istemediklerini ve korktuklarını yapıyoruz. Köleleştirdikleri ve adına halkımız dedikleri insanları özgürleştiriyoruz. Sizi bu kanlı ellerin temsil etmesine ihtiyaç yok, ayağa kalkın dedikçe kölelik taraftarları elbette yıkacak dağıtacak…
Detaylarda saklı olan gizemi çözmek artık erdem Türk insanın hepsine nasiptir…Gündelik gelişen olaylara bakıp ta gerçeği anlaması rahatça mümkündür. Halkımız yalan söyleyen medyayı da biliyor, kışkırtıcı insanları da tanıyor ve en önemlisi artık kime inanacağını çok iyi biliyor. Bu nedenledir ki bilinçlenen toplumda bilinçlenen birey sayısı arttıkça bu karanlık örgütlenmelerin de sonu gelecektir. Her zaman anlatıp yazmaya çalıştığımız gibi; dönem takım tutar gibi parti tutma dönemi değildir. Halk olarak kitlesel olma, birlik olma zamanıdır. Üç beş çapulcunun yaptığından birbirimize girecek seviyeye gelirsek birilerine hizmet edip kendimizi telef etmekten başka hiçbir şey olmayacaktır…Tıpkı eski dönemlerde olduğu gibi…Aynı oyuna bu kez farklı kartlarla girdiler. Değişen tek şey taraflar…Sağ soldu,laik veya şeriatçıydı, Türk Kürt oldu…Yıllar sonra ne sağı kaldı ne solu herkes fark etti oyunu…Ama şimdi de oyunun kurallarını belirleyenler, insanları aynı algıya sokmak için kanlı ve kışkırtıcı eylemler yapıyorlar…Gerekli şartların oluşması için çabalıyorlar. Bizi birbirimize kestirip oturup izlemek istiyorlar…Türkiye Cumhuriyeti’nin güçlü olmasını istemiyorlar…,
Eski dönemleri yaşamış insanlar halen taraftarlık boyutunda siyasi görüşlere sahiptirler…Halen algılamalarında o oyundan kurtulamamıştırlar ve bu algı onlarla birlikte gidecektir. Ancak ben günümüz insanına siyasal algılardan kurtulun demek istiyorum. Açılımı anlayın ve destek verin diyorum. Tüm partilerin aslında siyasi hedefleri altında olan ancak garipçe karşı çıktıkları bu oluşuma, eski başbakanlarımızın bu yolda çirkin oyunlarla asılmasına kurşun yemesine sebep olan bu hedefe sahip çıkalım. İsteğimiz hep aynıydı, karşı çıkanların da hedefleri aynıydı. Onlar hep kazandılar istedikleri oldu…Ancak biz bugün daha bilinçli ve güçlüyüz.Biz bugün birlik olalım ki yarın siyaset yapabilecek çocuklarımız, onların ve özgür düşüncelerinin yaşayabileceği demokratik bir yurdumuz olsun!
REŞADİYE'DEN DÜŞÜNDÜRENLER
