Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Gümüşhane valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzün başlattığı hayırlı bir proje sayesinde gerek kurumlarımız gerekse de işyerlerimiz bir bir kültürümüze, eğitime ve kitap okumaya zaman ayırmaya başladı. Gümüşhane’de var olan okul ve kurumlarda belli bir saati okumaya ayıran ve oluşturulan kitap stantları bunun en güzel örnekleridir. Günümüzün büyük bir kısmını esir alan televizyon dizileri sayesinde misafirliği, hoş sohbeti, aile bireylerine ilgiyi unutur hale geldik. Yerli ve yabancı ne idüğü belirsiz programların adeta hegomanyası altındayız. Kullandığımız dil Türkçe değil ve çocuklarımız tamamen sanal âlemin mezbeleliklerinde kaybolmaya başladı.
Ana sütü gibi ak ve ana sütü gibi tertemiz olan türkülerimiz unutulmaya başladı. Eurovision’da “Düm Tek Tek” adlı rezil bir parçayla aslında kültürümüzü ayaklar altına aldığımızdan haberimiz bile yok. İşyerlerimize acayip isimler verir hale geldik. Öz Türkçe kelimeleri yabancılaştırmaya çalışıyoruz. Sesli harfleri kelimelerin içinden çıkarmaya ve msn denilen melanette güzel dilimize ihanet etmeye başladık.
Ve bu bağlamda Gümüşhane Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzün akılcı ve hayırlı projeleri adeta can simidi gibi imdadımıza yetişti. İlkin Gümüşhane Değerlerini tanıyor Projesi ile ahde vefayı öğrendik. Geçen yıl ve bu yıl devam edilen projeyle değerlerimizi hayattayken hatırladık ve onları bağrımıza bastık. Dünya ve Türk âlemine hitap eden eserlerinden haberdar olduk ve kısacası onları mutlu etmeyi öğrendik. Ardından Okuyan Gümüşhane ile hemen her okul, kurum, taşıt ve evlere kütüphaneler kurduk, okuma saatleri oluşturduk ve okumayı yeniden keşfettik. Oyun ve sigara dumanına esir olan kahvehanelerimizde Gümüşhaneli vatandaşımız çayını yudumlarken bir yandan da dergisini, gazetesini yahut kitabını okuma fırsatı buldu. Başta GÜYAD (Gümüşhane İli ve İlçeleri Yardımlaşma ve kalkındırma Derneği) ve GÜDEF (Gümüşhane Dernekler Federasyonu) olmak üzere ilçelerimize kütüphaneler kurduk, kitap bağışları yaptık.
İşte bu güzide mekânlardan bir tanesi de Gümüşhane Belediyesi altında küçücük çay ocağı. Adı oldukça ilginç. Burasını Gümüşhane sevdası ile bir sohbet ve kültür salonu haline getiren Fedai Çakır’dan bahsetmek istiyorum sizlere. Gümüşhane’de birçok işte çalışan ve en sonunda bu çay ocağı ile aradığını bulan bir Gümüşhane sevdalısı ve beyefendisi. Güler yüzü, hoşsohbeti, iletişimi, paylaşımı sevmesi ve nezaketi ile ilk görüşte samimi olabileceğiniz bir kişi. Saçıbeyaz Çayevine gelenler burada küçücük bir aile olmuşlar. Haftanın belli günleri kartol ve turşu, hamsi şölenleri tertip ediliyor. Ozan Ersin Karabiber ve Âşık Selmani (Cemil Türkyılmaz) tarafından sıra geceleri yapılıyor. Âşıklık geleneği yaşatılmaya çalışılıyor. Duvarlarını Gümüşhane’nin tarihi ve kültürel değerlerinin afişleri ile süslemiş. Kütüphanesinde Türk ve Dünya Klasiklerinden Gümüşhane eserleri ve dergilerine kadar envai çeşit eseri paylaşıyor müşterileriyle. İlerde mekânını büyüteceğini söyleyen Fedai Çakır adeta bir Gümüşhane Kültür Müzesi oluşturmayı koymuş kafasına.
Sırası gelmişken aşıklık geleneği Gümüşhane’de adeta unutulmaya yüz tutmuş bir geleneğimiz. Eskiden kıraathanelerde yapılmaya çalışılan bu güzel gelenek bugünlerde Saçı Beyaz Çayevi’nde canlanmaya başladı. Gümüşhane’de bir elin parmaklarını geçmeyen aşığımız bu geleneği yaşatmanın sıkıntılarını çekmekteler. Yüksel Ülker (Aşık Ülkeroğlu) bu geleneği ayakta tutmaya çalışan ve bu işin sevdalısı bir yürek. Ve bu geleneğe gönül veren Gümüşhane kültür dostları halk ve Hak aşıkları Cemil Türkyılmaz (Aşık Selmani), İbrahim Okur (Aşık Figani), Aşık Adem Tursuni, İsmail Tezani, Ozan Yaşaroğlu, Geçitli Salim Baba, Aşık Kul Nuri, Ozan Mahmut Polat ve henüz on sekizinde Aşık Murat Şekerli.
Bizim kendi özümüzden çıkan ve özüyle gurur duyan şair, yazar, sanatçı ve bürokratlarına ihtiyacımız var. Selahattin Tanış gibi, Akın Akıntürk gibi, Cemal Kaya gibi, Mahmut Polat gibi, Kul Nuri gibi, genç ve pırıl pırıl Onur Akgül gibi sanatçılara ihtiyacımız var. Bulunduğu her ortam ve platformda Gümüşhane ismini göğsünü gere gere reklam eden sevenlerine ihtiyacımız var. Rahmetli Süleyman Faik Sungurlu, Cemal Alemdar, İlhan Salantur gibi Gümüşhane Türkülerine ve kültürüne sevdalı insanlara ihtiyacımız var. Bu ölmez eserleri dillendirecek genç ve pırıl pırıl yeni seslere ihtiyacımız var.
Gümüşhane’nin kültürünü gelecek nesillere taşıyacak, kendi içlerinde birbirleriyle çekişmeyecek, Gümüşhane kültürünü tekelinde görmeyecek, yapılacak eserleri kıskanmayacak ve çamur atmayacak gazeteci, şair, yazar ve araştırmacılara ihtiyacımız var. Yapılan eserleri bağrına basacak sağlam Gümüşhane evlatlarına ihtiyacımız var. TRT ekranlarında çıkıp Canca Kalesi Türküsünü onur ve gururla seslendiren has Gümüşhane delikanlılarına ihtiyacımız var. Ve bu genç değerleri destekleyecek has insanlarımıza ihtiyacımız var.
Teşekkürler Sayın Valim, teşekkürler Milli Eğitim Müdürüm, teşekkürler Kültür Müdürüm ve teşekkürler Okuyan Gümüşhane Projesine hayat veren Gümüşhaneliler. Evet, son teşekkür de sana sevgili Fedai Çakır. Teşekkürler Saçıbeyaz Çayevi’nin değerli müşterileri. Gümüşhane sizinle güzel ve Gümüşhane sizinle özel. Ömürlü olasınız.
SAÇIBEYAZ ÇAY EVİ VE UNUTULAN KÜLTÜRÜMÜZ
