Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Altan EKMEN->BİLİNÇALTI İNCİLERİ [ Arama ]

BİLİNÇALTI İNCİLERİ
Başlık BİLİNÇALTI İNCİLERİ
Açıklama 09 Nisan 2008 tarihli Demokrat Gümüşhane gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen AdamGibi
        Bilinçaltımız, bazen kontrolümüz dışında istemediğimiz sözcükleri dudaklarımızdan bir anda döküveriyor. Aslında bilinçaltında saklanan bilgilerin hepside yaşantılarımız yoluyla görüp, duyup veya dokunma yoluyla öğrendiğimiz bilgilerdir. Biz onlardan aslında haberdarız, fakat çoğu zaman onlarla yüz yüze gelmekten çekindiğimiz içindir ki onlardan köşe bucak uzak dururuz. Bazı zamanlarda istem dışı bizi ele verirler. İstemediğimiz itirafları en olmadık yerde deşifre edebilirler.

        Bir manken durup dururken bilinçaltında gizlediği, sanıldığı üzere yerinden yerine kullandığı bir sözcüğü ağzından kaçırıverdi. Bir bakalım en meşhur bilinçaltı itirafı neymiş: İşte bir mankenin bilinçaltı incileri:“Bir profesörün oyu ile bir çobanın oyu bir olur mu?”Asıl inci ise şöyle:

        “……………… onlar ayak takımı değil mi”?  Peki, kim bu ayak takımı; ne yer ne içermiş bakalım…    Bu ayak takımı: Kurtuluş savaşında, yalın ayaklı, aç ve susuz, uykusuz, sırtında cephane taşıyan, Tekâlifi Milliye Kararları çıkar çıkmaz ayağındaki yün çorabını askere veren Fatma ninelerimiz…

        Bu ayak takımı: Tabiatın en zor şartlarına aldırış etmeden köylerde yoksulluk içerisinde yaşayan, evinin bir köşesinde misafir yorganı olan, evine gelen misafire en kalın döşeğini seren köylülerimiz...

        Bu ayak takımı: Kendi yoksulluğuna aldırış etmeden köyüne gelen memur ve devlet görevlilerini sıra sıra dizili vaziyette şapkasını sol eli ile böğrüne dayamış vaziyette beklerken, mahcubiyetini tebessümünde arz eden dedelerimiz.

        Bu ayak takımı: Çocuğunu askere uğurlarken, çocuğunun harçlığını evin tek hayvanını satarak karşılayan, devletten yoluk ve yevmiye talebinde bulunmadan bütün mevcut parasını oğlunun avucuna sıkıştıran “oğlum vatan senden görev bekler gözün arkada kalmasın” sözünü yüreğinin derinliklerinden söyleyen annelerimiz.

        Bu ayak takımı: Hürriyetlerinin en büyüklerinden olan “seçme ve seçilme hakkını” dahi “büyüklerimiz bilir” diyerek hatırlı akraba ve tanıdıklarının isteği doğrultusunda kullanan ve her defasında yanılgısını kalbine gömen vefalı çiftçilerimiz.

        Bu ayak takımı: Cephede şehit düşen Mehmet'ine ağıtlar yakarken “ vatan sağ olsun, bir oğlum daha var onu da seve seve cepheye göndereceğim diyen annelerimiz.

        Bu ayak takımı: Kendisine bir iş yapan devlet memuruna minnettarlığının göstergesi olarak; tereyağını, balını sepetteki yumurtasını en saf insani hisleri ile takdim eden yoksul insanlarımız...  

        Bu ayak takımı:  Tarlada çalışırken güneşin altında kavrulan esmer teninde, vitaminsizlikten sivrilen şakak kemiğinin altında içeri geçmiş avurtlarına aşağı süzülen ayran suyuna hamd eden “Allah'ım verdiğin nimetlere şükürler olsun” diyen amcalarımız.

        .................................................

       Kazancı helal
       Kazancı alın teri
       Ocağı şen
       Gönlü zengin…
       Hayat omuzlarında yük
       Derdi dağlardan büyük
       ONURLU, VATANSEVER, İNANÇLI, GÖNLÜ GÖZÜ TOK İNSANIMIZ
    . ................................................
       İyi ki var ayak takımı!
       Lütfen bilinçaltınıza sahip çıkın.
       Onlar milletimizin  A TAKIMIDIR.
Oyu Puanı: 5 - Ortalama:

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 6 (0 Kayıtlı Üye 6 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.3265 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu