Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Altan EKMEN->SÖZÜN BİTTİĞİ YER [ Arama ]

SÖZÜN BİTTİĞİ YER
Başlık SÖZÜN BİTTİĞİ YER
Açıklama 27 Şubat 2008 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen AdamGibi
Ramazan Bayramı öncesinde gerçekleşen Dağlıca baskını ve 12 askerimizin şehit olmasından sonra, Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek; Devletin kararlılığını şu özet cümle ile söylemişti; “sözün bittiği yerdeyiz” Bu cümle ile Türk silahlı kuvvetlerimiz hava operasyonları ile terör örgütlerine ve onların yandaşlarına devletin gücünü göstermiş, gecenin zifiri karanlığında nokta ateşi yaparak dosta güven, düşmana korku salan o büyük operasyonu gerçekleştirdi.

Gelinen noktada ise operasyonlarının en büyüğü olan, kışın -20 derecede gerçekleştirilen kara harekatı ile; dünyaya parmak ısırttırıyor. Tarihinde 16 devlet kuran Türklerin düşmanı hiç eksik olmamıştır. Orta Asya'da binlerce yıl Çin Devleti ile savaşmış, yıkılma noktasına geldiği olmuş; ama her defasında yeni ve büyük bir devlet kuracak kadar güçlenmiştir. Ne zaman güçlenmişse Çin Devleti Türkleri içerden parçalamayı başarmış ve kardeşleri birbirine düşürmede büyük başarı göstermiştir. Çinlilerin en çok kullandıkları enstrüman ise Türk sarayına Çinli bir cariye göndererek kardeşleri birbirine düşürmek olmuştur. Bu hile tarih boyunca sürmüş; Atalarımız her defasında bu oyuna gelmişlerdir.

Orta Asyada iklim değişiklikleri ile başlayan olumsuzluklar atalarımızı göçe zorlayınca, Anadolu 1091 yılındaki Malazgirt zaferinden sonra Türklere ana yurt olmuştur. Yurt olmasına olmuş ama bu yurdu Türk Yurdu olarak tescil etmemiz için 17 adet haçlı seferi ve bir Dünya Savaşından geçmemiz gerekmiştir.

Aslında sadece düşmanlarımızın adı değişmiştir. Çinlilerin yerini Avrupalılar almış en az onlar kadar acımasız davranmışlardır.

Amaçları Türkleri ve Müslümanları esaret altına almak, Afrika milletlerine reva gördükleri köleliği bize de yaşatmak istemeleridir. Hırslarından kudurmaktadırlar; nasıl olurda bu Türkleri köleleştiremediklerini, madenlerde ayakları prangalı, boğaz tokluğuna sırtlarında kırbaç şaklatarak çalıştıramadıklarına, gerektiğinde boyunlarına zincir vurulmuş şekilde köle pazarlarına çıkaramadıklarına anlam verememektedirler.( 1750- 1900 Yılları arasında bütün bu işlerin hepsni Afrika'daki madenleri işletmek için Afrika yerlilerine reva görmüşlerdi) Bu yüzden Çinlilerden zaaflarımızı öğrenmiş olacaklar ki bizleri yine kardeş kardeşe kırdırmada hiç boş durmamaktadırlar.1965- 1980 yılları arasında yaşanan sağ sol çatışmasının açtığı yaralar henüz kapanmamıştı ki bu terör illetini başımıza musallat ettiler.

Ne hazindir ki biz aynı topraklarda yaşayıp aynı kederi ve aynı kıvancı paylaştığımız insanlardan, neden bize düşman olduklarının hesabını sormak için Kuzey Irakta operasyon yapıyoruz; hemde 20 dereceye varan soğuklarda, bir metre kar örtüsünü hiçe sayarak, ölümü göze alarak, dağlarda bize niye düşman olduklarının hesabını soruyoruz. Allah bütün Mehmetçiğin yardımcısı olsun; dualarımızı esirgemeyelim.

Daha önceki makalelerimizde konuya değinmiş ve “Mehmetçiğin dipçiği enselerinde bekleyelim, görelim” demiştim.Şimdi sözün bittiği yerdeyiz.Tek sözümüz kaldı: “Gelin kardeş olalım” ötesi yok çünkü !...
Oyu Puanı: 5 - Ortalama:

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 19 (0 Kayıtlı Üye 19 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 0.81117 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu