Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Hüseyin TÜRKFİLİZ->BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN [ Arama ]

BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
Başlık BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
Açıklama -
Mail huseyinturkfiliz@hotmail.com
Siteye Ekleyen AdamGibi
    Herkesin  hayatında kendisi ile ilgili güzel günler vardır, bu günler zaman olarak da taşıdığı anlam olarak da kişiden kişiye değişir. Benim için okula başlamak, diğeri için işe girmek, bir diğeri için evlenmek … önemli günlerdir. Ama birde hepimizin  aynı zamanda ve taşıdığı değer bakımından ortak yaşadığımız güzel günler vardır. Bu günlere;  millet olarak paylaştığımız ortak bir mutluluğu (sportif başarılar, bilimsel başarılar vb), milli bayramlarımızı ve dini bayramlarımızı örnek verebiliriz.
    Malum, Kurban Bayramını idrak ettiğimiz şu günlerde konu, dini bayramlar ve bu günlerin bizde uyandırdığı duygular. Bölgeden bölgeye farklı geleneklerle yaşansa ve şekil olarak farklı olsa da, bayramlar anlam olarak her yerde aynıdır. Her yaştaki müslüman kendi yaş gurubunun heyecanı içinde bayramı yaşar. Geçirdiği her aşamada kutlanan bayram onun için güzel duyguların yaşandığı  ve özlemle hatırlanan,  güzel hatıralarla dolu  özel günlerdir.
    Benim için bayramların anlamını bu satırlar anlatmaya yetmez. Beni yakından tanıyanlar bu konudaki duygularımı çok iyi bilirler. Fakat kendi köyümle ilgili hazırlamış olduğum web sitesinde  bayramlarla ilgili duygularımı aşağıdaki şekilde  bir nebze anlatmaya çalıştım. Ben bu yazıda özellikle gurbette yaşayanların, özlediği bayramları yaşayamayanların daha çok şey bulacağını düşünüyorum. Zaten bu duygular değil mi ki insanları karda, kışta kilometrelerce yol kat etmek zorunda bırakıyor. Mutlaka sizlerin de özlediği, imkan olsa tekrar yaşamak istediğiniz bayramlar vardır. Benim olduğu gibi…
    Her gününüz bayram güzelliğinde olsun, bayramınız mübarek olsun.

   NOT: Aşağıdaki yazı kendi köyümün web sitesinde kültürümüz başlığı altında yayınlanmıştır.
    “Güzel yurdumun her yerinde olduğu gibi bayramlar Sarvanda da başkadır ve özeldir.Gerek Ramazan gerekse Kurban Bayramı ile ilgili hazırlıklar günler öncesinden başlar.Kadın, erkek, çoluk çocuk herkesi tatlı bir bayram telaşı sarar.Çocuklara yeni giyecekler, ayakkabılar yani "bayramlıklar" alınır.Çocuklar bayramlıklarını giyecekleri bayram sabahını heyecanla ve özlemle beklerler.
        Hanımlar günler öncesinde  bayram temizliği yaparlar, sonra sıra bayram özel yemeklerine gelir . Komşular  imece usulü ile birbirlerine bu yemeklerin yapımında yardımcı olurlar.Tatlılar açılır, su börekleri hazırlanır, zeytinyağlı sarmalar sarılır. (özellikle mısır yarması ile sarılan "darı dolması"  gurbetten gelenler tarafından özellikle sofrada aranır.) Arefe günü akşam evlerde helva kavrulur, hatta köyde oturmayanlar arefe akşamı köye gelip ocaklarını şenlendirme denilen geleneği sürdürmeye  çalışırlar. Bu geleneğe göre un kavrulup helva yapılınca ataların ruhunun huzur bulduğuna inanılır.
        Erkekler arefeden yada önceki günden saç - sakal tıraşlarını olurlar. Ortak mezarlıkları temizleyerek bayrama hazır hale getirirler.
        Arefe gecesi köyün hafızları sabah namazından önce "sela" vermeye başlayınca bayramın başladığı müjdelenir. Ama bazıları bu müjdeyi beklemeden çoktan  "Alini kahvesine " gelmiştir bile.    ( son yıllarda bu selanın Refik Hafız ve Hacı Ömer Hafız tarafından birlikte okunması gelenek haline gelmiştir, Ramazan Bayramında Refik Hafızın Ramazanı uğurlayan ilahiyi hoparlörden okuması da geleneksel ve özlemle beklenen güzelliklerdir.) Sarvan köyünde çok eski bir gelenekte bayram sabahı cami yanına erken gelme adetidir.Bunu Türkiye nin başka bir yerinde örneği var mı bilinmez ama, yaşlılarımızın dediğine göre "biz bildik bileli" bu köyde saat 11-12 oldu mu erkekler Alinin kahvesine gelmeye başlarlar.Başka yerlerde insanların daha yataklarına  yatmadığı saatlerde Sarvanlıların Kahvehaneye gelmesi eski bir geleneği sürdürülmesidir.
        Erkenci olmayanlar ise selayı duyunca  yataklarından kalkıp, abdestlerini alıp cami yanının yolunu tutarlar.Çaylar içilir, sohbetler edilir, bu arada sabah ezanı okunur, cemaatin gelmesi biraz beklendikten sonra kalabalık bir cemaatle sabah namazı kılınır.Bu arada el fenerlerinin aydınlığında patikalardan ve ara yollarda insanların cami yanına akını devam eder, buna şehirden araçları ile gelenler ile komşu köylerden gelenler de eklenince  kalabalık bir cemaat toplanmış olur. Bu kalabalık cemaat camiye sığmaz, dışarıya halılar, kilimler çıkarılır saat gelince bayram namazı kılınır.Ama namazdan önce adet haline gelmiş olan para toplama faslına geçilir, köyün ihtiyaçları için muhtarın açıklamaları doğrultusunda yardım toplanır.Birkaç kişi kalkarak, şapkalar içersinde  saflar arasında gezerek düzenli bir şekilde paraları  toplarlar.Birçok kişi neden para toplandığını merak bile etmez, o günün manevi havası ve daha önce toplanan paraların güzel eserlere dönüştüğünü görmenin rahatlığıdır bu.
        Tekbirlerle bayram namazı biter ve hemen cami içinde bayramlaşma faslı başlar, yaşlılar hilal şeklinde imamın iki tarafında yerlerini alırlar gençler ve orta yaşlılar sıra ile bunların ellerini öperek bayramlaşırlar.Sonrası bizim "caminin çayırı" dediğimiz bahçede devam eder.Burada bayramlaşma ile hasret giderme birbirine karışır. Çoğu gurbetçi ile Giresun'da oturanlar burada karşılaşırlar. Caminin çayırındaki bu bayramlaşmadan sonra sıra mezar ziyaretine gelir, bazıları köyümüzün yetiştirdiği hafızlar eşliğinde geçmişlerinin mezar başlarına giderken, bazıları kendi bildiği sure ve dualarla atalarının ruhlarını şad etmeye çalışırlar.
        Arefe ve bayram günleri Sarvan mezarlığı büyük şehirlerin mezarlığına benzer. .Köyümüzün tarihçesinde de anlatıldığı gibi Sarvanın merkezi konumu dolayısı ile komşu köylerden birçoğunun ortak mezarlığı  gibidir.Bu gün mezar ziyaretleri için gelenlerin birçoğunu köylülerin tanımamasının sebebi budur.( Bu konuda literatüre girmiş rahmetli Onbaşı Dayımızdan bir anekdot anlatalım: "Cami yanında köylüler kahvenin önünde oturmuş çay içmektedirler; yabancı,  kimsenin tanımadığı kişiler kahvenin önünden geçerler, Onbaşı  verilen selamı alır ve " gel enişte bir çayımızı iç" diyerek  geçenleri davet eder. orada bulunanlar merakla bunları nerden tanıdığını veya nereden enişte olduğunu sormaları üzerine "tanımadığımıza göre eniştemizdir" der.)
        Mezar ziyaretlerinden sonra kısa bir çay, sohbet faslından sonra evlerin yolu tutulur. Evlerdeki bayramlaşmadan sonra yakın akraba ve komşu ziyaretleri gerçekleştirilir.Bu arada bayram namazına gelemeyen hasta komşular mutlaka ziyaret edilir.
        Buraya yazamadıklarımızla birlikte bayram bizim için gerçekten " bayramdır" , bu günler heyecanla beklenilen , dostluğun pekiştiği, komşuluğun en üst seviyeye yükseldiği, yardımlaşmanın ve vefanın en güzel örneklerinin  sergilendiği  çok özel günlerdir. Nice Sarvan Bayramına.........” 

Oyu Puanı: 40 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 22 (0 Kayıtlı Üye 22 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.37788 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu