1918 yılında yayınlanan Wilson Prensiplerinin 100. yıldönümü yaklaştıkça küffar çirkin yüzünü tekrar göstermeye başladı yine. Serv Antlaşması’nda elde edemediklerini yüz sene sonra tekrar deniyorlar.
Tarihte Büyük Kürdistan,Büyük Ermenistan veya Büyük İsrail projesi diye adlandırılan bu hayaller bizim açımızdan yıkım projeleridir.Çünkü bu projeler gerçekleşirse Anadolu’ya sıkıştırılan Türk milleti iyice köşeye sıkıştırılmış olacaktır.
Suriye’nin sınırları içerisinde yer alan (Türkmen Dağı etrafı) Bayır-Bucak Türkmenleri günümüzde bu projenin en büyük engellerindendir. Onun için Bayır –Bucak Türkmenlerine devlet ve millet olarak her türlü desteği vermeliyiz. Ayn El Arab’a selam olsun diye biliyorsak, canımız ve kanımızdan bir parça olan Oğuz boylarının günümüz kahramanlarına da fiili desteği vermemizde herhangi bir anormallik olmaması gerekir.
Rusların yüzyıllardır sıcak denizlere inme hayali baba-oğul Esadlar döneminde gerçek olmuştur. Küfür tek millettir prensibi de bu vesileyle gerçekleşmiş oldu. Işid’ı vuracağım diye Suriye’ye giren Ruslar,namlularını Türkmenlere çevirmiş durumdadır.
Bayır Bucak Türkmenlerinin geleceği Türkiye’nin geleceğidir. Orası düşerse bilin ki Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliği ve geleceği tehlikeye girmiştir.
Yüzyıllardır devam eden haç-hilal çatışmasının son örneğidir bu. İçimizdeki satılmışlarda ne hikmetse hilal yerine bilerek veya bilmeyerek haçın saflarında yer almaktadırlar.
Devletimizden şunu bekliyoruz:
Nasıl ki Kıbrıs’ta müdahil olarak müdahale etmişse, Bayır –Bucak’ta da müdahil olmalıdır.
Niye mi?
Çünkü kendi geleceği tehlike altındadır.
Devlet içerisinde bazı yerlere çöreklenmiş zihniyette bu silah sevkiyatına, insani yardımlara ve lojistik desteğe engel olmamalıdır.
UNUTMAYALIM Kİ,
KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ BİZİM İÇİN NE İSE MUSUL ,KERKÜK VE BAYIR-BUCAK’TA ODUR.
HA KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ, HA BAYIR–BUCAK TÜRKMENLERİ