GÜMÜŞHANE'DE GÖZLERİME İNANAMADIM !

Gümüşhane’den ayrılacağım son gün ev halkının talebi olan yöresel ürünlerden almak için Atatürk Caddesine gitmek üzere arabamla evden ayrıldım.

Atatürk caddesine yaklaşınca yolun belediye tarafından taşıt trafiğine kapatıldığını gördüm.

Belediyeye ait iş makinesi cadde üzerinde henüz bir yıl bile dolmadan  -yapıldığını sonradan öğrendiğim- taşları yerinden söküp kaldırıyorlardı.

İşçiler ellerinde kazma kürek yoğun bir çalışma temposu içerisinde başlarında aynı dönem yüksek okuldan arkadaşım Sebahattin Bey vardı. Gözlerime inanamadım.

Biz inşaat bölümünde okurken Sebahattin muhasebe bölümünde okuyordu. İşçilerin yanında onlara ikazlarda bulunduğunu görünce biraz takıldım. ”Mesleğimizi elimizden aldın. Hayırdır muhasebeciler ne zamandır yol işlerinde çalışmaya başladı” diye sordum.

Tebessüm etti cevap vermedi. Ayaküstü sarıldık birbirimize hasret giderdik.

Belli ki yeni yönetim fen işlerine görevlendirdi kendisini. Ama yapılan uygulama –bana göre- hiç hoş değil.

Çalışan personel düşüncesine, fikrine ve zikrine göre görevlendirilmemeli. Yaptığı iş ve becerisi, mesleği bütün bu kriterlere  göre değerlendirilmeli.

Mesleği olan yüksek okul okumuş birisinin özellikle alanı dışında görevlendirmek ne kadar uygun ve verimli bunu sizlerin yorumuna bırakıyorum.

Bu sorun Gümüşhane özelinde aslında bütün ülkemizin sorunu. Yöneticilerin bu tür personel hareketlerinde biraz daha dikkatli olması lazım.

Geçmiş yıllarda bir ilimizde (Ankara olabilir) Belediye Başkanı kendi düşüncesinde olmayan üniversite mezunlarını park ve bahçeler müdürlüğünde ot temizleme işine göndermişti. Bu haber çok tartışıldı o zamanlar.

İnsanların aynı fikir ve düşüncede olması imkansız bir durum sevgili dostlar. Demokrasi diyorsak buna sözde değil özde inanıp ona göre davranmalıyız.

Bütün bu olumsuzlukların nasıl bir haklı gerekçesi olabilir doğrusu bilmiyorum.

Atatürk Caddesinde sökülen taşların acaba neden söküldüklerini anlamak için birkaç kişiye dayanamadım sordum. Sorduklarım arasında esnaftan kişiler de vardı.

Taşların sökülme sebepleri çok ilginç geldi bana. Geçtiğimiz yıl yapılan caddenin yüzeyine serilen malzemenin toz çıkarması ve yağmurlu havalarda taşların kenarlarından çamur oluşması söylendi.

Mesleğimizle biraz ilgili olduğu için kendi kendime biraz düşündüm. Taşların altına serilen 0-3 mm ebadında toz olarak nitelendirilen malzemenin konkasörle kırılmış ve elenmiş taştan ve içerisinde toprak karışımı olmaması gerekir. Serilen malzemenin niteliği ve özelliği önemli. Galiba bu hususa çok dikkat edilmedi anlaşılan.

İçerisinde organik madde  (toprak) olan malzeme hiçbir surette kabul edilmemeliydi. Suyla muhatap olan bu bozuk malzeme sonuçta istenmeyen durumlara yol açabiliyor.

Tozdan topraktan canı fena halde yanan Atatürk Caddesi esnafı yapılan çalışmaların sonucunu merakla bekliyor.

Yanıma gelen bir vatandaş “yazık değil mi bu harcanan paralara, malzemeye ve işçiliğe” diye serzenişte bulundu. Bu düşüncelere katılmamak elde değil elbette.

Gümüşhane’miz gibi gelirlerinin sınırlı ve imkânlarının kısıtlı olduğu ilimizde böyle manzaraları bir daha görmek zorunda kalmayarak annemizi de yanımıza alarak ayrıldık memleketten…
YORUM EKLE