Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
9 Mart 2011 tarihli Demokrat Gümüşhane gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
Recep Ergin
1974 Kıbrıs Barış Harekâtının başlama komutuydu “Kızım Ayşe Tatile Çıksın” Yurt dışında Cenevre konferansına katılan Türk Dışişleri Bakanı Turan Güneş anlaşmanın mümkün olmadığı anlamına gelen Ayşe Tatile Çıksın" mesajı yollayınca Türk askeri Kıbrıs'a çıkarma yaparak, Kıbrıslı Türkleri rum çetelerinin özellikle EOKA terör örgütünün zulmünden kurtarmıştı. Kıbrıslı Türklerin geçtiğimiz hafta Türkiye aleyhine yaptıkları gösteride bu komuta atıf yaparak;
“Ayşe Evine Dönsün” sloganını atmaları içimi acıttı. Her vefasızlık gibi bu olayda beni derinden sarstı.
Düşünsenize binlerce insanımızın katili Rumlardan adayı temizlemek için yapılan harekat yine bu zulme uğrayan Kıbrıslı Türklerin torunları tarafından telin ediliyor. Ne hazindir, ne elem ve keder verici bir durumdur. Nasıl bir ihanetin teessürüdür bu?
Barış harekatından tam 10 yıl önce 1964 yılında olaylar baş göstermişti. Rum çeteleri Türk köylerini basarak savunmasız binlerce kardeşimizi şehit edip 30 Türk köyünde yaşayan binlerce insanı göçe zorlamışlardı. 1965 Yılında bir harekat planı yapılmış savaş gemilerimiz Kıbrıs'a doğru yola çıkmasına rağmen, o zamanın ABD Başkanı olan Johnson Türk Hükümetine bir mektup göndererek kendilerinden alınan silahların bu harekatta kullanılamayacağını bildirmişti. Bu mektup aynı zamanda savunmaları dışa bağımlı ülkeler açısından ibret verici bir ders niteliği taşıyordu. Parasını ödeyerek aldığınız silahları kime karşı kullanıp kullanamayacağınızı siz belirleyemiyorsunuz.1964 yılında başlayan olaylar 1974 yılı Temmuz ayında başlayan barış harekatı sonrasında Kuzey Kıbrıs'ın Rumlardan temizlenmesiyle son bulmuş, ada huzura ve barışa kavuşmuştu. 1983 yılında da bağımsız bir devlet kuran Kıbrıslı Türklerin torunları bugün sokaklarda bağırıyor.: “ Ayşe Evine Dönsün” diye.Yani Türkçesi Türk askeri adadan çekilsin de biz adayı yeniden Rumların kontrolüne verelim istiyorlar.
1983 yılında bütün Türk dünyasını sevince boğan Kuzey Kıbrıs Türk cumhuriyetinin kurulması, sonraki yıllarda yerini karamsarlığa bıraktı. Çünkü KKTC'yi Bangledeş'in dışında tanıyan ülke çıkmayınca, uluslar arası arenada yerini alamadı; böyle olunca da Türkiye'nin himayesinde varlığını sürdürmeye çalışmaktadır. İslam devletleri ile Türk cumhuriyetlerinin bu ülkeyi tanımamış olmaları nasıl izah edilebilir bilmiyoruz. Sadece yorum yaparsak; kendi silahımızı nasıl kullanacağımızı bize dayatan ABD' nin böyle istemiş olması muhtemeldir.
1964 yılında Kıbrıs adasında Türklere yapılan rum zulmünden sadece küçük bir kesit gösterelim; belki Kıbrıslı Türkler gibi düşünenlerin yüreğine bir ışık olurda dünya kamuoyunu yanıltmaya kalkmazlar. Ocak 1964'de Kıbrıs'ta bir İtalyan gazetecinin gözlemleri şu şekilde idi:
"Şu anda Türklerin köylerinden göçlerine şahit oluyoruz. Rum terörü acımasız; binlerce kişi evlerini, topraklarını, sürülerini terk ediyor. Bu sefer Helenlik laflarının ve Plato'nun bütününün bu barbarca ve kudurmuş davranışları gizlemesi imkansız. Türk köylerinde akşamüstü saat dörtte sokağa çıkma yasağı yürürlüğe giriyor. Tehditler, silah sesleri ve kundakçılık girişimleri karanlık basar basmaz başlıyor. Ne kadın, ne de çocuğun gözetilmediği Noel katliamından sonra, herhangi bir mukavemet imkansız gözüküyor." (Giorgio Bocca, Il Giorno, 14 Ocak 1964)
AYŞE TATİLE ÇIKSIN
