AVRUPA BİRLİĞİ HİBE PROGRAMI |
Avrupa Birliği Hibe Programı kapsamında sağlanan finansman çok saygıdeğer Hocam Sayın Orhan Eskicioğlu’nun da ifade ettiği gibi karşılıksız bir finansman değil. Türkiye’nin de her yıl yüksek miktarlarda para ödediği bir hibe havuzundan karşılanan bir finansman. Dolayısıyla öncelikle bu programa proje gönderenlerin birçoğunun zannettiği gibi haydan gelip huya gidecek bir para değil. Bu biraz kulağı ters taraftan tutmak gibi bir uygulamanın bir neticesi. Türkiye bu parayı bu hibe havuzuna sokmadan da sosyal kalkınma amaçlı olarak kullanabilirdi. AB’ye aday ülke olmanın diyetini bu tür uygulamalarla ödemek zorunda. Diyet diyorum çünkü birkaç yıldır ülkemiz bu hibe havuzuna sağladığı finansmanın yarısını bile projelendirerek geri alamadı. Dolayısıyla bizim fona koyduğumuz paranın büyük bir kısmı fakir (!) Avrupa ülkelerince kullanıldı. Bu sonucun müsebbiplerinin başında valilikler gelmektedir. Çünkü böyle bir fona proje hazırlamak konusunda bölgemizde veya Türkiye kırsalında yeterli alt yapı yok. Bu alt yapının oluşturulması ise tabiki valiliklerin sorumluluğu altında. Ancak bu sorumluluğun gereğince yerine getirilmediğini hibe programından aldığımız pay ortaya koymaktadır. Gümüşhane sosyal kalkınma ile ilgili proje kapsamına 2006 yılında giriyor. Dolayısıyla Gümüşhane Valiliğinin ivedilikle bir proje ekibi oluşturup, Gümüşhane’nin öncelikli ihtiyaç konuları üzerine projeler hazırlatması gerekiyor. Tabi daha öncesinde bu projeleri yazacak kişilerin yetiştirilmesi ile ilgili olarak kurslar düzenlemeli. Fon Sivil Toplum Örgütlerine hitap ediyor. Dolayısıyla yeni STK’ların kurulmasında öncü rol oynamak da valilik ve belediyenin ivedilikle yapması geren işler arasında. Proje gönderme konusunda herhangi bir sınır yok. Ne kadar çok proje gönderirseniz ve projeler formata ne kadar uygun olursa ile gelecek para da o kadar artacak. Türkiye’nin fondaki parasının kuruşuna kadar hizmet olarak geri alınması hatta mümkünse AB ülkelerinin fona sağladığı finansmanın bir kısmını da ülkemize kazandırmak vatanî bir görev gibi görünüyor. Biz birkaç arkadaş olarak memlekete geldikçe bu hibe programından ilgilileri haberdar etmeye çalışıyoruz. Ama bu birkaç kişinin çabasıyla halledilebilecek bir mesele değil. Değerli Hocam Selahattin Tozlu Bey’le birlikte Gümüşhane’de “Gümüşhane Kültür Tarihi Araştırmaları ve Dokümantasyon Merkezi” oluşturma amaçlı olarak bir proje çalışmamız var. Bu merkezde Gümüşhane kimliğinin oluşmasına katkı sağlayan maddi manevi bütün değerlerimiz sergilenecek ve bütün araştırmacıların ve kent halkının hizmetine sunulacak. Bu çalışmaya Sayın Selahattin Tozlu hocamın arşiv ve derleme çalışmalarının büyük katkısı olacak. Yine Genel Yayın Yönetmeni Niyazi Karabulut ve Değerli Hocam Talat Ülker önderliğinde Harşit Dergisi ekibi ve kadim dostum Diş Hekimi Yunus Yalçın’ın Sağlık Müdürlüğü çalışanları Biyolog Fahri YALÇIN, Çevre Mühendisi Ender ÜLKER ve Kimyager Vedat ATAMAN dostların çok ciddi gayretleri var. İnşallah onların da katkılarıyla bu çalışmalardan şehrimize azami derecede katkı sağlarız. Harşit’in Temizlenmesi ilgili bilinçlenme projesi kapsamında alınan hibe bu fonların en küçük ölçekli bütçelerinden. Ancak, böyle bir uygulamaya ön ayak olmaları açısından projeyi hazırlayanları kutluyorum. Sitedeki spekülatif tartışmalar beni çok ümitlendirmişti. Ancak varılan nokta itibari ile eleştirenin de eleştirilenin de bu şeffaflığa hazır olmadığını esefle seyrettik. Benim için bu kaostan en olumlu notu site yöneticileri aldı. |
Dünyanın En Büyük Gümüşhane Sitesi © 2005-2010 gumushane.gen.tr |