Türkiye, 24 Haziran 2018 tarihinde seçime gidiyor.

Bu seçimde Cumhurbaşkanımızı ve milletvekillerimizi seçeceğiz.

Sonuçları milletimiz için hayırlı ve uğurlu olsun.

Türkiye bu seçimle ilk kez Cumhurbaşkanı hükümet sistemine geçecek.

Yani partili cumhurbaşkanı, hükümetin başı olacak. 

Böylece başbakanlık kurumu da tarihe karışacak. 

Seçimlerin ülkemizin bütünlüğünün, milletimizin birlik ve kardeşliğinin çimentosu olsun isteriz. Bizlere düşen görev sandığa gidip oylarımızı kullanmaktır.

HOLLANDA’DAN BAKIŞLA

Hollanda’yı yakından tanıyan birisi olarak Hollanda’dan bakarak bu seçimi değerlendirmek isterim.

Hollanda kelimenin tam anlamıyla bir sosyal refah devletidir. Devlet, beşikten mezara kadar insanının geçimini garanti altına almıştır. 

Konya Ovasından bile küçük olan Hollanda’nın yıllık ihracatı 550 milyar dolardır. 

Bu seçimde öne çıkan özellikle gençlere, işsizlere maaş bağlanması çok yerinde ve desteklenecek önerilerdir.

Hollanda bu konuyu nasıl çözmüş? 

Nasıl mı? Anayasasına  “Devlet, kendi geçimini sağlayamayan Hollandalılara, sosyal yardım yapar,” maddesini koyarak çözmüş.

Sosyal yardımın miktarı da aylık 1500 avro civarındadır.

Bu sosyal yardım bütün Avrupa ülkelerinde uygulanmaktadır. 

İşte bu durum tam da Şeyh Edebali’nin Osman Bey’e “İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın,” nasihatine uygun düşüyor. Öyleyse geliniz biz de anayasamıza böyle bir madde koyalım ve fakirliği kökünden çözelim.

EMEKLİLERE EK MAAŞ DURUMU

Türk Hükümetinin bütün emeklilere iki dini bayramda biner lira vermeyi kabul etmesi çok güzel, yerinde ve alkışlanacak bir durumdur.  

Avrupa ülkeleri, çalışanlara ve emeklilere her yıl bir aylık tutarında tatil parası verirler.  Buna 13. aylık da denir.  

Türkiye’de iki dini bayramda çalışanlara ve emeklilere böylesi bir ekstra bayram aylığını iktidar ile muhalefet uzlaşarak yapamaz mı? İstenirse elbette yapılır. 

EMEKLİ VE YAŞLILIK AYLIKLARI 

Hollanda’da çalışarak emekli olanlara emekli ve yaşlılık aylığı olmak üzere iki ayrı aylık bağlanır. Ama hiç çalışmadan emekli yaşına gelenlere de sadece Yaşlılık Aylığı (AOW) verilir. 

Hollanda, bu yaşlılık (AOW) aylığını 1947 yılından başlatmış. Bunun mucidi Willem Drees’tir. 

Willem Drees, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra İşçi Partisinden Başbakan seçilir. Hollanda sosyal refah devletinin temellerini o atar. Bundan dolayı onun adı ‘Baba Drees’tir.

Baba Drees, çok ilginç ve çok tutumlu bir başbakandır. Meclise özel otolarla gelmez. Bisiklet de kullanmaz. Yürüme gelir ve gider. 

Bir gün Marshall yardımı için evine ziyarete gelen Amerikalı diplomata Drees’in hanımı bir bardak çay ile küçük bir bisküvi takdim eder.

Bu durum Amerikalı diplomatı çok etkiler ve şöyle düşünür: ‘Böylesi tutumlu bir başbakan bizim Marshall yardımını israf etmeden iyi kullanır.’

Bu tespit çok doğru ve yerindedir. Çünkü Hollandalı genelde tasarrufu çok seven bir millettir. Halkın yüzde 70’i tasarruf ediyor. Bizler de en azından bu konularda onları örnek almalıyız diye düşünüyorum.

Bekir Cebeci
(Güney Hollanda Eyalet eski Milletvekili)
Trabzon, 4 Haziran 2018
e-mail: info@bekircebeci.com