Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Uzun bekleyişin ardından Süper lig dahil, tüm ligler başladı ve futbol hasreti nihayet sona erdi.
Bizi en çok ilgilendiren 3.ligde ise üçüncü hafta geride kaldı. Hazırlık karşılaşmaları haricinde oynanan resmi üç karşılaşmanın ikisini canlı izledik. Maalesef bu iki karşılaşma futbol özlemimizi bırakın gidermeyi üstüne üstün hasretimize birde karamsarlık ekledi.
Maalesef, Elazığ Belediyespor ve Akçaabat Sebatspor karşılaşmalarında Gümüşhanespor tarihinin belki de en kalitesiz kadrosunu izledik.
Kamuoyunda herkes şaşkınlık içinde bu takımı kim kurdu sorusuna yanıt arıyor. Aynı soruyu bizde futbolseverler adına tekrar soruyoruz. Bu takımı kim kurdu?
Eğer teknik ekip bu kadroyu oluşturduysa (bu oldukça zayıf bir ihtimal) oyuna müdahale edememesiyle eksi puan alan kulübe en büyük eksisini almıştır. Yok, onlar her zamanki gibi alınan futbolculara eyvallah edip el pençe durduysa hem onlar biran evvel çekip gitsin, hem de her sezon yeniden takım kurmayı gelenek haline getiren ve sadece transfer sezonunda ortaya çıkan, başarısızlıklarda saklanan zatlar Allah aşkına bu takımın üzerinden ellerini çeksin.
Her sezon başında bir önceki sezonun kadrosunu mumla arıyorsak demek ki, bu kadroyu yapan zatlar bu işi bilmiyor. Geçtiğimiz sezon, küme düşme korkusunu iliklerimize kadar hissetmişken, üç gömlek daha kalitesiz bir kadroyla bu korkuları yaşamayacağımızın garantisini kim verebilir ve daha önemlisi Allah göstermesin bu takım hep o potanın içinde olursa bunun vebalini kim öder.
Oynanan iki karşılaşmanın birinde oyuna yanlış müdahaleleriyle 2 puan kaybına neden olan, diğerinde ise ilk iki haftada kalesinde 10 gol gören ve gol bulamayan bir ekibin kendi evinde 2 gol atmasına ve daha acısı bölüm bölüm oyunun kontrolünün bu takıma geçmesine seyirci kalan bir tek ekibe bu acemiler mangasını teslim etmek hangi zihniyetin dahiliği anlamak mümkün değil.
Bu il sizlere egonuzu tatmin etmek için haddinden fazla zaman verdi. Egonuzu tatmin ettiniz, gazetelerde boy boy resimleriniz çıktı, kulübün içyapısını istediğiniz kıvama getirdiniz, Gümüşhane’de ne kadar futbolla alakası olan kişi varsa neredeyse kulüpten soğuttunuz, altyapıyı kapatarak ilklere imza attınız, Gümüşhane’nin kendi futbol değerlerini organize şekilde yok ettiniz. Yeter artık. Bu saydıklarımızı yapan zatlar içinde belki başkan Kurban Karagöz yok ama kulübün en tepesinde olan kişi olarak bunları görmemesi ve yaşananlara sessiz kalması onu da aynı derecede suçlu yapar.
Belki sevgili okurlarımızdan, konuya hâkim olamayanlar yine aynı yanlışlığa kapılabilir. Son yılların moda deyimi, ‘İstanbul’dakiler bırakırsa halimiz ne olur’. Hayır, hiçbir şey olmaz. Artık eskisi gibi değil, Federasyonun koyduğu katkılarla kulüpler artık paralı kişilerin güdümünde değil. Bunların ayrıntılarını da yakın zamanda yine bu sütunlarda sizlerle paylaşacağım.
Son Akçaabat Sebatspor karşılaşmasının teknik kadro ve 18 kişilik futbolcu kadrosunun içinde bir tane Gümüşhaneli olmamasının tek sebebi aynı zatlardır. Hazırlık karşılaşmalarının en iyisi Furkan ve belki de şu anki mevcut kadronun içinde devamlılığı en fazla olan Taner’in, PAF takımı düzeyinde dahi olmayan Akçaabat Sebatspor kadrosunda olmaması günahtır ve vebaldir. Tribünlere şirin gözükmek için bu çocukların duygularıyla oynamak ise daha büyük günahtır. Eğer böyle bir rakibe karşı 18 kişilik kadroya bile almıyorsanız, bu çocukları sadece antrenman malzemesi olarak görüyorsunuz demektir.
Transfer sezonu kapandığına ve ara transfere kadar hamle yapılamayacağına göre, eldeki futbolcuları bir bütün olarak görmek ve en önemlisi saha içinde disipline etmek gerekiyor ki, tehlikeli bölgelerde dolaşmayalım. Yoksa birine antrenman malzemesi olarak bakar, birinin saha içinde disiplinsizliğine göz yumar, diğerinin antrenmanda hocasını sallamamasına göz yumarsanız bu kadroyla daha bugünlerden korkulu rüya görmeye başlarız.
Bunları teknik kadronun tek başına yapma kapasitesinin olmadığını maalesef gördük. İstanbul kanadı da maçtan maça geldiğine göre, yine iş Gümüşhane’de ki birkaç isime düşüyor.
ACEMİ MANGASI
