Genelkurmay Başkanı Org. Özkök’ün terörle ilgili olarak kısıtlanmış yetkilerle mücadelemizi sürdürüyoruz açıklamaları kamuoyunda geniş yankı buldu.
     Bu açıklamalar herhalde ülkemizde terör gerçeğinin başka bir boyutunu göstermeye yetiyor.
Kadrolu vatan hainleri amaçlarına ulaşmanın verdiği rahatlıkla, terör örgütünü masum göstermeye çalıştıkları sözde demokratik girişimlerine hız verdiler.
     Dünya’da belki de terörden  en fazla zarar gören  ülke Türkiye.
    Terör mağduru şehit aileleri, yakınları, gazilerimiz ve diğer insanlarımızın demokratik hakları söz konusu olunca kimsenin sesi çıkmıyor.
     Yaşananlar karşısında insan, bu nasıl iştir demekten kendini alamıyor?
    Bundan kısa bir süre önce İngiltere’de meydana gelen patlamaları hatırlamakta yarar var.    İngilizlerin terörle mücadele konusundaki hassasiyetini tüm Dünya gördü.
    Ya bizde neler olduğunu merak ediyorsanız kısaca hatırlayalım.
-Olağanüstü Hal uygulaması kaldırıldı.

- DGM'ler kaldırıldı.

- Gözaltı süresi 4 güne indirildi.

- Terörle Mücadele Kanunu'nun propagandayı düzenleyen 8. maddesi kaldırıldı.

- Jandarma Komutanlarının Kaymakamlara vekalet yetkisi kaldırıldı.

- MGK sivilleştirildi,işlevi tartışılır hale geldi.

- İstihbarat açısından büyük öneme haiz dinleme yetkileri kısıtlandı.

- Üst arama yetkileri kısıtlandı.

- Topluma kazandırma  yasasıyla birlikte cezaevleri boşaltıldı.

    Böylece uzayıp giden bir liste. Mesele bunlarla bitmiyor elbette.
Ülkemize zarar verecek, milli bütünlüğümüzü bozacak her türlü girişimde bulunulmaya devam ediliyor.
     Siyasi af söylentilerini kimler gündeme taşıyor?
     İmralı’daki cani’nin yeniden yargılanma taleplerini kimler seslendiriyor?Lütfen dikkat edin.
     Bütün bunların cevaplarını rahatlıkla bulabilirsiniz.
    Terörle mücadele konusunda yetki kısıtlaması yapanların günün birinde tüm haiz oldukları yetkilere Türk milletinin son vereceğini kimse aklından çıkarmasın.

     Mutlu haftalar…