Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Mevlüt ERGİN->BAYRAK ŞAİRİ [ Arama ]

BAYRAK ŞAİRİ
Başlık BAYRAK ŞAİRİ
Açıklama 09 Ocak 2008 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
email mevlut29@mynet.com
Siteye Ekleyen AdamGibi
        Büyük milletler, varlıklarını sözlü ve yazılı edebiyatlarının zenginliğine borçludurlar. Millet hayatında müspet ilimlerin elbette çok önemli bir yeri vardır. Fakat bizler, vatanımızı, milletimizi, bayrağımızı, tarihimizi, insanlar arasında merhametle ve adaletle hareket etmeyi müspet ilimlerden değil, edebi eserlerden, sözlü edebiyatımızdan okuyarak, dinleyerek öğrenebiliriz.

        Balzac derki: 'Millet, edebiyatı olan büyük bir topluluktur!'' Bu tespitin peşine Ulu önder Atatürk'ün konuyla ilgili değerlendirmesini de hatırlamak gerekir: 'Memleketimizi, toplumumuzu, gerçek hedefe, mutluluğa eriştirmek için iki orduya ihtiyaç vardır. Biri vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, diğeri milletin istikbalini yoğuran kültür ordusu. Bu iki ordunun her ikisi de kıymetlidir, yücedir, verimlidir, saygıdeğerdir. Fakat bu iki ordudan hangisi daha kıymetlidir, hangisi daha üstün tutulur? Şüphesiz, bir tercih yapılamaz. Bu iki ordunun ikisi de hayatidir. Yalnız siz, kültür ordusu mensupları! Sizlere bağlı olduğunuz ordunun kıymet ve kutsiyetini anlatmak için şunu söyleyeyim ki sizler, ölen ve öldüren birinci orduya niçin öldürüp niçin öldüğünü öğreten bir ordunun fertlesiniz.'Görülüyor ki yüzlerce yıllık tecrübenin içinden süzülüp gelen bazı sözler, devirler gelip geçse de, anlamını ve değerini hiç kaybetmiyor.

        Gerçekten de edebiyat tarihimizde öyle şairler vardır ki tanıdıkça ve onlara biraz daha yaklaştıkça daha da devleştiklerini görürüz. Namık Kemaller, Mehmet Akif Ersoylar, Arif Nihat Asyalar gibi. Onlar eserlerinde Türk'ün tarihine, kahramanlığına, zengin kültür hazinelerine ve bin bir çilesine hiçbir zaman sırt çevirmeyen, eski ve uzak vatanımızı ve oralar da yaşayan yaslı yaralı Türkleri hiç unutmayan, Türkiye'nin cennet köşelerini, buralarda yatan dünkü yiğitleri, gazileri,  ve yanımızda, yöremizde yaşayan dertli insanlarımızı ihmal etmeyen, savaşı, zaferi, şehit ve gazileriyle bütün milli tarihimizi kendilerine ana ilham kaynağı gören, camilerimiz, kervansaray, türbe, çeşme ve köprülerimizle bütün milli sanat yadigarlarımızla coşan, atımız, pusatımız, davul, zurna ve halaylarımızla bize ait olan her değeri mısralarında ebedileştiren büyük şairlerimizdir.

        Geçtiğimiz hafta sonu (05.01.2008),  bayrağımız için en muhteşem şiiri yazan ve'Bayrak Şairi' olarak da tanınan, Türkiye üzerine söylediği şiirleri, bir çiçek bahçesi kadar çekici ve duygulu olan şairimiz Arif Nihat Asya'nın  33. ölüm yıl dönümüydü. O, Cumhuriyet dönemimizin en önde gelen şairlerinden biriydi. Türklük ve Türk Dünyası sevdalısı olup şiirlerine bu dünyaları da konu etmiştir. Kimi zaman oralardan uzak kalışımızın hüznünü yansıttı, kimi zaman da oralarda yaşanmış Türk kahramanlıklarını anlatı. Kahramanlık şiirleri, dini şiirleri, çocuk, anne, aşk şiirleri, Türkçe yaşadıkça okuyanlara müstesna bir zevk vermeye devam edecektir.

        Adana'nın kurtuluş günü olan bir “5 Ocak”ın heyecanı ile yazdığı bayrak şiiri bayrağımız için yazılan  en muhteşem şiirdir.

        Ey,mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
        Kız kardeşimin gelinliği,şehidimin son örtüsü !
        Işık ışık, dalga dalga bayrağım,
        Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.
        Sana benim gözümle bakmayanın mezarını kazacağım.
        Seni selamlamadan uçan kuşun yuvasını bozacağım.
        Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
        Gölgende bana da, bana da yer ver !
        Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar.
        Yurda ay yıldızın ışığı yeter.…
   
        diye devam eden bu muhteşem eser ,ayrıca İstanbul'u feth ederek bir çağı kapatıp  bir çağı açan Fatih Sultan Mehmet  Han'ı övdüğü 'Fetih Marşı',Yattığı toprak belli ,tuttuğu bayrak belli, kim demiş meçhul asker diye….devam eden  'Bir bayrak rüzgar bekliyor' şiiri ve yine dünyanın gördüğü en büyük cihangirlerden biri olan Yavuz Sultan Selim Han'ı övdüğü 'Selimler' şiiri ,dünyamızın ışık kaynağı yüce peygamberimize bütün ufkumuzu kaplayacak şekilde yazdığı 'Naat'  da  O'nun eserlerinden bazılarıdır.

        Türkçe, onun eserlerin de, hem bir sabah rüzgârı serinliğindedir hem de yıldırımlarla birlikte kopan bir kasırga gibidir. Bu bakımdan onu okuduğumuzda, bazen hayranlıklar içinde kalırsınız; bazen da elinizde bir Köroğlu kılıcı var sanırsınız. Bir şiirde gelinlik kızların duygularını terennüm ederken, öbür şiirinde bayrak ve vatan sevgisini, diğer bir şiirinde manevî hislerini dile getirir. Yani Asya bir destan şairi olduğu kadar bir hayat şairidir de. Şiirlerinde mısra mısra köylümüzün, esnafımızın, çiftçimizin, orta insanımızın dert ve ızdıraplarını bulursunuz. Bu güzellikleri eserlerine nakşeden Arif Nihat Asya ' yı, ölüm yıl dönümünde onun gibi ebediyete intikal etmiş tüm vatan, millet ve bayrak sevdalısı şairlerimizle birlikte bir kez daha rahmet ve şükranla anıyoruz. SAYGILARIMLA.
Oyu Puanı: 19 - Ortalama:

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 14 (0 Kayıtlı Üye 14 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.34008 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu