Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Mevlüt ERGİN->KARNE KİŞİNİN AYNASIDIR [ Arama ]

KARNE KİŞİNİN AYNASIDIR
Başlık KARNE KİŞİNİN AYNASIDIR
Açıklama 12 Ocak 2010 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
email mevlut29@mynet.com
Siteye Ekleyen Recep Ergin
    2010/2011 eğitim  öğretim yılının yarısına yaklaşmış bulunuyoruz. Yarıyıl tatiline artık sayılı günler kaldı. Yaklaşık 14 milyonun üzerinde öğrenci emek ve çabalarının bir sonucu, karnelerini alarak tatile girmenin heyecanı ve telaşını yaşayacaklar. Anne  baba olarak bizlerde bu heyecan ve telaşaya çocuklarla birlikte ortak olacağız.
    Öğrencilerden bazıları alacakları karnelerle birlikte sevinç tarlasında oradan oraya koşturup “ bak karnemde hepsi beş ” diyerek mutluluklarını ve çalışmanın emek ve gayretinin haklı gururunu çevresi ile paylaşacak, bazıları ise karnelerindeki düşük notlar yüzünden eve nasıl gideceklerinin üzüntüsü ile   “ annem, babam bu karneyi görünce acaba nasıl tepki verecekler ” endişesi içerisinde kara kara düşünerek kaygı ile evin yolu tutacaklar.      
Aslına bakarsanız karne,  sadece çocuğun değil, ailenin ve eğitim sisteminin de notlandırılmasıdır. Yani karne bir aynadır. Ona kim bakarsa kendisini görür. O bizlere çaba ve gayretlerimize karşılık verilen bir hediyedir. Bu hediye paketinden istediğimiz hediye çıkmazsa dönüp kendimizi sorgulamalıyız.
    Çocuk açısından karne, bir dönem, bir yıl boyunca harcadığı emeğin karşılığıdır. İyi çalıştı ise hasatta iyidir, yüzü güler… Aksi takdirde küme küme bulutlar geçer bakışlarından, içinde bir deniz kabarır, demirleyecek liman için sağa sola bakınır durur.
Anne-babalarda, karnede gördükleri başarısızlıkların sadece çocuklarına ait olduğunu zannederler. Oysa onlarında gördükleri kendilerinden başkası değildir. Karrne mükemmelse sorun yok. “İşte bu benim oğlum, kızım” diyerek sevinirler. Karne kötü ise bütün suçu haylaz olan çocuklarına atarlar. Çünkü onlar eğitim hayatları boyunca hep başarılı bir öğrenci olmuşlardır.
    Karneye bakan öğretmende kendini görmelidir. Zira başarısız bir karnenin ardından  “Geç anlayan bir öğrenciydi, biraz vurdumduymaz, derslerden çok oyuna düşkün bir çocuktu” gibi değerlendirmeler yapmasının kimseye bir faydası olmayacaktır. Müdür de, karnede öğrenciden ve ailesinden çok kendini ve okulunu görmelidir. Okuldaki eğitim-öğretimin aksayan yönlerini karneler üzerinden de değerlendirebilmelidir.
    Peki; karnedeki olası başarısızlığın nedenleri neler olabilir? Bu duruma farklı açılardan bakmak gerekir. Çocuk açısından bakacak olursak; çocuğun zekâ seviyesi, anlama ve anlamlandırma ve adapte olabilme düzeyi diğer çocuklara göre farklı olabilir, ergenlik döneminde olabilir, çevresinde bulunan arkadaşlarına özenebilir ve onlar gibi davranmaya çalışabilir, ders çalışma metotlarını yanlış uygulayabilir, sorumluluk duygusu kazanmadığından dolayı zorlanabilir, duygusal problemler yaşayabilir.
    Ailesel nedenlere bakacak olursak; Çocukla olan iletişimdeki problemler, evde duygusal ya da fiziksel şiddet yaşanması, anne-babanın çocuğa yeterince model olamaması, çocuğun eleştirilip başkalarıyla kıyaslanması, ev içinde ders çalışmaya uygun ortam yaratılamaması, çocuktan sürekli ders çalışmasının istenmesi ve hobilere vakit ayrılmaması gibi problemlerde çocuğun başarısızlığına neden olabilir.
    Diğer nedenler gurubunda da öğretmenlerin sınıf içindeki tutumları ve öğrencilerle iletişimleri, eğitim ve öğretim sisteminin öğrenciye uygunsuzluğu, disiplin eksikliği, okuldaki alt yapı problemleri de başarısızlık nedenleri olarak sayılabilir.
Sıraladıklarımızdan belki biri belki de hepsi çocuğun başarısız olmasına neden olabilir. Önemli olan teşhisi iyi yapıp, öğrenci aile ve öğretmen işbirliğine gidilmesidir. Kötü bir karne düzelebilir, ancak çocuğun içinde açılan yaranın iyileşmesi uzun zaman alır. Dolayısıyla çocuğu duygusal olarak çıkmaza sokacak söylem ve yaptırımlardan kaçınarak koşulsuz sevgi ile yaklaşılmalıdır.
Oyu Puanı: 31 - Ortalama:

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 14 (0 Kayıtlı Üye 14 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.23341 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu