GÜMÜŞHANE KİMLİĞİ VE TURAN TUĞLU’YA VEFA

Gümüşhane’nin büyük değeri Mahmut Oltan Sungurlu’nun “Varlığından utanacağımız hiçbir Gümüşhaneli yoktur” veciz sözünden alarak cesaretimizi Gümüşhane’nin kıt ama bereketli topraklarından çıkan değerleri ile gurur duyuyoruz. Çünkü dünyanın neresine giderseniz gidin vatanına küfreden, hırsızlık yapan, yüz kızartıcı suç işleyen, hanımına ve çocuklarına şiddet uygulayan, polisine ve askerine kurşun sıkan, özel ve resmi kuruma, işyerine, aracına taş atan hiçbir Gümüşhaneliyi göremezsiniz.

Gümüşhaneli çalışkandır, asildir, ekmeğini taştan çıkarır. Vatan sevgisi ile dopdoludur. Merhametlidir, sevgi doludur, paylaşmayı sever, zalimin değil her zaman mazlumun yanında yer alır. O yüzden şehrimizde görev yapan polisimiz, askerimiz, memurumuz burada gördüğü kardeşliği aradan yıllar geçse de unutmaz, unutamaz.

Ancak biz Gümüşhaneliler olarak değerlerimize sahip çıkma konusunda sanırım biraz suçluyuz. İnsanoğlu sağlığında iken anasının, babasının ve diğer değerlerinin farkında olmama gibi özelliklere sahiptir. 

Diğer yandan bu şehre sembol olan be bu şehre sevdalı olanlara gereken değer de verilmektedir. Örneğin Gümüşhane’nin adeta sembolü olan Halit Zarbun ile Gümüşhane’nin simgesi olan Bıcık Aydın’a eşit oranda sahip çıkar ve cenazelerini binlerce kişi uğurlarız.

Gümüşhane Valiliği’nin “Gümüşhane Değerlerini Tanıyor Projesi” ile bir nebze hemşerilerimize sahip çıkma ve vefa adına güzel işlere imza atıldı. Hayal Dükkânı adlı kültür sayfamda ve Gümüş Portreler adlı eserimde bende hemşerilerime vefa borcumu ödediğime inanıyorum.

Şimdi Atatürk Kültür Merkezi’nde bana göre duruşu, insani ve ahlaki yapısı, sosyal yönü, geniş kültür dağarcığı, güzel erdem ve özellikleri ile adeta bir Gümüşhane Beyefendisi olan değerli ağabeyimiz güzel insan Turan Tuğlu ağabeyimize vefa ve saygı gecesine katılmanın onur ve gururunu yaşıyoruz. Emeği geçen kardeşlerimizi yürekten tebrik ediyorum.

Turan Tuğlu ağabeyimizi biz geniş kültür birikimi, yardımseverliği ve güzel ahlakı ile unutmayacağız. Fıkralarla Gümüşhane adlı eserime de aldığım bir iki hatırayı paylaşmak istiyorum.

Yıl 1965. Turan Tuğlu Bayburt Maliyesinde çalışan amcazadesi Cevat Tuğlu’yu ziyarete gider. Cevat Tuğlu misafirini bırakmaz misafir eder. Ertesi sabah Turan Tuğlu Gümüşhane’ye dönmek üzere garaja gider. Simsara;

“Gümüşhane’ye vasıta var mı ?” diye sorar. Bayburtlu simsar biraz öfkeli;

“Ağabegi duymir misan. Sabahdan beri bağıriram: “Daş dibi, Daş dibi diye.”


Turan Abi İstanbul’da Aydın Doğan’ın yanındadır. Çaylar içilir ve hoş sohbetten sonra Aydın Doğan sınıf arkadaşı Tuğlu’ya dönerek;

Turan senle yaşça nasılız” der. Turan Tuğlu cevap verir;

Sen benden birkaç yaş küçüksün” der. Aydın Doğan gülümser;

Ey has da sen dimdik duruyorsun, hiç yaşlanmadın” deyince Turan Abi’de;

Aydın Bey o fukaralıktan kaynaklanıyor. Biz sizin gibi her yere arabayla gidemiyoruz. Gümüşhane’de bayır aşağı, bayır yukarı devamlı yürüdüğümüzden olsa gerek” der.

Evet, kısacası Turan Tuğlu Gümüşhane’yi Gümüşhanelileri tanımak isteyenler için güzel bir rol modeldir. İyi ki varsın Turan Abi, iyi ki tanıdık sizi. Rabbim sağlıklı ve hayırlı ömür versin sizlere. Saygılarımla. 
YORUM EKLE