Yazdırdığınız Makale: GÜMÜŞHANE, KAPALI KUTU MU?.


GÜMÜŞHANE, KAPALI KUTU MU?

 
        Yavuz Donat\'ın 6 Temmuz 2007 tarihinde Sabah Gazetesinde ki köşe yazısı: "Kapalı Kutu Gibi Bir Kent: Gümüşhane" başlığı ile çıkmıştı.

        Aslında Gümüşhanemize özgü "huzur kenti", "dağların avucundaki kent", gibi yakıştırmalar temelde duygusal yaklaşımlarla dile getirilen söylemler olarak dilimizde yer etmiş olsa da günümüzde bu yakıştırmalara ne yazık ki gölge düştü. Huzur kenti özelliğimiz son terör belası ile yara aldı. Dağlar arasındaki kent İsviçre kentlerindeki özellikleri çağrıştırması bakımından güzel düşünülmüş bir söylem. Ne yazık ki yıllardır bu özelliklerden de sebeplenemedik. Yavuz Donat\'ın "kapalı kutu" benzetmesi bence de haksız değil. Üstü açık bir kent olmasına rağmen Gümüşhanenin sesini yıllardır ilgili adreslere ulaştırmada güçlük çektik. Aslında bu adresler sesimizi mutlaka duymuşlardır. Ancak kulaklarında yankı bulmadıklarını biliyoruz. Kapalı kutu gibi bir kent çünkü üç temel ulaşım vasıtasından (Hava yolu, Demiryolu, Deniz yolu) birisine sahip değiliz. Yatırımcı bu nedenle kentte yatırım yapmayı düşünmüyor. Kapalı kutuyuz Üniversite talebimiz reddedildi, fakülte talebimiz gasp edildi. Gümüşhane kapalı kutu olma yolunda ilerlemek istemedi ne yazık ki turizmden de nasibini alamadı.


        Yavuz Donat\'ın seçim-geçim üzerine toplumun her kesiminden (emekliler hariç) görüştüğü insanların satır aralarında gizli olarak sunduğu cevapları karşısında yaptığı değerlendirme kentin bir kapalı kutu olma izlenimini ortaya koymuş olabilir. Her ne ise ulaşım, ekonomi, eğitim, turizm ve ABD\'ye karşı olumsuz tepkilerle ilgili açıklamalar karşısında Sayın Donat görmek isteyip de göremediği ya da görüp de inanamadığı olaylar karşısında kentimizi bir kapalı kutuya benzetmiş olması yadsınacak bir durum değildir.

        Gümüşhane gerçekten kapalı bir kutu ise bu kutu deneyimli ve becerikli yöneticiler tarafından ancak açılabileceğini de belirtmeliyim.